WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili, kararı temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, acentelik sözleşmesinin haksız feshinden doğan maddi ve manevi tazminat davası olup mahkemece, davacının sözleşmenin feshinden dolayı yoksun kaldığı kazanca ilişkin maddi tazminat talebi, davacının fesih sonrasında teminatını geri almış olması, eğitim seminerlerine gidilmiş olmasının maddi zarar oluşturmayacağı ve aynı beldede daha önce faaliyette olan PTT şubesinin sözleşmenin ihalesinden evvel zarar etmekte olduğu, bu nedenle şubenin kapatılması ile beldedeki faaliyetlere acente olarak devam ettirilmesi yoluna gidildiği, dolayısıyla davacının sözleşme feshedilmemiş olsaydı dahi kar etmesinin mümkün olmadığı gerekçe gösterilerek reddedilmiştir.Ancak; davacının bu...

    "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki dava, ürün tedarik sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 sayılı Yargıtay Yasa'sının 14. maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 19. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığı'na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 06.03.2014tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Eldeki davada, davacının taraflar arasında düzenlenen sözleşme ile hüküm altına alınan fesih usulüne uymadığı ve sözleşmenin uzamış süre içinde erken feshedildiği sabittir. Her ne kadar taraflar arasındaki sözleşmede sözleşmenin erken feshi halinde "mahrum kalınan kar, cezai şart vs" tazminat talep edilebileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiş ise de, davacı sözleşmenin erken feshinden kaynaklanan "mahrum kalınan kar"a ilişkin zararını BK'nun genel hükümlerine göre talep edebilecektir. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2018/6983 E.- 2019/7656 K. Nolu 09/10/2019 tarihli ila- mında belirtildiği üzere; Dava tarihinde yürürlükte bulunan TBK'nun 112. (818 sayılı BK md. 96) maddesine göre alacaklının, borçludan borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle tazminat isteyebilmesi için, bu yüzden bir zarara uğramış olması gerekir. Sözleşmeden kaynaklanan zarar müspet zarar olacağı gibi, menfi zarar da olabilir....

        - KARAR - Asıl davada davacı arsa sahibi vekili, taraflar arasında düzenlenen 04.08.1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkiline ait bağımsız bölümlerin 15.02.1997 tarihinde tamamlanarak tesliminin kararlaştırılmasına rağmen teslim edilmemesi nedeniyle, müvekkilinin 11.05.1998 tarihinde sözleşmeyi feshettiğini, yapılan tespitte inşaatın %48 oranında tamamlandığının anlaşıldığını ileri sürerek, geriye etkili fesih nedeniyle yüklenicilerin yüklenicilerin inşaata devam etmemeleri için elatmalarının önlenerek muarazanın giderilmesine, yapılan inşaatın yasal hale getirildiğinin tespiti halinde teslimine ve sözleşmenin feshinden kaynaklanan zararlarının tazminine karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada yüklenici ... vekili, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zararı karşılığı şimdilik 5.000,00 TL nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan sanal ortam bayii hizmet bedeli gelir paylaşım sözleşmesinin feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, sözleşmenin 1.1.8 ve 3.5. maddeleri ile sanal ortam bayii ihale şartnamesindeki hizmet tanımı başlıklı maddesinde kararlaştırılan edimin hizmet alımına ilişkin olmamasına, yapılan sözleşmenin atipik-isimsiz nitelikte bulunmasına ve başka bir dairenin görevi kapsamında olmamasına göre, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 06.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/52 Esas KARAR NO: 2021/766 DAVA: Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 06/09/2019 KARAR TARİHİ: 19/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ---- tarihinde davalı ---- olarak faaliyete başladığını, sözleşmenin feshi tarihi olan --- tarihine kadar müvekkilinin üretim yaparak davalı şirkete ---- kazandırdığını, davalı şirketin,--- nolu azilnamesi ile sözleşmeyi, ---- azledildiğini ihbar ederek sözleşmeyi ani bir biçimde sonlandırdığını, feshin iyi niyet kurallarına uymadığı gibi gerekli görülen lüzum üzerine gibi şablon bir gerekçeyle tek yanlı ve ani yapıldığını, bu sebeple feshin haksız bir fesih olduğunu ve müvekkilinin ticari açıdan zor durumda kaldığını, müşterileri karşısında da zor durumda kaldığını ve iş kaybına uğradığını, acenteliğin haksız ve hukuksuz olarak feshinin...

              Mahkemece, icra takibinde ödenmesi talep edilen alacağın sözleşmenin feshinden önceki tarihe tekabül eden ve ödenmesi gereken alacak olup, sözleşmenin feshinden sonraki döneme ilişkin bir alacak olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 10. maddesinde, iş bedelinin götürü usulde 299.990,00 € olarak kararlaştırıldığı ve bu miktardaki ödemelerin bir takvime bağlandığı görülmektedir. Götürü bedelli sözleşmelerde, sözleşmenin feshi halinde tarafların alacak ve borçlarının belirlenebilmesi, ancak tasfiye kesin hesabının çıkarılması suretiyle mümkün olur. Mahkemece bu yönde bir değerlendirme yapılmadan, sadece fatura konusu alacağın sözleşmenin feshinden önce ödenmesi gereken bir taksit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de, bu şekliyle verilen karar yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeye dayalı bir karar niteliğindedir....

                Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava taraflar arasında düzenlenen yetkili acentelik sözleşmesinin haksız olarak feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması için taraflara gerekli uyarılara rağmen davacı tarafın defterlerini sunmadığı, davalı tarafın ticari defterlerinin yapılan incelemesinde usulüne uygun olduğu, lehine kanıt olma özelliğine sahip olduğu, yapılan inceleme neticesinde davalının davacı taraftan alacaklı olduğu, davacı tarafın borçlu olduğunun belirlendiği, yapılan sözleşmeye göre tarafların hak ve edimleri 4. ve 5. maddelerinde düzenlendiği, 8. maddesinde de " gerekli gördüğü hallerde tek taraflı olarak, işbu sözleşmeyi feshetme hakkına sahiptir." hükmü yer aldığı, davalı fesih bildirimi başlıklı belge ile, "...yükümlülüklere aykırı davranışın tespiti halinde meydana gelen zarar ve ziyana ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile sözleşmenin feshedileceği ve...

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini, feshin iptali ve teminatların iadesi için açtıkları dava sonucu verilen kararın Yargıtay ilamında, sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin kesinlik kazandığını, haksız fesih sonucu müvekkilinin zarara uğradığını, tüm ticari ve şahsi itibarını kaybettiğini iddia ederek ödenen kira bedeli, gelir kaybı, tadilat, teminat ve satın aldığı donanım gibi maddi zararlarına karşılık 15.000 TL ile 10.000.00 TL manevi tazminatın fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    Sözleşmenin ilgili hükümleri haksız rekabet hükümlerinin düzenlendiği TTK. m. 54 ve 55 birlikte değerlendirildiğinde ve davalının, davacının çalışanlarına yönelik çıkar sağlama amaçlı fiili olduğu yönünde somut bir delil sunulmadığı göz önünde bulundurulduğunda, mahkememizde davalının fiillerinin TTK. m. 54 ve 55 anlamında haksız rekabet teşkil ettiği yönünde kanaat oluşmamıştır. Davacı, sözleşmenin haksız feshedildiğini iddia ederek, haksız fesih sonucu mahrum kaldığı kar nedeniyle tazminat talep etmiş, davacının fiillerinin haksız rekabet teşkil ettiği iddiası ile tazminat talep etmiş ve manevi tazminat talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre, sözleşmenin davalı tarafından haksız feshedildiği ispatlanamadığından davacının haksız fesih nedeniyle maddi tazminat talebi yönünden ispatlanamayan davanın reddine, taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri ve TTK.'...

                      UYAP Entegrasyonu