Bu itibarla, sigortacının, sigorta poliçesinden münbais olmayıp, kanundan aldığı selahiyete istinaden ve haksız fiil sebebiyle alacaklı yerine kaim olarak hareket ettiği davada hukuk mahkemesine başvurulması gerekir." şeklindedir. .... sayılı ilamında; "...Buna göre, TTK'nın 1472. maddesine dayalı rücuen tazminat davaları, sigorta şirketince halefiyet hakkına dayalı olarak açılmış olup, sigorta poliçesinden doğmadığından, mutlak ticari dava olduğu söylenemez. Bu davalarda davacı sigorta şirketinin halefi olduğu sigortalı ile zarar sorumlusu arasındaki hukuki ilişkinin niteliğine göre, görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. ....., aynı dairenin 20.09.2016 tarih ve .... sayılı ilamları da aynı yöndedir...." şeklindedir. Somut olayda davacı sigorta şirketi tarafından, dava dışı kasko sigortalısı ...'...
Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK'nun 1301. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir....
Dava, bitkisel ürün sigortası poliçesinden kaynaklanan ürünlerin sel nedeniyle hasar görmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda; uyuşmazlık Devlet Destekli Bitkisel Sigorta Poliçesinden kaynaklanmakta olup, sigorta hukuku TTK'nın 6. Kitabında 1401 ve devamı maddelerinde düzenlendiğine göre mutlak ticari dava olup, Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunmaktadır. Bu nedenlerle uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde giderilmesi gerektiğinden Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. H Ü K Ü M : (Yukarıda açıklanan gerekçelerle) 6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, Dosyanın Konya 4....
nolu sertifika tazminat taleplerinden de davacılara tazminat ödenmesi gerektiği sonucuna varılmış, murisin vefat tarihinden sigorta poliçesinden kaynaklı tazminat taleplerini karşılamadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla tarafların toplanan delilleri, denetime elverişli, usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılan 01.06.2020 havale tarihli bilirkişi raporu nazarı dikkate alınarak murisin kredi borçlarının davalı sigorta şirketinin vefat teminatı kapsamında kaldığı ve davacıların 215002635 nolu poliçeden kaynaklı 52.787,00 TL olarak hesap edilmiş ve davacı tarafça talep edilse de ölüm tarihi itibar ile alacaklarının 51.369,73 TL olsada sigorta şirketinin davacıların taleplerinin reddedildiği tarih olan 14.03.2017 tarih itibariyle 52.235,46 TL yine 216005180 nolu poliçeden kaynaklı alacaklarının 53.515,00 TL olarak hesap edilse ve talep edilse de ölüm tarihi itibariyle 49.480,00 TL sigorta şirketince reddedilen tarih itibariyle ise 50.670,04 TL olduğu" gerekçesiyle "davanın kısmen...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 18/11/2020 NUMARASI : 2020/106 (E) 2020/671 (K) DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Sigorta poliçesinden kaynaklı rücuen tazminat) KARAR TARİHİ: 25/03/2021 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemiz heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, sigortalı iş yerinde meydana gelen yangın nedeniyle davacı sigorta şirketinin sigortalısına, riziko mahalli iş yeri olan yangın sigortası kapsamında yaptığı ödemeye dayalı alacağı için zarar sorumlularına karşı yürüttüğü takibe itirazın iptali isteminde ilişkindir.Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk ve Ceza Daireleri arasında yapılan iş bölümüne ilişkin 25/06/2020 gün ve 2020/564-586 sayılı kararı gereğince, az yukarıda konusu anlatılan davanın istinaf incelemesinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17 ve 45....
Dava, tüketici kredisine dayalı hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/695 Esas KARAR NO: 2024/349 DAVA: Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) DAVA TARİHİ: 08/10/2021 KARAR TARİHİ: 02/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Dava dışı muris ----------- müvekkiline ait işyerinde çalışmakta iken 18.01.2007 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle vefat ettiğini, kazada ölen --------- mirasçıları tarafından açılan --------- Esas sayılı dosyasında müvekkili şirketin işveren olarak kaza yapan işçi --------- kusurundan sorumlu tutulduğunu, Mahkeme ilamının ------- İcra Müdürlüğünün --------- Esas sayılı dosyası ile ilamlı icraya konulduğunu ve bu dosyaya ödemenin 23.02.2021 ve 01.03.2021 tarihlerinde müvekkili şirket tarafından yapıldığını, müvekkili şirketin maliki bulunduğu ve davaya konu trafik kazasına karışan aracının davalı sigorta şirketine...
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın davalıdan rücuan tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 1472 . Maddesi gereğince rücuan tazminat istemine ilişkin olduğu, TTK'nın 4. maddesi gereğince davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise; talebin TTK'nın 4. maddesi gereğince ticari dava olmayıp, kusur sorumluluğuna dayalı rücuan tazminat davası olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; davalıların kullanmış olduğu daireden kaynaklı yangın nedeni ile davacı tarafından sigortalı konutun hasar görmesi neticesinde meydana gelen zararın sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeniyle ödenen tazminatın rücuan tahsiline ilişkindir....
Somut olayda;davalıların malik ve kiracı olduğu daireden kaynaklı sızıntılar nedeni ile davacı tarafından sigortalı işyerinin hasar görmesi neticesinde meydana gelen zararın sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeniyle ödenen tazminatın rücuan tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 22.3.1944 tarih 37 Esas 9 Karar R.G.3.7.1944 sayılı kararında bu husus "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur." şeklinde vurgulanmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 02/11/2015 NUMARASI : 2015/2007-2015/2007 Taraflar arasındaki dava, zorunlu deprem sigorta poliçesinden kaynaklı sigorta tahkim kurulu kararına ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 10.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....