Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece;maddi tazminat davasının reddine,manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile hükmolunan manevi tazminatların olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan ... Tur.İnş.Tic.A.Ş'den tahsiline karar verilmiştir. Gerçekten, bir iş kazası sonucu, zarara uğrayan işçi veya hak sahiplerinin maddi veya manevi tazminat talepleri, ancak işveren veya kusurlu üçüncü kişilere karşı yöneltilebilir. Bunun dışında, aracı olarak tabir edilen kişiler aracılığı ile işe alınan işçilerin uğrayacakları zararlardan dolayı, asıl işveren aracılarla birlikte olay tarihinde yürürlükte bulunan 1475 sayılı yasanın 1/son maddesi uyarınca sorumlu olurlar. Borçlar Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu ve diğer kanunlardaki kusursuz sorumluluk hallerinin sübut bulması durumunda ise illiyet bağını kesen bir durum yoksa ilgililerin kusurlu olup olmadıklarına bakılmaksızın sorumluluğu yoluna gidilmek gerekir....

    İş Mahkemesinin 22.05.2008 gün ve 2003/1171,2008/367 Karar sayılı dava dosyasında %50 muris sorumluluğuna dayalı olarak düzenlenen maddi tazminat hesap raporuna göre hesaplanan tazminatların Kurum gelirleri ile karşılandığından davanın reddine karar verildiği ve bu hükmün kısa kararla davalıya tefhim edildiği halde davalının temyiz etmediği, bu sebeple olayda davalı yönünden kusur kesinleşmiş ise de usule dair bu kesinleşme davalıyı işverenin sorumluluğu ilkesinden kurtarmayıp, bu yönden mahkemenin eksik inceleme ve yönteme uygun olmayan kusur raporu ile sonuca gittiği ortadadır. Öte yandan İşverenin tazminattan sorumlu tutulması giderek tazminat miktarının belirlenmesinde; İş Kanunu'nun 77. ve İşçi Sağlığı ve İşgüvenliği Tüzüğü'nün öngördüğü önlemlerin işyerinde alınıp alınmadığının saptanması ile mümkündür. Bu yönün ise, işverenin kusurlu olup olmadığı, varsa kusur oranı, uzman bilirkişiler tarafından düzenlenecek kusur raporu ile, tesbit edileceği yönü tartışmasızdır....

      Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın açık kabule göre de bina malikinin kusursuz sorumluluğuna ilişkin olup 09/02/2012 tarih ve 2012/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Yargıtay İşbölümüne dair kararı ile kusursuz sorumluluğa ilişkin kararların temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden dosyanın görevli Dairenin belirlenmesi için Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine 23/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Hal böyle olunca, mahkemece; davalının yaptığı işin mahiyeti gereği yüksek özen yükümlüğü bulunduğunun ve direğin yerleşim alanı içinde ve direkte uyarıcı levhanın olmaması nedeniyle, davalının özen yükümlülüğüne aykırı davrandığının kabulü ile; davalı kurum açısından yapı malikinin sorumluluğuna ve tehlike sorumluluğuna ilişkin; davacı açısından ise, olaydaki bölüşük kusura ilişkin değerlendirmeler içeren, Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin 5. ve 27. maddelerine göre somut olayı aydınlatan, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, tarafların kusur oranlarının da gerekçeleriyle belirtildiği, önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik konusunda uzman bilirkişi kurulundan (elektrik mühendisi ) alınarak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken; eksik inceleme ve yetersiz rapor doğrultusunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

          HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , davalı noter yönünden Noterlik Kanununa ve kusursuz sorumluluğa dayalı , davalı Maliye Bakanlığı yönünden ise kusursuz sorumluluğa dayalı tazminat davasıdır. Dosyadaki bilgi ve belgelere, tapu kaydına,resmi senede göre , İstanbul, Bağcılar ilçesi, Kirazlı köyünde bulunan, 135 parsel sayılı, 7376,20 M2 miktarlı “tarla” vasıflı taşınmazın tamamı, 25.02.1969 tarihinden beri Abdulkerim Ağma adına kayıtlı iken, taşınmazın Bakırköy 20.Noterliği'nde düzenlenen 06.01.2014 tarih ve 324 sayılı vekaletnameye göre, Abdulkerim Ağma vekili T9 tarafından T1 22.130.000 TL bedel mukabilinde satılmış,alıcı akdi bizzat imzalamıştır.Satıcı vekili paranın tamamını aldığını resmi senette beyan etmiştir....

          Davalı idarenin trafik kazası gereği Karayolları Trafik Kanunu ve Borçlar Kanunu 55. maddesi anlamında işleten ve adam çalıştıran olarak sorumluluğuna dayanılmamıştır. İdarenin hizmet kusuruna dayalı sorumluluğu tam yargı davasına konu olup 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu 2. maddesi gereğince idari yargı yerlerinde görüleceğinden davanın yargı yolu bakımından reddi gerekirken yanlış değerlendirme ile işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacıların tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 22/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu’nun 20 nci maddesinin birinci fıkrasında; "OSB’lerin ihtiyacı olan elektrik, su, kanalizasyon, doğalgaz, arıtma tesisi, yol, haberleşme, spor tesisleri gibi alt yapı ve genel hizmet tesislerini kurma ve işletme, kamu ve özel kuruluşlardan satın alarak dağıtım ve satışını yapma, üretim tesisleri kurma ve işletme hakkı sadece OSB’nin yetki ve sorumluluğundadır..." hükmüne yer verilmiştir. 2. Sorumluluk hukukunun konusu, zarar verenin, zarar görenin uğramış olduğu zararı gidermektir. Bu anlamda sorumluluk hukukuna tazminat hukuku demek de mümkündür. Sorumluluk hukukunun tarihsel gelişim süreci içerisinde, kusur sorumluluğundan kusursuz sorumluluğa uzayan bir yol izlenmiştir. 3. Sorumluluk için mutlaka kusurun aranması bazı hâllerde modern tekniğin ve makineleşmenin icaplarına yabancı düşmektedir....

              İSTİNAFA CEVAP : Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçelerini ve davaya konu olayı tekrar ederek, davacı tarafın istinaf dilekçesinde haklı hiçbir nedenlerinin bulunmadığını, istinaf itirazlarının reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, sahte kimlik kullanılarak düzenlenen vekalet ile yapılan taşınmaz satışından kaynaklanan, 1512 Sayılı Noterlik Kanunun 162.maddesine dayalı noterin kusursuz sorumluluğuna dayalı maddi, manevi tazminat isteklerine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi'nce yukarıda gösterilen gerekçelerle maddi,manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....

              ın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak, asıl davanın davalı ... yönünden kabulüne, davalı ... yönünden ispatlanamaması nedeniyle reddine, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddire, birleşen davanın ispatlanamaması nedeniyle reddine karar verilmiş; karar, davacı tafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2) Dava; Noterlik Kanunu'nun 162 nci maddesine dayalı noterin kusursuz sorumluluğuna ilişkin maddi tazminat davasıdır. Noterlik Kanunu’nun 1 nci maddesinde; noterliğin bir kamu hizmeti olduğu ve noterin, hukukî güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirdiği belirtilmiştir. Görevi belge ve işlemlere resmîyet kazandırmak olan noterlerin, yaptıkları işlemler dolayısıyla meydana gelecek zararlardan ötürü sorumlu tutulması bir zorunluluktur....

                Somut olay özelinde ise; enerji nakil hattının (ENH) ve direklerin yapımında (malzeme ve işçilik kusurları) kusur, bakım, onarım ve önlem almada (kısa sürede aşınma, yıkılma, tellerde esneme, belli aralıklara tellerin ve direklerin bakımı) kusur söz konusu olabilir. Gerçekten bina ve yapılar, başlangıçta sağlam, güvenli, teknik koşullara ve planlara uygun yapılmış olsalar ve her türlü donanıma sahip bulunsalar bile zamanla yıpranır, aşınır, gerek kullanım sonucu, gerekse doğal etkilerle sağlamlıklarını yitirebilir. Bu nedenlerle düzenli olarak bakımlarının yapılması; eskiyen, aşınan, yıpranan, çürüyen bölümlerinin onarılması veya yenilenmesi gerekebilir....

                  UYAP Entegrasyonu