Öte yandan, davacının manevi tazminat talebiyle ilgili olarak ----- sayılı ilamında "Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesine göre kişilik hakları haksız saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat isteyebilir. Aynı Kanunun 114. maddesi delaletiyle sözleşmeye aykırılık halinde de 58. maddenin uygulanacağı tartışmasızdır. Kişinin onuru, saygınlığı gibi kişilik haklarını oluşturan değerlere ve Anayasa ile güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlere saldırı halinde manevi bir zarar, başka bir ifade ile kişilik hak ve değerlerinde irade dışında gerçekleşen bir eksilmeden söz edilir....
Dava, ayıplı hizmet nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı yasanın 4/A. maddesinde; Sağlayıcı tarafından bildirilen reklam ve ilânlarında veya standardında veya teknik kuralında tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da yararlanma amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetler, ayıplı hizmet olarak belirtilmiştir. Aynı maddede 4. maddede belirtilen şartlar çerçevesinde, tüketicinin ayıplı hizmetin neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde tazminat isteme hakkına sahip olduğu hususu da düzenlenmiştir. Sunulan hizmetin ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacıların çocuğu...'...
Yukarıda da ayrıntısı ile açıklandığı üzere; malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 4822 sayılı Kanun’la değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4.maddesinde düzenlenmiş; ayıbın gizli ya da açık olması halleri için ayrı ihbar süreleri getirilmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir. Maddeye göre, tüketici kendisine sağlanan mal ve hizmetle ilgili ayıplı olup olmama konusunda gerekli muayeneyi (denetimi) yapacak ve bu muayene sonucu, mal yada hizmetle ilgili saptadığı ayıpları, mal veya hizmetin sağlanmasından itibaren ihbar süreleri içinde, kendisine mal yada hizmet sağlayan sözleşmenin tarafına bildirecektir; bu bildirim (ayıp ihbarı) ödevi ihmal edildiğinde, tüketici, ayıba dayalı yasal haklarını kaybedecektir....
Mahkemece, davacıların maddi tazminat istemleri olmadığı halde, davalı yararına maddi tazminat üzerinden ayrı avukatlık ücretine hükmedilmesi ve harç konusunda karar oluşturulması doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın HMUK’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) no'lu bentte gösterilen nedenle hüküm bölümünün maddi tazminat yönünden harç ve avukatlık ücretine ilişkin 2 ve 3 nolu bentlerinin tamamen silinerek hükümden çıkarılmasına, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve kararın düzeltilmiş biçimiyle ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
nedeniyle davalıya aracın yenisiyle değiştirilmesine ilişkin talebini bildirir ihtarname gönderdiğini, bu talebinin reddedildiğini, olan aracın bu kadar kısa sürede arızalanmasının ve yapılan tüm onarımlara rağmen arızanın giderilememesinin aracın ayıplı olduğuna işaret ettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini ve ayıplı aracın 0 km yeni bir araçla değiştirilmesini talep etmiştir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Mahkememizce ------- sayılı ilamla "Dolayısıyla davalı tarafın sırf alacağının temini için yargı mercileri önünde hak arama hürriyetine istinaden davacı hakkında ------- davası açmış olması ve davacı tarafın hakkında açılan iflas davası nedeniyle zarara uğramış olması, yapılan eylemin bir haksız eylem olarak nitelemesini mümkün kılmadığı gibi söz konusu eylem nedeniyle davacının davalı hakkında bir tazminat talebinde bulunmasını da mümkün kılmamakta ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir" gerekçesiyle "davanın reddine" karar verilmiş, anılan hüküm ------- ilamı ile "Dava; Haksız olarak açılan iflas davası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde maddi manevi tazminat olarak toplam ----- talep edilmiş davacı tarafından ---- tarihinde sunulan dilekçeyle dava değerinin----- olarak harçlandırılması talep edilerek bu değer üzerinden harç ikmal edilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Tarih :30.07.2010 Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi - sözleşmenin feshi - tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalıdan satın alınan araçtaki gizli ayıp nedeniyle müvekkilinin BK ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan doğan diğer secimlik hakları da saklı kalmak kaydıyla malın davalıya iadesine, ödenen bedelin yasal faiziyle birlikte ve takriben 500 TL maddi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, duruşmalara katılmamış, cevap da vermemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 05/03/2020 NUMARASI : 2020/132 2020/283 DAVANIN KONUSU: Tazminat Taraflar arasındaki davada İstanbul 14. Asliye Ticaret ve İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sahte imza ile çıkartılan kredi kredi kartı borçları ve banka kredileri sebebiyle davacı tarafın uğradığı zararın tazminine ilişkindir.İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 644/1-(a) maddesi yollamasıyla aynı yasanın 553. Maddesine göre kurucularının, ortakların ve yöneticilerin sorumluluğu iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebi olduğu, davalılardan ...'nin, yine ...'ın ve ...'...
İcra Dairesi'nin 2018/20228 Esas sayılı dosyasından 4.800,00TL alacağına dayanak senedin icraya konulduğunu ve müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, haciz baskısıyla 6.241,77TL olarak icra giderleri ve vekalet ücretiyle beraber ödemek zorunda kaldığını beyanla garanti süresi içerisinde ayıplı mal olan bir adet mobilya takımının davalılara iadesini, müvekkilinin haksız olarak ödediği 14.441,077TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müvekkiline iadesini ve davalılardan 14.441,077TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline ve sözleşmenin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı dava dilekçesinde her ne kadar manevi tazminat talebinde bulunmuşsa da 6098 sayılı TBK 58/1 maddesine göre manevi tazminat talebinde bulunmak için talepte bulunanın kişilik haklarının saldırıya uğraması gerekmektedir. Somut olayda ayıplı ürün sebebi ile davacının kişilik hakları saldırıya uğramadığından davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.....