Nitekim, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2019/5606 Esas 2020/8962 sayılı kararında " Somut olayda; davacılar murisine, Görele Esnaf ve Sanaatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi aracılığıyla Halk Bankası şubesinden 150.000,00 TL limitli kredi açılmış ve bu kredi nedeni ile Esnaf Hayat Sigortası Poliçesi tanzim edilmiş, murisleri Necmettin Bektaş'ın söz konusu sigorta poliçesinden kaynaklı tazminat hakkına miras yoluyla halef davacılar tarafından eldeki dava açılmıştır. Eldeki uyuşmazlıkta davalının vermiş olduğu hizmet mesleki ve ticari amaçlı olsa da, davacılar murisi davaya konu kredi sözleşmesi ilişkisinde tüketici sıfatıyla hareket etmemiştir. Davacılar murisinin kullandığı kredi de, tüketici kredisi olarak değerlendirilemeyeceğinden, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığının kabulü de mümkün değildir." şeklinde benzer kanıya varmıştır....
Şti yetkilisinin aynı kişi olup firmalar arasında organik bağ olduğunu, davacının iddia ettiği kusurun asılsız olduğunu, makinenin ağır şartlarda çalışmadığı ve olağan çalışması içinde kendiliğinden arıza verdiğini, yetkili servise teslim edildiği, mevcut arızanın aracın şanzımanı içerisinde bulunan TO......CON..........parçasının kaynak yerinden çatlak olması sebepli olduğunu, sızdırmaz olması gereken tork parçasının yine kendi kaynak yerinden sızdırma yaptığını, makinede zorlama, ağır yüke girme gibi sebeplerle herhangi bir yerinde ve ya görüntüsünde kırılma, tahrifat, dişlilerinde kırılma olmadığını, arızanın üretim hatasından kaynaklı olduğunu, davalının herhangi bir kusuru olmadığını, neticeten davanın reddini talep etmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ; Açılan dava; sigorta poliçesinden kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkindir....
Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK'nın 1301. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sağlık sigorta poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay .... Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 03/.../2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; davalının maliki olduğu daireden kaynaklı sızıntılar nedeni ile davacı tarafından sigortalı konutun hasar görmesi neticesinde meydana gelen zararın sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeniyle ödenen tazminatın rücuan tahsiline ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus" Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dâva, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu nedenle, halefiyet dâvası bir ticarî dâva sayılamaz. Bu dâva, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı ... şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....
Somut olayda; davalının maliki olduğu daireden kaynaklı sızıntılar nedeni ile davacı tarafından sigortalı konutun hasar görmesi neticesinde meydana gelen zararın sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeniyle ödenen tazminatın rücuan tahsiline ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının 22.3.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında bu husus" Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dâva, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu nedenle, halefiyet dâvası bir ticarî dâva sayılamaz. Bu dâva, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı ... olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....
a temlik ettiğini ve netice itibari ile davalı sigorta şirketi tarafından kasko poliçesi kapsamında bulunan ... plakalı araca ait fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla bakiye hasar onarım ücretinin, eksper ücretinin ve çekici ücretinin sigorta şirketine başvuru tarihi olan 15/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigorta sözleşmesinden doğan davaların Tüketici Mahkemeleri görevine girdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir .... Asliye Ticaret Mahkemesinin .../... Esas .../... Karar sayılı, 13/03/2018 tarihli ilamıyla , dava dışı ... ile davalı sigorta şirketi arasında kasko sigorta poliçesinden kaynaklı sözleşmesel bir ilişki bulunduğu, davacının da dava dışı ...'...
nin 08.06.2022 tarihinde vefat ettiğini, davacı b anka müşterisinin vefatı üzerine; alacaklı şube tarafından sigorta tazminat bedelinin ödenmesi için davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, ancak davalı şirket tarafından 14.02.2023 tarihli yazılı cevapları ile; Sigortalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklı rücuen alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 16.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kasko sigorta poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 15.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....