Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dolayısıyla zarar sorumlusundan halefiyet ilkelerine dayalı olarak talepte bulunan davacı da, ödediği meblağın tamamını değil, ancak zarar görenin uğradığı gerçek zararı, zarar sorumlusu bulunanlardan isteyebilir. Somut olayda; mahkemece usulüne uygun bir maluliyet raporu alınmadığı gibi, hükme esas alınan aktüer raporunda yeni bir hesaplama yapılmaksızın davacı ... Hesabının hasar dosyasında esas aldığı tazminattan kusur indirimi yapılarak hesaplama yoluna gidilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Davalılar, davacının ödediği miktardan değil, kaza nedeni ile ortaya çıkan gerçek zarardan kusurları oranında sorumludurlar. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, dava dışı ...'in maluliyet oranının usulüne uygun belirlenmesi, maluliyet oranının tespitinden sonra aktüer bilirkişisinden ödeme tarihi itibari ile zarar görenin uğradığı gerçek zarar miktarının belirlenmesi yönünde tazminat raporu alınarak davalıların kusuruna denk gelen kısımdan sorumluluğuna karar vermekten ibarettir....

    Mahkemece yapılacak iş, icra giderleri ile hükmün kesinleşmesinden sonra işlemiş olan faize ilişkin istek bölümünün hesaplanıp reddine karar vermekten ibarettir. Bu ilkelere aykırı düşüncelerle istemin tümünün hüküm altına alınmış olması doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. b) Dava sağlık hizmeti dolayısıyla verilen zarar nedeni ile müteselsil sorumlu devletin ödediği tutarın diğer sorumlu davalıya rücuuna ilişkindir. Rücunun amacı, birlikte sorumlular arasında hakkaniyete göre denge kurmaktır. BK'nın 50. maddesi (TBK m. 61) hakimin takdirini esas almıştır. Anılan madde buyruğuna göre ilgililerin birbirine karşı rücu hakları olup olmadığını ve varsa kapsamını hakim takdir edecektir. Bu madde, her ne kadar birden çok kimselerin ortak kusurlarıyla zarar oluşturmalarını düzenlemiş ise de onu izleyen 51. maddedeki birden çok kişilerin değişik hukuksal nedenlerden sorumluluğunda da belirtilen kural geçerlidir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığının ihlali, hırsızlık Hüküm : 1- Tüm sanıklar hakkında 21.01.2007 tarihli hırsızlık suçu için: TCK'nın 145. maddesi uyarınca ceza vermekten vazgeçilmesine 2- Sanık ... hakkında 21.01.2007 tarihli eylem nedeniyle; a- TCK'nın 152/1-a, 31/3, 62, 50/1-b maddeleri uyarınca mahkumiyet, mağdurun uğradığı zararın suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi seçenek yaptırımına çevirme b- TCK'nın 116/2, 31/3, 62, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet (2000 TL adli para cezası) 3-Sanıklar ... ve ... hakkında 19.02.2007 tarihli ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme, kasten yaralama, hakaret HÜKÜM : Mahkûmiyet, ceza vermekten vazgeçilmesine Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir....

          Davaya konu talebin maddi tazminat bölümü, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 55. Maddesine göre sorumluluk hukukuna dayandığından, davalı işverenlerin % 75'lik kusuru oranına isabet eden ilk peşin sermaye değerinin tazminattan indirilmesi gerekirken 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 10. maddesine göre işverene rücu edilen miktarın tazminattan düşürülmesi hatalı olmuştur. Nitekim iş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında sorumluluk prensibine göre; Türk Borçlar Hukuku kapsamında değerlendirme yapılması gerekmektedir. Yapılacak iş; maddi tazminat davası yönünden, yukarıdaki hususlara uygun şekilde dosyadaki kusur raporu çerçevesinde % 75 davalı kusurlarına göre maddi zarar hesabı dikkate alınarak, Kurumca bağlanan gelirlerin ilk peşin değerinin % 75 işverenler kusuruna göre rücu edilebilecek kısmını maddi zarardan indirerek, karar vermekten ibarettir....

            Davacının, 21.09.2005 günlü sözleşmeden kaynaklanan haklarını davalılara karşı ileri sürme yetkisi bulunmadığından, kısaca bu sözleşmeye dayanarak yasanın malike tanıdığı hakları davalılara karşı ileri süremeyeceğinden, aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle yüklenicinin açtığı davanın reddi yerine çekişmenin esasının incelenerek hüküm kurulması doğru olmamıştır. Krokiden izlendiği üzere, 11 ve 14 parsel sayılı taşınmazlar komşudur. 11 parsel üzerinde davacı ve karşı davalı inşaat için hafriyat yapmaktadır. Davacı ve karşı davalının, eğer haksız fiili varsa davalı ve karşı davalılara karşı Türk Medeni Kanununun 738.maddesi hükmünce sorumluluğu bulunmaktadır. Gerçekten, Türk Medeni Kanununun 738.maddesi uyarınca, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar meydana gelmişse yüklenici olan davacı haksız fiil sorumluluğu hükümlerine karşı zarar vermekten kaçınmak zorundadır....

              Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 2-Sanık ... hakkında dikili ağaca zarar verme suçundan kurulan beraat hükmünün temyiz incelemesinde; Sanık beyanları, Jandarmanın 01.09.2008 tarihli olay yeri görgü ve tespit tutanağı, mahallinde yapılan keşif ve alının bilirkişi raporları kapsamına göre sanığın kaynağa ulaşamayan işmakinesi sürücüsü ...'...

                C)İlk Derece Mahkemesinin Karar Özeti: Mahkemece yapılan yargılama sonrasında ; HÜKÜM: Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE, Maddi tazminat talebinin reddine, Net 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı T3 verilmesine, Diğer davacılar yönünden manevi tazminat talebinin reddine, " karar verilmiştir. D)İstinaf Nedenleri: Davacılar vekili istinaf dilekçesi ile manevi tazminat miktarının az olduğunu, iş kazası nedeniyle çalışmayan müvekkili hakkında maddi tazminatın ret edilmesinin hatalı olduğunu, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesi ile manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu, davalılar yönünden manevi tazminat miktarı ret edilmesine rağmen vekalet ücreti takdir edilmediğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür....

                a ait çay ocağına giriş kapı camının macunlarını söküp camı çıkarmak suretiyle girdiği, içeri girdikten sonra iş yerinde bulunan 10,00 TL madeni para ile bir adet çakmak doldurma tüpü, bir kutu beyaz peynir ile üç adet meyveli maden suyunu aldığı, müştekinin işyerine girilirken verilen zarar ve alınan malzemelerden kaynaklanan toplam 30 TL zararının olduğunu beyan etmesi karşısında, sanık hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK'nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  K A R A R Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu zarar gören hak sahiplerine ödeme yapan davacının, ödediği turarın kusur oranında rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, mahkemece ayrı bir kusur bilirkişi incelemesi yaptırılmadığı, davalıların murisinin taraf olmadığı, kazada vefat eden dava dışı işçilerin haksahiplerinin açtığı iş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında alınan kusur raporlarına göre davanın sonuçlandırıldığı, Her ne kadar aynı davacı kurumun açtığı 2002/81 Esas sayılı dava dosyasında davalıların murisi taraf ise de, araçta meydana gelen hasar nedeniyle davacı kurumun zararının tahsili ile ilgili o dava dosyasında alınan kusur bilirkişi raporlarını hazırlayan bilirkişilerin iş güvenliği uzmanı olmadıkları, İş Kanunu'nun 77. maddesi açısından raporda bir değerlendirme yapmadıkları anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu