Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(anne) yönünden açılan maddi tazminat talebinin kabulü ile 21.261,16 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 11.10.2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte (davalı ... yönünden poliçe limiti dâhilinde sınırlı olmak kaydı ile ve dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 3- ... ve ... yönünden açılan maddi tazminat talebinin reddine, B) Manevi tazminat yönünden açılan davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile, 1- ... (eş) yönünden açılan manevi tazminat talebinin kabulü ile 75.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 11.10.2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte (davalı ... yönünden poliçe limiti dâhilinde sınırlı olmak kaydı ile ve dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 2-......

    Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle: Davanın yetkisiz yerde açıldığı davalı bankanın faaliyet merkezinin Sarıyer/İSTANBUL olduğu gibi taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde yetkili yerin İstanbul mahkemeleri olarak belirlendiğini belirterek yetki itirazında bulunmuş, ayrıca dava zaman aşımı ileri sürmüş, esasa ilişkin ise davacıların tazminat talebinin hukuki mesnetten yoksun olduğunu fazla yapılmış tahsilat bulunmadığını savunarak maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddini talep etmiştir. GEREKÇE Dava maddi tazminat ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Dvanın temelini taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi oluşturmaktadır.Davacı tarafça , davalı bankanın bu kredi sözleşmesine istinaden fazla tahsilat yaptığı iddiasına dayalı olarak eldeki dava açılmıştır.Buna göre tarafların arasındaki uyuşmazlık da sözleşme ilişkisinden kaynaklanmaktadır....

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; maddi tazminata ilişkin soyut beyanları kabul etmediklerini, davacıların dava konusu olayla ilgili maddi zararlarının olmadığını, davacıların manevi tazminat taleplerinin müvekkilinin kusuru ve ihmali olmadığı için reddi gerektiğini, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, Yargıtay içtihatlarına göre manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını beyan ederek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Tüm dosya kapsamı nazara alındığında, davacı T1 hamileliğinin doğum gerçekleşene kadar davalı hastanede kadın doğum doktoru olarak görev yapan Dr....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi : Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 9.988,95 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine. Davacı vekilinin 21.05.2013 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat davasının dayanağı olan ......

        UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Haksız eylem iddiasına dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminat talepli davada ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kasten adam öldürmeye teşebbüs eylemine dayalı maddi ve manevi talebine ilişkin davada davalıların menkul ve gayrimenkulleri ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davacılar vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara karar verilmiş, ara karara karşı davacılar vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Uyuşmazlık; vekalet akdinden kaynaklanan (hasta-hekim ve özel hastane arasındaki vekalet akdi) maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 23.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Ancak; yukarıda açıkladığım gibi; davalı kadının savunma yoluyla ileri sürdüğü; kocanın kendisini yaraladığı, onun da sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve bu nedenle daha fazla kusurlu olduğu, böylece kendisinin talep ettiği yoksulluk nafakası ile maddi/manevi tazminat taleplerinin karşılanması gerektiğine ilişkin savunma ve talepleri hakkında bir inceleme yapılmamıştır. Sonuç olarak; hükmün diğer bölümleri onanmakla birlikte, kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak davalı kadının yoksulluk nafakası ile maddi/manevi tazminat taleplerinin reddiyle bölümlerinin; eksik inceleme nedeniyle bozulması gerektiğini düşünüyorum....

            Mahkemece, maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı baba ... için 10.000,00 TL, anne ... için 5.000,00 TL, her bir kardeş için 5.000,00'er TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacılar ve müteveffanın tatil amacıyla gittikleri otelde yakınları müteveffa ... ...’in ölümü nedeniyle davalıların hizmet kusuru olduğu iddiasına dayalı olarak açılan maddi-manevi tazminat davası olup, uyuşmazlığın niteliği itibariyle davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, aynı yasanın 23.maddesi gözetilerek davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz....

              Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; 14/10/2015 tarihli dava dilekçesiyle 24/09/2004 tarihinde gerçekleşen iş kazası nedeniyle 110.044,21 TL maddi, 80.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulduğu, dava dilekçesinin davalı vekiline 30/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı vekilinin 11/12/2015 tarihinde cevap dilekçesi ile zamanaşımı def'inde bulunduğu anlaşılmaktadır. Sürekli iş göremezlik nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi amacıyla açılan maddi ve manevi tazminat davalarında zamanaşımı süresi 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddeleri gereğince 10 yıldır. Uygulama ve öğretide kabul edildiği üzere, zamanaşımı failin ve zararın öğrenildiği tarihten başlatılmalıdır. Zarar görenin zararı öğrenmesi demek, zararın varlığı, mahiyeti ve esaslı unsurları hakkında bir dava açma ve davanın gerekçelerini göstermeye elverişli bütün hal ve şartları öğrenmiş olması demektir....

                İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :"Davanın kısmen kabulüne; Davacının 100,00 TL maddi tazminat talebinin reddine, Davacının manevi tazminat talebinin Kısmen Kabulü ile; 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine," karar verildiği anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu