Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı taraf dava dilekçesinde ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğinde bulunmuş ancak, 18.12.2014 tarihli ön inceleme duruşmasında isteğini muris muvazaası hukuksal nedenine hasretmiştir. Bu nedenle 6100 sayılı HMK.nun 140/3. maddesi gereğince ehliyetsizlik iddiası bakımından bir inceleme yapılmamış olmasında bir isabetsizlik yoktur. Bilindiği üzere; uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davanın muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası olduğunu, kök muris T7 14/07/2002 tarihinde vefat ettiğini, muris Emine Dağ'ın da 19/01/2016 tarihinde vefat ettiğini, davacı ve davalıların mirasçı olduklarını, bu taraflar dışında murisin başka mirasçılarının da bulunduğunu, muris T7 dava konusu Adana ili Sarıçam ilçesi Misis (yakapınar) Mahallesi 1597 nolu parselde 1/2 oranında hissedar olduğunu, dava konusu hissesini 16/04/1996 tarih ve 1680 yevmiye sayılı işlem ile kızları olan davalılar 1/4 T4 ve 1/4 T5 olmak üzere satış yolu devrettiğini, muris T7 davacıdan ve diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla davalılara devrettiği başkaca taşınmazların bulunduğunu, dava konusu taşınmazla ilgili olarak davacının daha önce muris muvazaası sebebiyle davalılara karşı Adana 5....

    Taraflar arasında görülen davada; Davacı, muris babasının 68 sayılı parseldeki 2 ve 4 nolu meskenlerini davalı oğlu ... mirastan mal kaçırmak amacıyla devrettiğini, davalının da bu meskenleri sonradan üçüncü kişilere sattığını, bu nedenle davalı aleyhine açtığı 2007/463 esas sayılı muris muvazaası nedeniyle tazminat davasında fazla hakları saklı kalmak suretiyle kısmen tazminata hükmedildiğini ileri sürerek, anılan davada hükmedilen tazminat miktarının taşınmaz değerleri üzerinden mahsubuyla, geriye kalan 885.000,00-TL nin ihtar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olduğunu belirtip yetki ve zamanaşımı itirazında bulunmuş; esas bakımından da davanın reddini savunmuştur....

      İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: Çarşamba 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/122 esas, 2022/146 karar sayılı kararında:"Salıpazarı İlçesi Yenidoğan Köyü 110 ada 3 parsel, 111 ada 1 parsel, 112 ada 4 parsel, 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazların muris Turan Aktürk kayıtsız ve şartsız bedelsiz olarak davalı T5 hibe ettiği anlaşılmıştır. Davacılar Muris Duran Aktepe'den intikal eden Salıpazarı İlçesi Yenidoğan Köyü 110 ada 3 parsel, 111 ada 1 parsel, 112 ada 4 parsel, 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazlardaki ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muris muvazaası nedeniyle iptalini talep etmiştir....

      Ne var ki, eldeki davada muris muvazaası hukuksal nedenine de dayanılmıştır. Bilindiği üzere, uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 1.4.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237....

        Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamında gösterildiği şekilde işlem yapılarak muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat istekli asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Asıl ve birleştirilen davada davalı ...’un bu yönlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT Yanlar arasında birleştirilerek görülen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedelin tahsili davası sonunda, yerel mahkemece, dava ve birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Asıl ve birleşen davalar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı bedel isteğine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir....

            Esasen, yukarıda da değinildiği üzere muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaların hukuki dayanağını teşkil eden 01.04.1974 günlü 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında mirasbırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma olması halinde uygulanabilirliğinin kabulü gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır....

              Uygulamada ve öğretide “muris muvazaası” olarak isimlendirilen muvazaa türünün Türk Hukukunda büyük yeri ve önemi vardır. Muvazaa davalarının büyük bölümü muris muvazaasına ilişkin bulunmaktadır. Muris muvazaası da taraf muvazaası gibi pozitif hukukumuzda ayrıntılı biçimde düzenlenmemiş, sadece Borçlar Kanunu'nun 18. Maddesinde nispi (nevsuf-vasıflı) muvazaa olarak soyut bir şekilde hükme bağlanmıştır. Ancak bu yönde pek çok davaların bulunması, toplumun gereksinmeleri ve zorlanmaları ile, muris muvazaası gerek öğretide ve gerekse uygulamada geniş boyutları ile ele alınmış, bu yönde görüş ve kurallar geliştirilmiştir. Muris muvazaasında, miras bırakan ile sözleşmenin karşı tarafı, aralarında yaptıkları bağış sözleşmesini genellikle satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile gizlemektedirler. Başka bir anlatımla, miras bırakan ile karşı taraf malın gerçekten temliki hususunda anlaşmışlardır. Görünüşteki ve gizlenen sözleşmelerin her ikisinde de samimi olarak temlik istenmektedir....

              Asliye Hukuk Mahkemesinde muris muvazaası nedenli açılan davanın kabul edildiği, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, dosyanın bilirkişiye tevdii edilerek davacının talep edebileceği miras payını gösterir rapor alındığı, yapılan işlemin muvazaalı ile illetli olup iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, aynı taşınmazlarla ilgili diğer mirasçıların açtığı davanın kabulü kararının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; ilk derece mahkemesince verilen karar hukuka uygun olduğundan davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur; HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçeler ile; 1- İzmir 7....

              UYAP Entegrasyonu