WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"Asıl dava, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşme gereğince verilen senetlerden borçlu olunmadığının tespiti, karşı dava ise sözleşme gereğince tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, asıl ve karşı dava yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak, karşı davada taraflar arasındaki franchise sözleşmesine dayanılmış ise de uyuşmazlık sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan tazminat istemi niteliğinde olup, sözleşmeye aykırılığın değerlendirilmesi bakımından 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulanmasını gerektirir nitelikte çekişme bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece asıl ve karşı dava yönünden uyuşmazlığın esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde her iki dava yönünden görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir." (Y.... HD. 31/10/2016 T., ... E., ...K.)...

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2024/1262 KARAR NO : 2024/1637 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ERZURUM ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 15/05/2024 (Karar) NUMARASI : 2021/631 Esas, 2024/267 Karar DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) Taraflar arasında görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 352. madde uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece açılan davanın kısmen kabulü ile fazla istemin reddine dair karar verilmiş, verilen karara karşı davalı .... vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. 02.12.2016’da yürürlüğe giren 6763 Sayılı Yasa ile değişik HMK 341/2. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2024 yılı için 28.250,00-TL'dir....

      Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa ile tüketiciler ile satıcı ve üretici firma arasındaki mal ve hizmet alım satımından kaynaklanan anlaşmazlıkların çözüme kavuşturulması görevi tüketici mahkemelerine verilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’nın 1. maddesinde Yasa’nın amacı; “... ekonominin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konudaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların, davalılar ile aralarında ithal hayvan temini ve satış sözleşmesi imzaladıklarını, bu sözleşme çerçevesinde satın aldıkları sığırın davacılara teslim edilmesi gerektiğini ancak sözleşmede kararlaştırılandan farklı sayı ve türde sığırların teslim edilmesi, ayrıca bir kısmının teslim edilmemesi nedeniyle zarara uğradıklarını belirterek sözleşmeye aykırılıktan dolayı davacıların uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Mahkemece de sözleşmeye aykırılık nedeniyle davada kabul kararı verilmiştir. Dava, taraflar arasında imzalanan ithal hayvan temini ve satış sözleşmesine aykırılık nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir....

          Davacı vekili, davacı ile davalı şirket arasında 15.2.2011 başlangıç tarihli üç yıl süreli ekmek satış büfesi sözleşmesi imzalandığını, sözleşme yürürlükte iken 1.7.2011 tarihinde, diğer davalı belediyenin yol yapımı gerekçesiyle sözleşmeye konu büfeyi yıktığını, davalı belediyenin haksız eylemi ve davalı şirketin yeni bir yer tahsis etmemesi nedeniyle sözleşmeye aykırılıktan dolayı davacının gelir kaybına uğradığını belirterek 1.7.2011 tarihinden sözleşmenin bitiş tarihi olan 14.2.2014 tarihine kadar davacının yoksun kaldığı gelir kaybı nedeniyle 10000 TL'nin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı şirket vekili, davalı ... ile aralarındaki 17.7.2009 tarihli işletme hakkı sözleşmesi çerçevesinde sözkonusu büfe ile ilgili tasarruf yetkisinin davalı belediyede olduğunu, olayda bir kusurlarının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiş, davalı ... ise idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesini savunmuştur....

            Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan alacak iddiasına dayandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK.'nın 4/I-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda davacı, davalı şirketin hissedarı olduğunu, davalı şirkete katkı payı ödemesine ve aracı bulunmamasına rağmen, kendi izni ve muvaffakati alınmaksızın 17/10/2006 tarihinden bu yana adına araç işletildiği öğrendiğini ileri sürerek, bir miktar kira alacağının davalılardan tahsilini talep etmektedir....

              arsa sahibini bağlayan bir hüküm olmadığı ...’ye düşen taşınmazların devrine ilişkin yükümlülüğün temlik sözleşmeleri gereğince ...’ye ait olduğu bu nedenle sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan zararın ...’den talep edilmesi gerektiği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, iddia ve savunmaya, mahkemece kabul edilen hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, tacirler arası sözleşmeye aykırılıktan kaynaklı alacak istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.02.2016 gün ve 2016/1 sayılı İşbölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesinin Dairemizin görevi dışında olup 19. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünüldüğünden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 1/4/2015 tarihli ve 6644 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 60/3. maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine 31/03/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  Somut olayda uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı belirgin olup, bu yönde, davada 1479 ve 5510 sayılı kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak kanunda başka bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun 96 ve devamı maddeleri olduğundan, davanın ticaret mahkemesinde değil, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 28/09/2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                    Somut olayda; uyuşmazlığın, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca davada uyuşmazlığın çözümünde 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulama yeri olmadığı gibi, uyuşmazlığın bu Kanundan doğduğunu ortaya koyacak başkaca bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanunu olup, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle, mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla davaya bakması gerekirken, iş mahkemesi sıfatıyla davaya bakması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu