CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, ticari garanti kapsamında sadece aracın ücretsiz onarımından sorumluluğunun bulunduğunu, ticari bir satım söz konusu olduğu için bu davada davacının, aracı satın alırken kabul etmiş olduğu ticari garanti esasları gereği hiçbir zaman için ayıp oranında bedel indirimi talep etme hakkının bulunmadığını, dava konusu araçta ayıp olarak nitelendirilebilecek maddi bir hasar ya da eksikliğin bulunmadığını, bu nedenle davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava taraflar arasındaki ticari satım akdine istinaden satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiası ile 10.000,00-TL bedel tenzili 5.000,00-TL ayıp nedeni ile yapılan masraflar, 5.000,00-TL değer kaybı zararının davalıdan tahsiline ilişkindir....
Sayılı kararı "Alınan tüm raporlarda, davaya konu araçtaki boya hatasının fabrika hatası olduğu ve gizli ayıp olduğu, mevcut hatanın aracın çeşitli yerlerinde olması nedeniyle ancak komple boyanarak giderilebileceği, bu durumun da aracı ayıplı duruma sokacağı belirtilmektedir. Bu durumda, 0 km araç alan davacının, değer düşüm ve boya masrafı verilerek, böyle ağır bir ayıba katlanmasını beklemek hakkaniyete uygun değildir. Davacı, seçimlik haklarından, sözleşmenin feshi ve bedel iadesini istemekte haklıdır." Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/13- 633 E. 2020/663 K. Sayılı kararı "Gerçekten de tüketici, satın aldığı aracın sıfır kilometre araçlardan haklı olarak bekleneceği üzere, hasarsız olduğu düşüncesi ile sözleşmeyi imzalamış ve bu niteliğe göre bedelini ödemiştir....
Tarafların delilleri toplanarak, tarafların iddia ve savunmaları, dosya kapsamı ile mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında zapta geçen beyanlar ve uyuşmazlık tespiti dikkate alınarak davacı alacağının bulunup bulunmadığının tespiti için dosya üzerinde inceleme yapmak suretiyle bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir. 15/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ----herhangi bir ayıp olmadığı ------ ayıplı olan ürünlerin dava tarihi itibari ile serbest piyasa koşullarında tamir ve ikinci el fiyat bedeli olarak rayiç değerleri hesaplandığında 6.035,00 TL. olarak hesaplandığı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; tarafların ticari ilişki kapsamında davalı tarafından kesilen dört adet faturaya ilişkin malların ayıplı olması nedeniyle davacının davalıya ödemiş olduğu 14.335,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesiyle 398,74 TL noter masrafı ve işlemiş faiz noktasında toplandığı anlaşılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/06/2020 NUMARASI : 2018/414 ESAS-2020/172 KARAR DAVA KONUSU : SÖZLEŞMENİN FESHİ-AYIPSIZ MİSLİ İLE DEĞİŞİMİ-TAZMİNAT KARAR : Afyonkarahisar 2....
Menfi zarar yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zarardır. Bu bağlamda sözleşme yapılması için yapılan masraflar (harç, noter masrafı vs.) sözleşmenin yerine getirilmesi için yapılan masraflar, sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması gibi zararlar menfi zararlar kapsamına girer. Konutun zamanında teslim edilmemesi nedeniyle uğranılan kira kaybı tazminatı müspet zarar olup sözleşmenin ayakta tutulduğu durumlarda istenebilir. Sözleşmenin feshi halinde kira kaybı talebinde bulunulamaz. Somut olayda, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere sözleşme dava tarihi itibariyle feshedildiğine göre mahkemece, kira kaybına ilişkin talepte bulunulamayacağı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, davacının seçimini bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır.Yeni alınan bir araçta bu denli çok arızanın meydana gelmesinin araçtan beklenilen faydayı ve sürekli kullanımı engeller nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu, Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin kabul kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu suretle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....
Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, davacının seçimini bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır.Yeni alınan bir araçta bu denli çok arızanın meydana gelmesinin araçtan beklenilen faydayı ve sürekli kullanımı engeller nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu, Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin kabul kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu suretle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....
Dava dilekçesinde sözkonusu cihazların davalı şirketten satın alındığı, kendileri tarafından montajdan sonra arıza vermeye başladığı, ayıp ihbarında bulunulduğu halde giderilmediği ileri sürülerek bedelin iadesiyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulmuştur. Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkeme gerekçe kısmında dava sözleşme ve garanti yükümlülüğünün ihlâli dolayısıyla ayıplı mal satışından kaynaklı sözleşmenin feshi, satış bedelinin iadesi ile maddi ve manevi tazminatın tahsili olarak vasıflandırılmıştır. Uyuşmazlık tacirler arası satış sözleşmesinden kaynaklandığından belirlenen bu niteliğine ve mahkemenin vasıflandırmasına göre kararın temyizen incelenmesi Dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi görev alanında kalmaktadır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
bulunduğunu söylediğini, sonrasında aracı ekspere soktuğunu ve aracın üç parçasının değiştiğini öğrendiğini, eksper raporundaki kusurlarının hiçbirinin davalının inetnet sitesinde vermiş olduğu ilanda geçmediği beyanla araca yaptığı tamir masrafı olan 720,00 TL nin tarafına iadesi, aracı maddi imkanının olmaması nedeni ile yaptıramayacağından 5000,00 TL lik motor bloğu çatlağı masrafı nedeniyle aracın iade edilmesini veya mağduriyetinin giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2019 NUMARASI : 2016/975 ESAS - 2019/445 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MALIN YENİSİ İLE DEĞİŞTİRİLMESİ VEYA BEDEL İADESİ KARAR : Serik 2....