Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davacı-karşı davalı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açtığı davanın (TMK m.166/1) kabulüne karar verilerek boşanma hükmü kurulmuş, Türk Medeni Kanunu'nun 162. ve 163. maddelerine dayalı olarak açılan boşanma davaları ise reddedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın tarafından terditli olarak açılan boşanma davalarından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ispatlanarak kabulüne karar verildiğine göre, davacı-karşı davalı kadın bu dava açısından haklılığını ispat etmiştir. O halde, bu dava açısından haklılığını ispat eden davacı-karşı davalı kadın aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilemez. Buna karşın mahkemece davacı-karşı davalı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 162. ve 163. maddelerine dayalı reddedilen terditli talepleri nedeniyle aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

    Ancak, "alacağın temliki" şeklinde gerçekleşen böyle bir sözleşmeye dayalı olarak temlik alanın talepte bulunabilmesi için, öncelikle yüklenici tarafından kendisine temlik edilen hakkın arsa sahibi nezdinde gerçekleşmesi; başka bir ifadeyle, yüklenicinin kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle arsa sahibine karşı üstlendiği edimi yerine getirmesi; inşaatı bitirmesi veya eksik kalan kısmın paraya dönüştürülerek tamamlanacak kadar cüzi bir boyutta olması gereklidir. Aksi takdirde, temlik alan, temlik sözleşmesine dayalı olarak, o sözleşmenin tarafı durumunda bulunmayan arsa sahibinden herhangi bir talepte bulunamaz; ancak, kendi akidi durumundaki yükleniciden tazminat talebinde bulunabilir....

      Ancak davalı-karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü davranış ya da ağır derecede onur kırıcı davranış sebebine dayalı (TMK m. 162) ve terk hukuki sebebine dayalı boşanma davaları (TMK m. 164) varken; gerekçede evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile reddedildiği belirtilmemiştir. Yerel mahkeme kararının Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyası alacağı talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm verilmemesi de usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

        Muhtevaları belli değildir. 1512 sayılı Noterlik Kanununun 195. maddesi gereğince, yabancı memleketlerde usulü uyarınca yapılan noterlik işlemlerinin altındaki o memleketin yetkili merciinin imza ve mührü, konsolos tarafından onanmış olmalıdır. Böyle bir onama bulunmadığı gibi, 5.Ekim.1961 tarihli ...Sözleşmesi uyarınca , belgelerde “apostil” de mevcut değildir. Belgelerin Türkçe tercümesi sunulmadığı için, muhtevaları ve dava vekaleti niteliğinde olup olmadıkları da bilinmemektedir. Vekille takip edilen davalarda geçerli bir vekaletnamenin varlığı dava koşuludur. Vekaletnamenin aslını veya onaylı örneğini vermeyen vekil, dava açamaz ve yargılama ile ilgili hiçbir görev yapamaz.(HUMK. m.67/1) Yabancı memlekette düzenlenmiş olan ve Noterlik Kanununun 195. maddesinin aradığı onayı taşımayan, Türkçe tercümesi de sunulmadığı için muhtevası ve dava vekaleti olup olmadığı bilinmeyen bir belgeyi, geçerli vekaletname kabul etmek mümkün değildir....

          Hükmü, bir kısım davalılar temyiz etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 706, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 237, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26 ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60 ve 89. maddeleri gereğince, tapulu bir taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez. TMK'nun 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp bir geçerlilik şekil şartıdır. Bilindiği üzere ve kamu düzeni gereğince tapulu taşınmazların harici satışı geçersizdir. Somut olaya gelince; davacı ile davalılar murisi Mediha arasında hukuken geçerli bir satış sözleşmesi bulunmadığından mahkemece tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, davacının tapu iptal ve tescil talebi yanında ikinci kademede tazminat isteği de bulunmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın Noterlik Kanunu'nun 169. maddesine dayalı kusursuz sorumluluğa ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 28/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Boşanma davası açılmak ya da hakkında açılmış boşanma davasında savunmada bulunulmak üzere taraflarca düzenlettirilen vekaletnamelerin resimli düzenlenmesi boşanma davasının bu niteliğinden kaynaklanmaktadır. 1512 sayılı Noterlik Kanununun “Düzenleme şeklinde yapılması zorunlu işlemler” başlıklı 89.maddesi, aynı Kanunun “fotoğraf yapıştırılması” başlıklı 80. maddesi ve Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin “Noterlik işlemlerinde uyulması gerekli hususlar” üst başlıklı onbeşinci kısmında düzenlenen “işlemlere fotoğraf yapıştırılması” başlıklı 93/k maddeleri dikkate alındığında boşanma davaları için düzenlenecek vekaletnamelerin fotoğraflı düzenlenmesi gerekmektedir. Eldeki dosyada ise; dava boşanmaya ilişkin olup, hükmü davalı-karşı davacı vekili Av. ... temyiz etmiştir. Ne var ki, davalı-karşı davacı ...’nin Av. ...'yi vekil tayinine ilişkin boşanmaya ilişkin verilmiş özel yetkili ve fotoğraflı vekaletname yer almamaktadır....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacı-karşı davalı kadının TMK'nun 162. Maddesine dayalı davasının reddine, TMK 'nun 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin babaya verilmesine, anne ile şahsi ilişki kurulmasına, davacı-karşı davalı kadının şartları oluşmayan tedbir, iştirak nafakası taleplerinin reddine, kadın lehine 20.000 TL manevi tazminatın erkekten alınarak, kadına verilmesine, davalı-karşı davacı erkeğin karşı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkeğin maddi ve manevi tazminat talebinin reddine ayrıca birleşen davanın reddine karar verildiği görülmüştür....

                Hal böyle olunca somut olaydaki uyuşmazlık; iğfal kabiliyeti olduğu rapor edilen sahte belgelere göre işlem yapılmasından dolayı davalı noter ve noter katibinin davacının uğradığı zarardan sorumlu olup olmayacakları noktasında toplanmaktadır. 1512 Sayılı Noterlik Kanunu'nun 1. maddesi gereğince; "Noterlik bir kamu hizmetidir. Noterler Hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için belgelendirir." Aynı yasanın 72/3 maddesi gereğince; "Noter; iş yaptıracak kişilerin kimlik adres ve yeteneğini ve gerçek isteklerini tamamen öğrenmekle yükümlüdür." 162/1 maddesi gereğince de; "Stajer, katip ve katip adayları tarafından yapılmış olsa dahi noterler, bir işin yapılmasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludur." Bu hükümle, noter işlemlerinin personel tarafından yapılması halinde dahi noterin gözetim ve denetim görevi bulunduğu kabul edilmiştir....

                  Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, Noterlik Kanunu'nun maddesi uyarınca, niteliği bakımından tapuda işlem yapılmasını gerektiren sözleşme vs. işlemler "Düzenleme Şeklinde" yapılması zorunlu işlemlerden olduğu, taahhütnamelerin noter tarafından "onaylama" şeklinde yapıldığı, Noterlik Kanunu'nun 89. maddesine uygun yapılmayan söz konusu taahhütnameler geçersiz olduğu ayrıca, Türk Medeni Kanunu'nun 851. maddesine göre, rehinli alacak miktarının belirtilmesi zorunlu olup, alacak miktarı ipotek senedinde gösterilmemişse rehin hakkı doğmadığı, dava konusu taahhütnamelerde rehne konu alacak miktarı belirtilmediği, taşınmazın güvence altına alacağı üst sınırın da belirtilmemiş olduğu ve rehne konu kredi borcu bilgilerine yer verilmediği gerekcesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu