Mahkemece; 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının Anayasa Mahkemesince iptal edilen 38.maddesi uyarınca; İdarece kamulaştırmasız el konulan taşınmazın fiilen el koyma tarihinden itibaren 20 yıllık sürenin geçmesi halinde malik, zilyet veya mirasçılarının her türlü dava haklarının düşeceği, dava konusu taşınmaza da fiilen el atıldığı tarih olan 1980 yılından itibaren yasa maddesinin iptal edildiği ve bu davanın açıldığı tarihe kadar 20 yıldan fazla sürenin geçtiği, yine Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
sorunla karşılaşılmaması adına kararın hüküm kısmında kamulaştırma (el atma nedeniyle tazminat) bedelinin 26.159,09 TL olarak tespit edildiğinin belirtilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
konusu el koyma işlemi nedeniyle el koyma süresince aracını kiraya veremediği için gelir kaybına maruz kaldığı iddiasıyla maddi ve manevi tazminat davasının da açıldığı anlaşılmakla; davacının dava konusu el koyma işlemine karşı tazminat talebinin CMK’nın 141. maddesindeki şartların taşımadığı, davacının el koyma işlemi nedeniyle uğradığını iddia ettiği maddi kaybını davalıdan talep edemeyeceği, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı da dikkate alınarak; bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Maddesi uyarınca dava şartı yerine getirmemiş sayılmasının gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte istinaf ve yargıtay kararları doğrultusunda kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak kabul edildiğinin söylenebileceğini, davanın belirtilen usuli eksiklik sebebi ile reddini, talep kabul görmez ise faiz talebinin reddini talep etmelerinin zorunlu hale geldiğini, dava konusu taşınmazların üzerinde bir kamulaştırmasız el atma olduğunun mahkemece kabulü halinde kamulaştırmasız el atma olup olmadığının tespiti keşif yapılması ile fen bilirkişisinin yapacağı ölçümler sonucunda belli olacağı, davacı tarafın açtığı davanın haksız olduğunu reddinin gerektiğini, bu nedenlerle davacının kuruma uzlaşma başvuru dilekçesi yoklukla sakat olduğundan ve dava şartı yokluğundan reddini, davanın esasına girilmesi durumunda da öncelikle davalı tarafından taşınmazlara karşı gerçekleştirilen herhangibir kamulaştırmasız el atma olmadığından...
BOZMA SONRASI MAHKEMECE YAPILACAK İŞLEMLERDİRENME KARARIKAMULAŞTIRMASIZ EL KOYMA NEDENİYLE TAZMİNAT 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; (Gaziosmanpaşa Asliye Birinci Hukuk Mahkemesi)'nce davanın kabulüne dair verilen 28.07.2008 gün ve 2006/51 E., 2008/310 K. sayılı kararın incelenmesi davalı G… … Belediye Başkanlığı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Beşinci Hukuk Dairesi'nin 11.05.2009 gün ve 2009/4348 E.-7175 K. sayılı ilamı ile; ("...Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaz, imar planında okul yeri olarak ayrılmış olup, fiili el atma yoktur. Bu nedenle bedel davasının reddi yerine kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir...")...
Bununla birlikte, kamulaştırmasız elatma nedeniyle taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza elatması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız elatma nedeniyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasından sonraki dönem için ecrimisil istenemeyeceği kuşkusuzdur....
Davalı vekilince ileri sürülen ve yukarıda belirtilen istinaf sebeplerine göre yapılan incelemede ise; Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; dava konusu Denizli ili, Acıpayam İlçesi, Akalan Mahallesi, 553 Ada 123 parsel sayılı taşınmaz hakkında 15/05/2019 tarihinde kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası açıldıktan sonra, davalı idare tarafından aynı aynı taşınmaz hakkında Acıpayam 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davasıdır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir....
Yine, HGK'nin 19.09.2019 tarihli ve 2017/1-1273 Esas, 2019/911 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, kamulaştırmasız elatma nedeniyle taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza elatması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız elatma nedeniyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat davasından sonraki dönem için ecrimisil istenemeyeceği kuşkusuzdur....