Buna göre; öncelikle, tasfiyeye konu taşınmazın satın alma bedeli, bunun kredi ile ve varsa kredi dışında eşlerin kendi imkanları ile karşıladıkları miktarlar ve oranları ile tasfiye(karara en yakın) tarihindeki sürüm(rayiç) değeri ayrı ayrı belirlenmelidir. Açıklamalar doğrultusunda hesaplama yapılabilmesi için, iddia ve savunma çerçevesinde, taşınmazın satın alınmasına ilişkin akit tablosuyla birlikte tapu kaydı, kredi sözleşmesi ve kredi borcu ödeme tablosu dahil finans kuruluşu kayıtları, ihtiyaç duyulması halinde eşlerin malın alınmasında katkı olarak kullandıklarını ileri sürdükleri malvarlıklarına ilişkin sair belgeler bulundukları yerlerden getirtilerek uyuşmazlığın çözümünde göz önünde bulundurulmalıdır. Uyuşmazlığın çözümünde kullanılabilecek belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden oluşan kuruldan da yardım alınmalıdır....
Yukarıda açıklanan bilgiler ışığında somut olaya gelince; tasfiyeye konu 7 nolu mesken 13.09.2007 tarihinde üçüncü kişiden satın alınarak davalı koca adına tapu siciline tescil edilmiştir. Dosya içeriğine göre, davalı eş tasfiyeye konu meskeni kişisel malları ile satın aldığını kanıtlayamadığından edinilmiş mal olduğunun kabulü gerekir(TMK 222/3 m). Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmişse de, bu görüşe katılmak mümkün değildir. Şöyle ki, inşaat bilirkişisi Şerafettin Bağdatlıoğlu 25.11.2010 tarihli raporunda, tasfiyeye konu 7 nolu dairenin boşanma davasının açıldığı 18.02.2009 tarihindeki değerinin 80.000 TL olduğunu bildirmiştir. Mahkemece, bu değerin tasfiyeye esas alınması doğru olmamıştır. Az yukarıda da açıklandığı gibi, edinilmiş malların tasfiye tarihindeki(yani karar tarihine en yakın tarihteki) değeri esas alınır....
Bu maddedaki yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, ortak olduğu Limited Şirketi tasfiyeye giren davacının ... sigortalılığı tasfiyenin sonuna kadar devam edecek, ancak tasfiye sürecinde hizmet akdine dayalı olarak çalışması sebebi ile (e) bendi gereğince ... sigortalılığı hizmet akdi ile çalışmaya başladığı tarihten bir gün önce sona erecektir. Somut olayda, davacının 22.12.2010 tarihinde tasfiyeye giren şirketteki ortaklığından doğan ... sigortalılığı, aynı zamanda hizmet akdine tabi olarak çalışması bulunduğundan şirketin tasfiyeye girdiği 22.12.2010 tarihinde sona erecektir. Mahkemece, ... İnş. Mak. San. ve Tic. Limited Şirketinin vergi mükellefiyetinin 31.12.2005 tarihinde sona ermesinden yola çıkılarak davacının ... sigortalılığının da sona erdiğine karar verilmiş ise de, Yasa'nın açık hükmü karşısında şirketin gelir vergisi mükellefiyetinin sona ermesinin davacının sigortalılık statüsünü etkilemeyeceği açıktır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/770 Esas KARAR NO: 2021/931 DAVA: Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ: 07/12/2021 KARAR TARİHİ: 09/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davacı asilin ---- olduğunu,--- hissedar ortak olan ------- davacının husumet halinde olduğunu, bahsi geçen şirketin hiçbir faaliyeti olmadığını ---- yapmadığını, diğer ortağın sahtecilik, dolandırıcılık eylemleri nedeni ile kamu borçları gibi mağduriyet yaşanmaması amacı ile davacının-------yevmiye numaralı ihtarnamesi ile istifa ettiğini, bahse konu istifaya ilişkin şirketçe bir işlem tesis edilmediğini, müvekkilinin bu hususta --- başvurduğunu ancak ------- tarihli yazısı ile red edildiğini, bu nedenle davacının istifasının -----tescil ve ilanı yönünde davasının kabulünü talep etmiştir. Davacının hasımsız dava açtığı görülmüştür....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/205 Esas KARAR NO : 2021/281 DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 19/06/2020 KARAR TARİHİ : 26/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREKÇE : Davacılar vekili, taraflar arasında "---------- oluşturulduğunu; adi ortaklık kurulduğunu; ancak müvekkillerine şimdiye kadar hiç kar payı ödenmediğini; bu husus iki kez davalı adi ortaklara bildirilmesine rağmen sonuç alınamadığını; ----davalı şirket adına kayıtlı olduğunu ancak taraflar arasındaki anlaşma gereğince müvekkili ...'ın %25 diğer müvekkili ...'ın ise %30 hissesinin bulunduğunu, bu çerçevede kar payı almaları gerektiğini ancak 4 yıldan beri hiç kar payı ödenmediğini bildirerek; adi ortaklığın tasfiyesine ve eksik ödenen kar paylarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/205 Esas KARAR NO : 2021/281 DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 19/06/2020 KARAR TARİHİ : 26/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREKÇE : Davacılar vekili, taraflar arasında "---------- oluşturulduğunu; adi ortaklık kurulduğunu; ancak müvekkillerine şimdiye kadar hiç kar payı ödenmediğini; bu husus iki kez davalı adi ortaklara bildirilmesine rağmen sonuç alınamadığını; ----davalı şirket adına kayıtlı olduğunu ancak taraflar arasındaki anlaşma gereğince müvekkili ...'ın %25 diğer müvekkili ...'ın ise %30 hissesinin bulunduğunu, bu çerçevede kar payı almaları gerektiğini ancak 4 yıldan beri hiç kar payı ödenmediğini bildirerek; adi ortaklığın tasfiyesine ve eksik ödenen kar paylarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/446 Esas KARAR NO : 2021/786 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 06/10/2020 KARAR TARİHİ : 30/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı şirkette ortak olduğunu, şirketin sermayesini kaybettiğini, hiçbir faaliyeti olmadığını, malvarlığı olmadığını, çalışanı olmadığını, vergi kaydınında kapatıldığını, ticari faaliyetini durdurduğunu, işletme konusunun gerçekleşmesinin imkansız hale geldiğini, şirket--- genel kurulunun --- tarihinde yapıldığını, o tarihten bu yana 9 yıldır şirket genel kurulunun toplanmadığını, şirketin %60 oranında çoğunluk hissedarı olan ---- --- şirket işleri ile ilgilenmediklerini ve kendilerine ulaşamadıklarını, şirketin %40 oranında hissedarı --- sermaye gücü olmadığını ve şirketi terk ettiklerini, şirket yönetim kurulu...
Mal rejimi sona ermeden tasfiyeye gidilemez. Rejim ise, evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı, ölümle sona ermesi halinde, ölüm tarihinden, mal ayrılığına geçilmesi kararı verilmesi halinde ise, buna ilişkin dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK m. 225). Bu hükme göre, boşanma kararı kesinleşmedikçe tasfiye talebi incelenemez. Boşanma hükmü henüz kesinleşmediğine göre, tasfiyeye ilişkin bu talebin boşanma davasından tefrik edilmesi, boşanmanın kesinleşmesinin beklenmesi ve bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu sebeple davacı erkeğin mal rejiminin tasfiyesine yönelik talebi hakkında yazılı şekilde ret kararı verilmesi de doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/6654 esas sayılı dosyasında alacaklı olduğunu, konu alacağın tasfiyeye tabi tutulması gerektiğini, davalının uyaptan mal varlığının sorgulanmasını şayet mal varlığı değeri tespit edilirse ıslah haklarını saklı tuttuklarını belirterek fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3000 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline, davalının tespit edilecek mal varlığı ile icra dosyasındaki borca ilişkin yapılacak ödemeye tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davanın kötü niyetli olarak açıldığını, Konya 13....
Mahkemece tarafların evlenme tarihinden tasfiyeye konu taşınmazın satın alındığı 25.12.2001 tarihine kadar çalışmalarına ve gelirlerine ilişkin belgeler eksiksiz olarak bulundukları yerlerden istenerek dosya içine konulması, gelirlere ilişkin belgelerin bulunamaması durumunda meslek kuruluşu ve odalarından ortalama gelir miktarı hakkında bilgi alınması, söz konusu taşınmazın eşler arasında 743 sayılı TKM'nin 170.maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiği göz önünde bulundurularak, aynı Kanun'un 152. maddesine göre davacı kocanın evi geçindirme yükümlülüğü ile her iki tarafın ekonomik ve sosyal durumları göz önünde bulundurularak önce yapabilecekleri tasarruf miktarları buna göre de davacının dava konusu taşınmazdaki katkı payı belirlenmeli, belirtilen bu oran söz konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak katkı payı alacağı miktarı saptanmalıdır....