Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA: TMK'nın 1007.maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :Dosya kapsamından, davacının tazminat istemine dayanak yaptığı taşınmaz Büyükçekmece ilçesi 116 cilt, 32 sahife 41 sıra numaralı taşınmazın olduğu beyan edilmekle , davalı hazine tarafından sunulan satış senedinde taşınmazın resmi satış sureti ile devredildiği anlaşılmakla, davacılar satış senedindeki imzaların kendilerine ait olmadığını beyan etmekle iş bu tazminat davasını açmışlardır. Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak, birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Ancak anılan madde uyarınca Devletin sorumluluğu için öncelikle bir zararın bulunması ve bu zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı olması gereklidir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 01/03/2016 gün ve 2016/841 - 2016/2490 sayılı ilâmıyla oy çokluğuyla bozulmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı şirket ve davalı ... vekilleri tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Dairemiz kararı, karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usûl ve kanuna da uygundur....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı idare vekilinin istinaf dilekçesi ile özetle; davacının tazminata hakkı olmadığı ve bedelin fahiş olduğu, Kadastro Mahkemesi kararıyla iptal edilenin tapu kaydı değil kadastro tutanağı olduğu, tazminat şartları oluşmadığı belirtilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava 4721 sayılı Tük Medenî Kanununun 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder." hükmü yer almakta olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu sicil müdürü ya da memurun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulması nedeniyle, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir....

    Bu nedenle, davacıların murisi adına 57 parsel numarası ile tapuya kaydedildikten sonra tapusunun iptaline karar verilen dava konusu ifraz parselleri açısından davacının tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklı tazminat talebi yerinde olup, davanın esasına girilerek zarar kapsamının belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, dosyanın duruşmalı olarak incelenmesi sebebiyle AAÜT'ne göre duruşma tarihinde yürürlükte bulunan 1.100.-TL'nin davalı Hazineden alınıp davacılara verilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 22/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,BİRLEŞEN DOSYADAN TAZMİNAT Yanlar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil, birleşen tazminat davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın Şakir yönünden husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar hakkında açılan tapu iptali -tescil davasının kabulüne, birleşen ...'ın açtığı davanın kabulüne, birleşen ...'ın açtığı davada tazminat isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ... ile birleşen dosyada davalı Hazine vekili ve davalı birleşen dosyada davacı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......

        Ancak anılan madde uyarınca Devletin sorumluluğu için öncelikle bir zararın bulunması ve bu zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı olması gereklidir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi uyarınca kabul edilen Devletin sorumluluğu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan güven duygularını sağlamak bakımından, ayın hakkının saptanması, herkese açık tutulmasında tekel hakkı sağlayan bir sicil olması esasına dayanmaktadır. Bu sorumluluk asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan, zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir. Anılan madde uyarınca Devletin sorumluluğu kusursuz sorumluluk niteliğinde olup, tapu siciline bağlı çıkarların ve mal varlığına ilişkin (ayni) hakların, yanlış tescil sonucu sicile güven ilkesi yönünden değişmesi ya da yitirilmesi, bu haklardan yoksun kalınması temeline dayanır. Çünkü sicillerin doğru tutulmasını üstlenen Devlet, sicillerdeki yanlış kayıtlardan doğan zararları ödemeyi de üstlenmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki MK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 27.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 23.06.2015 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz edenler davacı ... ve arkadaşları vekili Av. ... ile davalı vekili Av. .... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....

            Mahkemece 2000/42-2004/37 sayılı karar ile davalı Tapu Sicil Müdürlüğü, Kadastro Genel Müdürlüğü ile davacılar.... ve .... bakımından taraf sıfatı bulunmadığından davanın reddine, davacılar ..., ... ve ... .... tarafından Hazine aleyhine açılan maddi tazminat, munzam zarar tazminatı ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş, karar Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2004/9231-2005/6112 sayılı kararı ile davacılar ... ve ...'nin maddi zararın ödetilmesi isteminin reddi kararı bakımından bozulmuş, diğer yönlerden onanmış, karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiş, bozmaya konu kısım bakımından, mahkemenin 2006/30 Esas sırasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur....

              Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir. Tazminat isteğine dayanak 4 parsel sayılı taşınmaz 06/04/1951 yılında yapılan tapulama çalışmasında 20.480,00 m² yüzölçümlü olarak tapuya tescil edilmiş, daha sonra 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemiyle yüzölçümünün 24.530,00 m² olarak düzeltilmesine karar verildiği ve bu yüzölçümü değişikliğinin 11/03/2009 tarihli tescil bildirimi sonrasında tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak, birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Ancak anılan madde uyarınca Devletin sorumluluğu için öncelikle bir zararın bulunması ve bu zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı olması gereklidir....

                Dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. 1) Davacı vekili tarafından davalı Noter ... yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda; Noterlerin hukukî sorumluluğunu düzenleyen 1512 sayılı Noterlik Kanununun 162. maddesine göre; “Stajiyer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa bile noterler, bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar. Noter, birinci fıkra gereğince ödediği miktar için, işin yapılmaması, hatalı yahut eksik yapılmasına sebep olan stajiyer veya noterlik personeline rücu edebilir.” Görüldüğü üzere, noterlerin hukukî sorumluluğunu düzenleyen anılan maddede kusurdan sözedilmemiş olduğundan, noterlerin bu göreve ilişkin kişisel sorumlulukları, kusursuz sorumluluk esasına göre düzenlenmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu