İcra Hukuk Mahkemesinin 02.10.2019 tarihli ve 2018/551 Esas, 2019/553 Karar sayılı kararı ile imzaya ve borca itirazın reddine dair karar verildiği, Uyap sistemi üzerinden yapılan incelemede söz konusu bu kararın 12.10.2019 tarihinde kesinleştiğinin anlaşıldığı, 89/1 haciz ihbarnamesinin ise henüz takip kesinleşmeden üçüncü kişiye tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle yapılan icra takibinin birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ ve itiraz tarihinde kesinleşmediği anlaşılmıştır. Haciz isteme hakkı kural olarak alacaklının borçluya karşı başlatmış olduğu takibin kesinleşmesi ile doğar. Takip alacaklısı üçüncü kişinin tebliğ edilen haciz ihbarnamesine verdiği cevabın (itiraz) aksini ispat ederek cezalandırılması ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. Ancak bu sorumluluğun doğabilmesi, borçluya karşı kesinleşmiş bir icra takibinin mevcudiyetine bağlıdır. Üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine karşı yalan beyanda bulunması cezai bakımdan suç, hukuki bakımdan haksız fiildir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.02.2019 tarihli, 2017/1119 Esas ve 2019/99 Karar sayılı kararı ile icra takibinin devamına dair karar verildiği, ancak söz konusu bu karar ve takip henüz kesinleşmeden, 89/1 haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle yapılan icra takibinin birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ ve itiraz tarihinde kesinleşmediği anlaşılmıştır. Haciz isteme hakkı kural olarak alacaklının borçluya karşı başlatmış olduğu takibin kesinleşmesi ile doğar. Takip alacaklısı üçüncü kişinin tebliğ edilen haciz ihbarnamesine verdiği cevabın (itiraz) aksini ispat ederek cezalandırılması ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. Ancak bu sorumluluğun doğabilmesi, borçluya karşı kesinleşmiş bir icra takibinin mevcudiyetine bağlıdır. Üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine karşı yalan beyanda bulunması cezai bakımdan suç, hukuki bakımdan haksız fiildir. Haksız fiil aynı zamanda suç teşkil edebilir....
Somut uyuşmazlıkta, şikayete dayanak olan icra takip dosyasında ödeme emrinin borçluya 18/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, 89/1 haciz ihbarnamesinin ise 12/02/2016 tarihinde henüz ödeme emri tebliğ edilmeden ve takip kesinleşmeden üçüncü kişiye tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle yapılan icra takibinin birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ ve itiraz tarihinde kesinleşmediği anlaşılmıştır. Haciz isteme hakkı kural olarak alacaklının borçluya karşı başlatmış olduğu takibin kesinleşmesi ile doğar. Takip alacaklısı üçüncü kişinin tebliğ edilen haciz ihbarnamesine verdiği cevabın (itiraz) aksini ispat ederek cezalandırılması ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. Ancak bu sorumluluğun doğabilmesi, borçluya karşı kesinleşmiş bir icra takibinin mevcudiyetine bağlıdır. Üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine karşı yalan beyanda bulunması cezai bakımdan suç, hukuki bakımdan haksız fiildir. Haksız fiil aynı zamanda suç teşkil edebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Ceza Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı ... tarafından borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, icra takibinin kesinleşmesine müteakip 3.kişi olan şirketlere 89/1 haciz ihbarnamesi gönderdiğini ve haciz ihbarnamesine şirketlerin “.... ‘ye doğmuş ve doğacak bir borcu bulunmadığını" belirterek haciz ihbarnamesine itiraz ettiklerini, 3.kişi şirketlerin beyanlarının gerçeğe aykırı olduğunu, bu nedenle yalan beyanda bulunan şirket yetkililerinin İİK. 89/4 yollamasıyla İİK. 338 maddesi uyarınca cezalandırılmasını istemiştir. Alacaklının tazminat ve cezalandırma isteminin ....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/04/2022 NUMARASI : 2022/151 ESAS 2022/270 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haciz İhbarına Karşı Yalan Beyanda Bulunma Nedeniyle) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra takibinin kesinleşmesi üzerine taraflarınca haciz talebinde bulunulduğunu, üçüncü şahıs davalı firmaya usulünce haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, firma vekili tarafından borçlu firmanın kendilerinde bir hak ve alacağı bulunmadığından bahisle 26.01.2022 tarihli dilekçe ile itirazda bulunduğunu, ancak bu itirazın gerçeği yansıtmadığını, borçlu firmanın davalı taraf nezdinde alacağı bulunduğunu, daha önceki tarihlerde de davalı firmaya haciz ihbarnamesinin gönderildiğini firmaca itiraz edilmesi üzerine İstanbul Anadolu 1...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2021 NUMARASI : 2020/78 ESAS, 2021/342 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haciz İhbarına Karşı Yalan Beyanda Bulunma KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı müşteki vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla dava dışı borçlu Sancak Petrol Madencilik Tic. Ltd. Şti hakkında İzmir 17. İcra Müdürlüğü'nün 2013/8327 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip nedeniyle davalı 3.şahıs Bayraklı Denim Tekstil Turizm İnş. San ve Tic. Ltd....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, 1-İİK’nın 338. maddesine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Birinci haciz ihbarnamesine borçlu şirket vekili tarafından itiraz edilmesi karşısında yalan beyanda bulunma suçunun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraat kararı verilmesi gerekirken sanığın borçlu şirkete karşı üçüncü şahıs olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmesi sonuç itibarıyle doğru olduğundan şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Tazminat talebine yönelik incelemede ise, Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde, İİK'nın 338. maddesi uyarınca cezalandırma isteği ile birlikte aynı Kanun'un 89/4. maddesi uyarınca da tazminat isteminde bulunması karşısında mahkemece, İİK'nın 89/4. maddesindeki “icra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü gözetilerek, İİK'nın 89/4. maddesi uyarınca tazminat...
Halk Bankası şubesinde bulunan hesaptaki parasının haczi için İİK'nun 89/1. maddesine göre gönderilen birinci haciz ihbarnamesini 14.01.2010 tarihinde tebellüğ ettiklerini ve 14.01.2010 tarih ve 81 sayılı yazıları ile İzzet Sönmez'in şubeleri nezdinde bakiyesinin sıfır olduğunu belirtmelerini müteakip, on gün sonra borçlu İzzet Sönmez'in haciz ihbarnamesinde belirtilen hesabından başka bir borcu için verdiği 3.500.00 TL bedelli çekin 24.01.2010 tarihinde ibraz edilmesi nedeniyle karşılığının ödendiği kötü niyetli olarak itiraz ederek yalan beyanda bulunduklarını ileri sürerek İİK'nun 338/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasını ve davalıların yalan beyanı nedeni ile müvekkilinin uğradığı zarar olan 4.860.19 TL tazminata mahkum edilmesini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama sonunda müzekkerenin tebliğ tarihinde davalı banka nezdinde dava dışı şahsa ait haczedilebilir bir paranın mevcut olmadığı ve borçlunun banka nezdinde doğacak muhtemel hak ve alacaklarına haciz konulamayacağı gerekçesiyle...
Halk Bankası şubesinde bulunan hesaptaki parasının haczi için İİK'nun 89/1. maddesine göre gönderilen birinci haciz ihbarnamesini 14.01.2010 tarihinde tebellüğ ettiklerini ve 14.01.2010 tarih ve 81 sayılı yazıları ile İzzet Sönmez'in şubeleri nezdinde bakiyesinin sıfır olduğunu belirtmelerini müteakip, on gün sonra borçlu İzzet Sönmez'in haciz ihbarnamesinde belirtilen hesabından başka bir borcu için verdiği 3.500.00 TL bedelli çekin 24.01.2010 tarihinde ibraz edilmesi nedeniyle karşılığının ödendiği kötü niyetli olarak itiraz ederek yalan beyanda bulunduklarını ileri sürerek İİK'nun 338/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasını ve davalıların yalan beyanı nedeni ile müvekkilinin uğradığı zarar olan 4.860.19 TL tazminata mahkum edilmesini talep ettiği, mahkemece yapılan yargılama sonunda müzekkerenin tebliğ tarihinde davalı banka nezdinde dava dışı şahsa ait haczedilebilir bir paranın mevcut olmadığı ve borçlunun banka nezdinde doğacak muhtemel hak ve alacaklarına haciz konulamayacağı gerekçesiyle...
İcra Müdürlüğü'ne bildirdiği, bu bildirime rağmen haciz kararı alındığı ve icra müdürlüğü memurlarınca 21.01.2012 günü haciz yapılmak amacıyla borçlunun ikametgahının bulunduğu adrese gelindiği, çilingir marifetiyle kapının açılacağı sırada içeriden bir çocuk sesinin geldiği ve "babam birazdan gelecek" diyerek seslendiği, sanığın adrese geldiği ve yeni taşındığını belirttiği ve içeride bulunan çocuğun da kendisini sanığın oğlu olarak Mehmet Kaya ismiyle tanıttığı ancak icra memurlarınca adreste ... adına düzenlenmiş faturaların ve haciz tarihinden bir gün öncesine ait Mehmet Hilmi Araslı adına karne ve başarı belgesinin bulunduğu ve bunların fotokopilerinin alındığı 21.01.2012 tarihli haciz tutanağının bu bilgiler de içerecek şekilde tutulduğu ve sanığın beyanlarına itibar edilmeyerek haciz işleminin gerçekleştirildiği somut olayda, sanığın icra müdürü görevlilerine kimlik veya kimlik bilgileri konusunda yalan beyanda bulunmadığı, takibe konu dosyanın borçulusunun adresi hususunda icra...