Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sahasına 1300 metre mesafede bulunması nedeniyle orman yangını tehlikesi oluşturduğundan eylemin TCK'nun 171/1-a maddesinde düzenlenen genel güvenliğin taksirle tehlikeye sokulması suçuna vücut verdiği gözetilmeyerek suç vasfının belirlenmesinde düşülen yanılgı sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 06/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Sitesi Yönetim Kurulu'nun 26.10.1996 tarihli kararı doğrultusunda site içine bekçi lojmanı yapılmasına karar verildiği, 10.09.2012 tarihinde çıkan orman yangını neticesinde sitede bulunan bir evin çatısının zarar gördüğü ve ... tarafından sitenin ormana bakan sınırında sorun olduğundan bahisle aplikasyon yapılması gerektiğinin bildirildiği ve sanıklarca özel bir şirkete yaptırılan ölçüm neticesinde suça konu tesisin büyük kısmının ormanlık alanda kaldığının tespit edilmesine rağmen kullanılmaya devam edilmesi, davanın dayanağını oluşturan 6831 sayılı Yasanın 82. maddesi gereğince aksi kanıtlanıncaya kadar geçerli olan suç tutanağında ve mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda suç konusu yerin kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bulunduğunun belirtilmesi ve sanıkların dava konusu yerin halen kullanıldığını beyan etmesi karşısında, suç tarihinden önce orman kadastrosunun kesinleştiği ve kesinleşen orman kadastrosunun herkes tarafından bilinmesi gerektiği cihetle...

      İlk derece mahkemesince; Bayramiç Asliye Ceza Mahkemesi'nce orman yangınına neden olma suçundan yapılan yargılama sonucu davalı hakkında verilen beraat kararının 5271 sayılı kanunun 223/2- e hükmüne göre suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle verildiği, kararın gerekçesinde sanığın kusuruna dair net görgüsü ve bilgisi olan tanığın bulunmadığının açıklandığı, davacı tarafça başkaca delillerinin bulunmadığının belirtildiği, mahkeme dosyasında başka delil bulunmadığı, davalının kusurunun ispat olunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, orman yangını sebebiyle oluşan ağaçlandırma gideri ve yangın söndürme masrafının tazminine ilişkindir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2015/405 ESAS - 2018/447 KARAR DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarih ve numarası gösterilen kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla, dosyada duruşma yapılmasını gerektiren eksiklik görülmediğinden 6100 sayılı HMK'nun 353/1- a bendi uyarınca istinaf incelemesinin duruşmasız yapılmasına karar verilerek, dosya incelendi; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü DAVACI İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Aydın İli, Sultanhisar İlçesi, Malgaçemir Köyü, Karakaya Mevkii, 61 orman nolu bölmesinde 27/10/2013 tarihinde meydana gelen orman yangını sonucu idarenin büyük zarara uğradığını, yangının davalı küçük T4 babası T5 tarafından kiralanan kestane bahçesinde iken babasının cebinde bulunan çakmakla oynaması sonucu yangının çıktığını, 25 dekarlık alanın yandığını, yangının 01/11/2013 tarihinde söndürüldüğünü, davanın tazminat davası...

      davacıya ait olmayıp kiralanmış ve kira bedelini aşan bir kullanım sözkonusu ise kira bedelini aşan kısmın tazminat olarak istenebileceği, somut olayda Orman İşletme Müdürlüğünün yazılarında fiilen yangına müdahale eden uçak ve helikopterlerin garanti edilen kira ücretlerine ilave olarak herhangi bir ödeme yapılmadığının belirtilmesi nedeniyle tazminat olarak talep edilemeyeceği, 6831 sayılı Kanunun 114 üncü maddesinin birinci fıkrası gereğince; her türlü orman suçları ile tahrip olunan veya yakılan sahalar için, bu Kanunda yazılı tazminattan başka ayrıca, ağaç cinsine göre cari yıl içindeki mahalli birim saha ağaçlandırma gideri esas tutularak ağaçlandırma masrafına da hükmolunacağından ve yangının örtü yangını niteliğinde olmadığı anlaşıldığından İlk Derece Mahkemesince ağaçlandırma giderine hükmedilmiş olmasında ve olay tarihi üzerinden ... bir zaman geçmiş olması nedeniyle mahallinde keşif yapılmasının ve ceza yargılamasında dinlenen tanıkların yeniden dinlenmesi dosyaya bir katkı...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki orman yangınınından doğan tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne, yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde;04/07/2008 tarihinde çıkan orman yangını sonucu 1 hektar orman alanı içinde 244 adet kızılçam ağacının yandığını, yangınla ilgili davalılardan ... hakkında 06/07/2008 tarih ve 10 nolu suç zabtı düzenlendiğini, ve.....

          Muğla İli Datça İlçesi Aktur Çiftlik Mevkii 186 nolu bölmede 24/07/2010 tarihinde orman yangını çıkmış ve suç tutanağına göre 4.000 metrekare orman sahası yanmıştır. Ceza dosyası içerisinde bulunan tazminat raporuna göre; yangına 8 adet arazöz, 2 adet su ikmal aracı, 4 adet pikap, 2 adet minibüs, 5 adet helikopter, 1 uçak ve 36 adet işçi müdahale etmiştir....

          yangınının konveksiyon/radyasyon yoluyla yayıldığının kabulüyle açıklanmasının mümkün olmadığını, tekne kalıplarının bulunduğu yerin yangın öncesi hava fotoğraflarında görüldüğü gibi, iğne yapraklı çam ağaçlarından oluşan orman dokusuna komşu olmadığını, maddi olayı ortaya koymaktan uzak verileri nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

            Aynı kanunun 75. maddesinde orman yangınlarını önleme ve orman yangınları ile mücadele etme amacıyla orman idaresinin yerine getirilmesi gereken yükümlülükler belirtilmiş, 76/d maddesinde de ormanlara 4 km mesafede veya orman kanununun 31 ve 32. maddesi kapsamına giren (orman kenarı veya orman içi) köyleri hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak yasaklanmıştır. Bu düzenlemeler ışıgında orman idaresinin görevleri arasında orman yangınları ve muhtelif zararlara karşı ormanların korunması, gerekli tedbirlerin alınması bulunmaktadır. Davaya konu edilen olayda, yangının orman tahdit sınırları dışında meydana geldiği ve davacı orman idaresi, orman alanına yakın mesafedeki orman yangınını söndürdüğü sabittir. Yangını söndürmek için, araç kullanılmış, ayrıca işçi ve teknik eleman çalıştırmak suretiyle bir takım masraflar yapılmıştır. Davacının yaptığı bu masraflar ve köydeki vatandaşların yardımları ile yangın orman alanına sirayet etmemiştir....

            Ancak, Dosya kapsamında sanığın tün aşamalarda atılı suçlamayı reddettiği ,yargılama sırasında tanık olarak dinlenen köy muhtarı ... ise yangını görevlilere kendisinin haber verdiğini, görevlilerin yanan alanda herhangi bir emareye rastlamadıklarını,çevreyi gezdiklerinde sanığın evinin doğu kısmında 10 metre uzaklıkta mangal külleri gördüklerini fakat çöpte yakılmış olabileceğini, sanığın evinin yakınındaki kül ile orman arasındaki yerde herhangi bir yangının mevcut olmadığını aradaki mesafeninde en az 100 metre olduğunu belirtmesi karşısında, sanığın atılı suçu işlediğine dair şüpheye mahal bırakmayacak şekilde kesin ve yeterli delil elde edilmediğinin anlaşılması nedeniyle sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre de, Kendisini vekille temsil ettiren katılan idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun...

              UYAP Entegrasyonu