"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Ceza vermekten vazgeçilmesine Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- O yer C.Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde; Sanıklar hakkında hükmolunan 19.02.2010 tarih ve 2009/45-2010/19 sayılı hükmü 1412 sayılı CMUK.nun 310/3 maddesinde öngörülen bir aylık yasal temyiz süresi geçtikten sonra 06.04.2010 tarihinde temyiz eden O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin aynı Kanunun 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2- Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ve 5271 sayılı CYY.nın 260/1.madde ve fıkrası uyarınca hükmü katılan olarak ta temyize hakkı bulunduğu belirlenen müşteki ...’un açılan kamu davasına katılma istemi ilk derece mahkemesince karara bağlanmamış ise de; 5271 sayılı CMK.nun 237/2. maddesi gereğince suçtan zarar gören müştekinin davaya katılmasına karar verilerek katılan ... vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre diğer temyiz...
Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Meydana gelen kazada ölüm veya yaralanma meydana gelmesi halinde hak sahipleri ölüm halinde, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler (TBK m. 53). Bedensel zarar meydana gelmesi durumunda daimi veya geçici iş göremezlik nedeni ile tazminat talep edilebilir (TBK m. 54, 55)....
İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyulduktan sonra 20.04.2021 Tarih, 2018/262 Esas, 2021/342 Karar sayılı karar ile Adli Tıp Kurumu 2 nci Üst Kurulu raporu doğrultusunda davacının iş kazasından kaynaklanan maluliyeti bulunmadığından bahisle maddi tazminat isteminin reddine, davacı lehine 10.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Ölenin desteğinden yoksun kaldığını iddia eden davacı, kanun gereği ölüme sebebiyet vermekten sorumlu olan aleyhine tazminat davası açmaktadır. Somut davada olduğu gibi kişinin tamamen kendi kusuruyla ölümüne neden olması hâlinde taksirle öldürme suçunun tek muhatabı ölenin kendisi olduğundan ölen bakımından cezayı gerektiren bir fiilden bahsedebilmek mümkün değildir....
Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. TMK’nın 738. maddesiyle, 737. maddeye benzer daha özel bir düzenleme getirilmiştir. Söz konusu madde hükmüne göre "Malik, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır....
Söz konusu madde hükmüne göre "Malik, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır. Komşuluk hukuku kurallarına aykırı yapılar hakkında taşkın yapılara ilişkin hükümler uygulanır.” Bir kimsenin kendi taşınmazında yaptığı hafriyat veya inşaat nedeniyle komşusunun taşınmazına bir zarar vermiş veya onu zarara maruz bırakmışsa, bu zararın hoşgörü sınırlarını aşıp aşmadığını aramaya gerek yoktur. Küçük bir zarar doğmuş olsa dahi, gerekli önlemlerin alınmasına karar verilmelidir. Bu özellik TMK’nun 737. maddesi ile 738. maddesi arasındaki önemli farklardan biridir. Öteki önemli fark ise; genellikle TMK’nun 737. maddesine göre zarar meydana geldikten sonra dava açılır....
Mahkemece, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır....
Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında kendi kusuru oranında, tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır. İş kazalarında olay, İş Hukuku ve sosyal güvenlik ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmeye tabi tutulmalıdır. İşverenin iş kazası sonucu meydana gelen zarar nedeniyle hukuki sorumluluğu yasa ve içtihatlarla belirlenmiş olan ayrık haller dışında ilke olarak iş aktinden doğan işçiyi gözetme (koruma) borcuna aykırılıktan kaynaklanan kusura dayalı sorumluluktur. İnsan yaşamının kutsallığı çerçevesinde işverenin işçilerin sağlığını ve güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanunu'nun 77. maddesinin açık buyruğudur....
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir....
ı da kasten öldürmeye teşebbüsten, konut dokunulmazlığını bozmaktan ve mala zarar vermekten sanık ..., işbu suçlara yardımdan sanık ...'nın yapılan yargılanmaları sonunda: hükümlülüklerine, ...'ın konut dokunulmazlığını bozmaktan ve mala zarar vermekten, ...'nın öldürmeye teşebbüs suçu dışındaki suçlardan ve ...'ın üzerine atılı suçtan beraatlerine ilişkin (KONYA) Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16/11/2009 gün ve 405/332 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı, sanıklar müdafii ile müdahiller vekili taraflarından istenilmiş, sanık ... müdafii duruşma da talep etmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanık ... hakkında duruşmalı, sanık ..., müdahiller ile C.Savcısının temyizleri üzerine incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi....