TL iş yerinin kullanılamamasından doğan zarar ve 145.000,00 TL ayıp giderim bedeli olmak üzere toplam 150.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, manevi tazminat istemi yönünden manevi tazminat koşulları olayda bulunmadığından manevi tazminat talebinin reddi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava konusu, ayıplı olduğu iddia edilen ürün (Scooter) nedeniyle davalı tarafından ürün bedelinin dava açıldıktan sonra davacıya ödendiği, bu talep yönünden davanın konusuz kaldığı, davacı vekili tarafından da ürünün kullanılmamasından kaynaklı talep edilen tazminat yönünden feragat edildiği anlaşıldığından, davacının ayıplı ürünün bedel iadesi talebinin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,davacının dava açmakta haklı olduğu gözetilerek bu talep yönünden yapılan yargılama giderinin HMK'nın 331.maddesi gereğince davalı üzerinde bırakılmasına ve davacı taraf lehine A.A.Ü.T 6/1 ve 13/1 maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmesine,ayıplı ürünün kullanılamamasından kaynaklı tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine, bu talep yönünden yapılan yargılama giderinin HMK'nın 312.maddesi gereğince davacı üzerinde bırakılmasına ve davalı taraf lehine A.A.Ü.T 6/1 ve 13/2 maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir....
halinde, tespit edilecek değer kaybı bedelinin davalı tarafça tazminine, 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nin 15.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, malzemesi müvekkiline ait olmak üzere 2037 adet tekstil ürününün fason olarak salt dikilmek üzere davacıya verildiğini ancak davacı yanın özensiz çalışması nedeniyle ürünlerin kullanılamaz, satılamaz hale geldiğini ve müvekkili tarafından defolu ürün olarak ayrıldığını, ödenen işçilik bedelinin iadesi için 26.10.2011 tarihli fatura tanzim edildiğini, ve işçilik ücretinin iadesi için ... 19. Noterliği'nin 11.11.2011 tarihli ihtarnamesi ile davacıya ihtar edildiğini, davacı yanın hatalı işçilik sebebiyle ürünlerin kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle müvekkilinin maddi zarara uğradığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....
Otomotiv Ltd Şti'nden 2006 model sıfır km Fort Transit Van Marka araç satın aldığını, müvekkilinin bu araç ile giyim malzemeleri satarak geçimini sağladığını, aracın akü probleminden dolayı sık sık servise gitmek zorunda kaldığını ancak arızanın bir türlü giderilemediğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın iadesi ile bedelinin dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile tahsiline, ayıp nedeni ile 3.000 TL manevi ve 10.000 TL maddi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ... Otomotiv Ltd Şti ve ... Kollektif Şirketi Ford Yetkili Servisi vekili, müvekkili ... Kollektif Şirketine husumet yöneltilemeyeceğini, aracın ayıplı olmadığını, davacının iddialarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Davacının davasının kısmen kabulü ile tecavüzün tespiti, durdurulması ve engellenmesine, bununla birlikte davacı taraf yapılan bu tecavüz nedeniyle müvekkil şirketin uğramış olduğu maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuş ise de yapılan yargılamada davacının uğramış olduğu maddi tazminat miktarı açısından delil bildirmediğinden maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davacı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, davacı tarafından davalı galericiden satın alınan 2. el aracın gizli ayıplı olduğu iddiasına dayalı, tazminat istemine ilişkindir....
ayıbın davalının daha baştan ayıplı ürün göndermesinden kaynaklı olabileceği gibi, dosya kapsamı fotoğraflara göre ürünün ambalajlamasındaki eksiklikten kaynaklanmasının daha yüksek bir ihtimal olarak değerlendirildiği, somut olayda mevcut verilere göre taşıyanın taşıma esnasında kusurunun olup olmadığının tespit edilemediği, ancak kargo-parsiyel yük taşımada istiflenemez nitelikte olan bilgisayar yükünün “.... kargo” taşıması şeklinde taşınması ve uygun olmayan ambalajlarına rağmen istiflenmesinden zararın meydana geldiğinin değerlendirildiği, Davacının ayıplı ürün nedeniyle 27.03.2020 tarihli iade gönderisi gözetildiğinde, süresinde ayıp ihbarında bulunduğunun değerlendirildiği, ayıplı mal nedeniyle davacının ayıplı ürünün misli ile değiştirilmesi, bunun mümkün olmaması halinde ürün bedelinin iadesi taleplerinin yerinde olduğu, esas itibarı ile bilgisayar emtiasının dava dışı Lise Müdürlüğü için tedarik edildiği gözetildiğinde, davacının bilgisayar kullanımı olmamasına dayanan 1.000 zarar...
Maddi tazminat ve 250- TL. Manevi tazminata ilişkin olduğu şeklinde açıklanmış ve ıslah dilekçesiyle araç yoksunluk/mahrumiyet bedeline yönelik talep 4.085- TL.'na yükseltilmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; Çarşamba Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu, eksik harcın ikmal edilmesi gerektiğini, aracın ayıpsız olarak davacıya verildiğinden hasardan sorumlu olmadığını, davacının aracı kontrollerini yaptırarak satın aldığını, tespit dosyasındaki raporun kendisine tebliğ edilmediğini, ayıba ve bedele itiraz ettiğini belirterek haksız davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, "...Dava, 6098 sayılı TBK'nun 217- 231 maddelerinde düzenlenen davacının davalıdan satın aldığı ikinci el aracın ayıplı çıkması sebebine dayalı onarım bedeli ve mahrum kalınan günler karşılığı maddi tazminat ile manevi tazminat istemidir....
- K A R A R - Dava satılan aracın ayıplı çıkması iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davalılar yasal dava süresinin geçirildiğini, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, arızanın kullanım hatasından ve özellikle yakıttan kaynaklandığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....