Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalı T4 vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul, yasa ve hukuka aykırı olduğunu, gerçekleştirilen akitin belediye rayiç bedeli üzerinden yapılmasının ortak muris T9 bu parayı almadığını göstermeyeceğini, akit tarihinin 24/03/2005 tarihi olmasına rağmen 07/01/2019 tarihi olduğunu, ortak muris T9 akit tarihinin üzerinden yaklaşık 8 ay sonra 11/11/2005 tarihinde vefat ettiğini, yerel mahkemenin tanık beyanlarına göre muris muvazaası olduğunu kabul ettiğini, ancak davacıların isticvabına başvuru yaparak ortak muris vefat ettikten 14 yıl sonra davayı açtıklarını açıklattırmadığını, davacılar ve diğer mirasçıların hepsinin bu taşınmazı muris T9 müvekkiline sattığını ve muris T9 taşınmaz karşılığı olan parayı aldığını bildiklerini, davanın muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak devredilen taşınmazın tapu kaydının davacıların miras hissesi oranında iptali ile davacılar adına miras hisseleri oranında tescili...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-TAZMİNAT-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil, tazminat ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalılar yönünden husumet yokluğundan davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakanları ...'ın, çekişme konusu 198 parsel sayılı taşınmazı (yeni 256 ada 1 parsel) 11/04/1985 tarihinde bir kısım davalılar murisi ...'na satış suretiyle devrettiğini, mirasbırakanın asıl amacının bağış olduğunu, ...'nun ölümünden sonra mirasçılarının taşınmazı diğer davalı ...'ya satış yoluyla temlik ettiklerini, muris ...'...

    nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar, dava dışı...'ın mirasbırakan ...'dan aldığı vekaletname ile muris adına kayıtlı ...ve ... parsel sayılı taşınmazları satış suretiyle arkadaşı olan davalı ...'a temlik ettiğini, işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, miras payları oranında tapu iptali ve tescile olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, taşınmazları bedeli karşılığında satın aldığını, satış bedelinin bir kısmını dava dışı vekil ...'in hesabına yatırdığını bir kısmını da elden ödediğini, mirasbırakan ...'ın başka mirasçıları tarafından aynı taşınmazlara yönelik aleyhine açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davanın reddedilerek kararın Yargıtay tarafından onandığını belirtip davanın reddini savunmuştur....

      Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası ve ehliyetsizlik hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil- tazminat isteğine ilişkin olup, tüm dosya içeriği itibariyle murisin işlem tarihi olan 03.07.2008 tarihinde ehliyetsiz olduğu anlaşılmakla, pay oranında talepte bulunulamayacağı, diğer taraftan ehliyetsiz kişi tarafından iradi işlem olan muris muvazaası işleminin gerçekleştirilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, tereke adına açılması gereken davalarda ortaklardan bir ya da birkaçının feragatinin sonuç doğurmayacağı hususu göz önüne alındığında, davacılardan ..., ve ...’in 03.11.2017, ...un 17.11.2017 tarihli dilekçeleri ile davalılardan ... yönünden davadan feragat etmeleri, yine davacı ...’un 07.11.2016 tarihli dilekçesi ile davadadan feragati açısından ayrıca hüküm kurulmamış olması da sonuca etkili görülmemiştir....

        Somut olayda, yukarıda açıklandığı şekilde muris tarafından davalılara yapılan tapuda bir temlik bulunmadığından davaya konu taşınmazlar yönünden muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak açılan davanın dinlenebilirliği bulunmamaktadır....

        Muris muvazaası, miras bırakan ile lehine tasarrufta bulunulan karşı tarafın, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla aralarında yaptıkları gizli anlaşmaya dayanan (bağış sözleşmesi genellikle görünüşteki satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle gizlenmektedir) muvazaa türüdür. Muris muvazaası niteliği itibariyle bir nispi muvazaadır. Muris muvazaası, TBK m.19’da düzenlenen nispi muvazaanın özel bir uygulaması olarak gelişmiş, miras hukukuna özgü bir muvazaadır. Muris muvazaasında miras bırakan mirasçılarını aldatma kastındadır. Muris muvazaasına ilişkin ilk Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı karardır....

        amacı ile muris Bahri Karataş'ın sağlığında çocukları; (davalı) T5'a 1 daire ve 1 dükkan , (davalı) T3 a 2 daire ve 1 dükkan, Ayşe Akkuş' a 1 daire, Halime Yavuz' a 1 daire, Hatice Oral' a 1 daire, Muhteber Yavuz a' 1 daireye karşılık gelecek şekilde para verdiğini, bedelleri muris Bahri Karataş ' ın sahibi olduğu iki ayrı dükkanın işletilmesinden elde edilen gelirden karşılanmak sureti ile muris Bahri Karataş tarafından (davacı) T1 a da 2 daire ve 1 dükkan satın alındığını, ayrıca bu paylaşım kapsamında (davalı) T5 adına kayıtlı 1 dükkanın mülkiyeti de karşılıksız olarak (davacı) T1 a devir ve temlik edildiğini, bu şekilde muris Bahri Karataş sağlığında bir kısım mallarını tüm mirasçıları arasında makul ölçüler içerisinde dengeli bir biçimde paylaştırdığını ,diğer bir kısım mallarını ise muris Bahri Karataş'ın uhdesinde tuttuğunu , muris Bahri Karataş' ın uhdesinde tuttuğu bir kısım mallar da daha sonra ölümü ile birlikte miras payları oranında tüm mirasçılarına intikal ettiğini belirterek...

        Öte yandan, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptal ve tescil istenebileceği gibi, tazminat istenebileceğinde de kuşku yoktur. Satışa konu edilen bir malın devrinin belirli bir semen karşılığında olacağı kuşkusuzdur. Semenin bir başka ifade ile malın bedelinin ise mutlaka para olması şart olmayıp belirli bir hizmet ya da emek de olabileceği kabul edilmelidir. (HGK.'nun 29.4.2009 gün 2009/1- 130 S.K.) Esasen, yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 1.4.1974 gün 1/2 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında miras bırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır. (Bknz. Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 2015/12919 Esas, 2018/11494 Karar sayılı kararı, Yargıtay 1....

        kötüye kullanıldığı iddiası yönünden davalının satış bedelini ödendiğini ispatlayamadığı, vekalet ğörevinin kötüye kullanıldığı, muris muvazaası iddiası yönünden ise temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça ölünceye kadar bakma sözleşmesinin ehliyetsizlik nedeni ile iptalini talep etmiş olup, aksi takdirde muvazaa nedeni ile sözleşmenin iptalini talep ettiği halde mahkemece, davanın genel muvazaa nedenine dayalı olarak mı yoksa 1974 tarihli içtihati birleştirme kararı gereğince muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak mı açıldığı açıklattırılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereğince tescil davasında murisin mirasçıları her zaman sözleşmenin muvazaalı olduğunu ileri sürebileceğinden, murisin işlem tarihinde ehliyetli olduğunun tespit edilmiş olması, biri hakkında verilecek kararının diğerini etkileyecek nitelikte olması nedeni ile tescil davası ile muvazaa davasının birlikte görülmesinin uygun olacağı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, öncelikle, muvazaa hukuksal nedenine dayalı davanın açıklattırılması, muris muvazaası nedenli ise iş bu dava ile Manisa 1....

          UYAP Entegrasyonu