Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar dava dilekçesinin talep kısmında, yıldan yıla fahiş bir biçimde artarak, katlanan irtifak hakkı bedelinin ödenmesi talep edilmişse de 17.01.2018 tarihli cevaba cevap dilekçesinin ilk sayfasında açıkça “6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 138. maddesinde yer alan "aşırı ifa güçlüğü" sebebiyle sözleşmenin yeni koşullara uyarlanması talebimiz vardır.” dendiğini, bu talep üzerine 18.10.2018 tarihli bilirkişi ön raporunda 2009 yılından itibaren yapılan ödemelere ilişkin dekontların istendiğini, yargılamanın cevaba cevap dilekçesindeki sözleşmenin uyarlanması talebi dikkate alınarak yürütüldüğünü, ancak mahkemece cevaba cevap dilekçesindeki uyarlama talebi dikkate alınmaksızın sadece dava dilekçesindeki talebe göre karar verildiğini, bu durumum HMK'nın 141. maddesine aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda değişen koşullara uyarlanması talebinin nazara alınarak bedele ilişkin 7. maddedeki muğlaklığın, Kamu Taşınmazların...

Sözleşmenin yeni durumlara uyarlanması yapılırken, önce sözleşmede, daha sonra kanunda bu hususta intibak hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı takdirde, sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanılarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek M.K. 2/2. maddesi hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir. Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir nisbetsizlik çıkmışsa, uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak MK'nun 1., 2. ve 4. maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla, durumun değişmesi halinde, sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur....

Sözleşmenin yeni durumlara uyarlanması yapılırken, önce sözleşmede, daha sonra kanunda bu hususta intibak hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı takdirde, sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanılarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek M.K. 2/2. maddesi hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir. Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir nisbetsizlik çıkmışsa, uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak MK'nun 1., 2. ve 4. maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla, durumun değişmesi halinde, sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit olmazsa sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 25/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit olmazsa sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 25/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, tacirler arası sözleşmenin uyarlanması istemine ilişkin olup, taraflar sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi uyarınca 11.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Sözleşmenin yeni durumlara uyarlanması yapılırken önce sözleşmede, daha sonra kanunda bu hususta intibak hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı taktirde sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanılarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek MK. md. 2/2 hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir. Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir nispetsizlik çıkmışsa uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak M.K.'nun 1,2 ve 4 ncü maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla durumun değişmesi halinde sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur....

          sorumlu olacağı belirlenmeli, böylece sözleşmedeki kira parasını, tarafların amacına uygun objektif iyiniyet, hak ve nesafet (MK Md.4, 2/1) kurallarının elverdiği ölçü ve düzeyde ve döviz olarak yapılan sözleşmenin döviz cinsinden uyarlanması gerektiği kuralıda dikkate alınarak uyarlanmalıdır....

            Somut olayda; davacı vekilinin 14/06/2023 tarihli dilekçe ile ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, ancak daha önce ihtiyati tedbir talebinin 02/06/2023 tarihli ara karar ile kabul edilmiş olduğu, davacının ilk talebinin tapu iptali ve tescil olduğu ve 14/06/2023 tarihli talep dilekçesinde de bu talebin devam ettiğinin belirtildiği, davacının bir yandan sözleşmenin ifasını talep ederken diğer yandan sözleşmenin ifa edilememesi şartına bağlı tazminat alacağına ilişkin ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, dava dilekçesinde talebe göre öncelikle tapu iptal ve tescil talebinin değerlendirileceği, bu talebin mümkün olmaması halinde terditli talep olan tazminat talebinin değerlendirileceği ve ihtiyati haciz talebinin bu aşamada değerlendirilmesi gerektiği, aşama itibariyle ihtiyati haciz şartlarının mevcut olmadığı ve mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmaktadır....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/08/2021 NUMARASI : 2021/231 ESAS DAVA KONUSU : Sözleşmenin Uyarlanması KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin uyarlanması davasında, ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Şükrü Hanlı Baydın tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin gayrimenkul kiralamaları yaptığını, müvekkili ile davalı arasında 1 Mayıs 2014 tarihinde İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi, Şehit Muhtar mahallesi 10 pafta 405 ada 2 nolu davalıya ait gayrimenkul üzerinde müvekkili şirket lehine 25 yıl boyunca intifa hakkı tesisi tanıyan bir sözleşme akdedildiğini, söz konusu yapı için taraflarca zamana göre her yıl artarak ödenecek şekilde...

            UYAP Entegrasyonu