Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı mal iddiasına dayalı mal bedelinin iadesi ve manevi tazminat istemlidir....

Davalı tarafın zamanaşımı itirazının yapılan incelemesinde taraflar arasındaki uyuşmazlığın ayıplı hizmet sunulmasından kaynaklandığı 6502 sayılı yasanın 13/1. maddesinde ayıplı hizmet’in tarifinin yapıldığı görülmektedir. Buna göre “ayıplı hizmet, sözleşmede belirlenen süre içinde başlamaması veya taraflarca kararlaştırılmış olan ve objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan hizmettir.”...

Sayılı dosyasında bilirkişi heyetinden rapor alınmış olup, davacıya uygulanan tedavilerin bilimsel standartta olmaması, alt çeneye uygulanan implant açılarının doğru olmaması implant açılarının aynı olması gibi durumların çeneye ve implantlara baskıyı arttırması ve ağrı ile birlikte yaşam konforunu azaltacağından hizmetin ayıplı olduğunun tespit edildiği, dosya kapsamında da iki farklı heyet raporu alındığı, bu raporlarda dosyada yer alan işlemden kaldırılmış dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda yer alan tespitlerin aksi yönde tespit yapılmışsa da bu tespitlerin ne şekilde yapıldığının hiçbir şekilde belirtilmediği, yapılan hizmetin ayıplı olup olmadığının, para iadesinin gerekip gerekmediğinin şüpheye mahal vermeyecek biçimde açıklığa kavuşturulması gerektiği, bilirkişilerin ve mahkemenin fiyat gösteren belgenin esas alınarak iade edilecek bedel tespitinin hatalı olduğu, bedel tespiti konusunda dişin yapıldığı tarihteki tarife üzerinden karar verilmesi gerektiği, bilirkişi raporunda...

Uyuşmazlık, davalı tarafından davacıya satılan malın ayıplı olduğu iddiasından kaynaklanmaktadır. Taraflar tacir olup ayıplı mal satışı iddiasına dayalı davada mahkemece TTK.nun 25/3.maddesinde öngörülen ayıp ihbar süreleri üzerinde durulup araştırma ve inceleme yapılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine,08.02 .2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Hukuk Dairesinin 2016/4635 E. 2017/7623 K. sayılı ilamına göre, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak davacının davalı aleyhine geç teslim iddiasına dayalı cezai şart alacağı ile maldaki ayıp iddiasına dayalı tazminat isteminin yasal koşullarının oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

      amaçla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olup, bu manadan hareketle her alıcının tüketici olmadığını, kişisel ihtiyaçları dışında, mesleki bir faaliyet için veya belirli bir üretimde kullanmak için veyahut yeniden satış gibi nedenlerle alıcı olunabileceğini, bir mal veya hizmeti, bu amaçlarla satın alanların tüketici sayılmacağını, buna göre, bir işlemin tüketici işlemi olabilmesi için taraflardan birisinin tüketici, diğerinin ise bu işi mesleki veya ticari amaçla yerine getiren satıcı veya sağlayıcı olması gerektiğini, Dava konusunun, davacının işletmiş olduğu lokantada (kebapçıda) kullanılmak üzere davalıdan alınan masa ve sandalyelerin ayıplı oluğu iddiasına dayalı ödenen bedelin iadesi istemi olduğuna göre, davalıdan masa ve sandalye alan davacının yukarıda yazılı Yasa kapsamında tüketici konumunda bulunmadığı, davacının satın almış olduğu sandalyeleri ticari/mesleki faaliyetinde kullanacak olması nedeniyle, davanın çözümü, tarafların sıfatı ve uyuşmazlığın niteliğine göre Asliye...

        Ayıplı maldan doğan doğrudan zararının giderilmesi. Satıcı, kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle yükümlüdür.'' düzenlenmiştir. Dolayısıyla davacı satılan --- bedelinin iadesi ve bu sebeple uğranılan zararları talep etmekle, talebinin Türk Borçlar Kanunu 227,229 ve 230 maddeleri gereği özel hükümler kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmış olup, bilirkişi ikinci ek raporunda genel hükümlere göre davacının tazminat talebinde bulunduğuna ilişkin değerlendirilmesi yerinde görülmemiştir. Bu doğrultuda yapılan incelemede, öncelikli olarak davacının ayıptan kaynaklı seçimlik haklarını kullanması için maddi ve şekli şartların mevcut olması gerekir. Türk Borçlar Kanununun 223....

          HAKSIZ EYLEM NEDENİYLE TAZMİNAT 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 41 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 43 ] "İçtihat Metni" Davacı Cuma vekili avukat Mehmet tarafından, davalı O... San. A.Ş. ve O... Paz. A.Ş. aleyhine 20.6.2003 gününde verilen dilekçe ile ayıplı malın değiştirilmesi ve tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin yetkisizliğine, görevli ve yetkili Kadıköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair verilen 22.3.2004 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, davalı şirketin imal ettiği ve bu şirketin bayisinden ticari amaçla kullanmak üzere satın alınan otobüsün boyasının bozulduğu, kaportasının kullanılmaz hale geldiği iddiasına dayalı olarak aracın yenisi ile değiştirilmesi ve tazminat istemine ilişkindir....

            İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; karara dayanak teşkil eden bilirkişi raporunda araçta gizli ayıpların mevcut olduğunun belirtildiğini, ayıbın giderilmesi için 15.000,00 TL masraf öngörüldüğünü, ayrıca 2.el değerininde düşeceğinin belirtildiğini, ancak bu yönde bir tutar belirtilmediğini, mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talepli davadır. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

            A.Ş Danatte aleyhine 09/02/2009 gününde verilen dilekçe ile ayıplı gıda ürünü nedeniyle yaşanan gıda zehirlenmesi iddiasına dayanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 21/01/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 01/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu