Somut olaya gelince; eşler, 24.12.1988 tarihinde evlenmiş, 09.08.2011 tarihinde açılan ......... davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi ......... davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden, evlilik tarihinden 4721 Sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 Sayılı TKM mad.170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu 223 ada 187 parseldeki 6 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 11.11.2005 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179)....
Buna göre mahkemece, davalının alım bedeline ilişkin beyanı dikkate alınmak suretiyle, hesaplamada edinim değeri olarak bu değerin dikkate alınması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. c- Davacı kadının gümüş takımlara ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı kadın tarafından ilk derece mahkemesinin gümüş takımlara ilişkin kararı istinaf edilmeyerek kesinleştiğinden, davacı kadının buna yönelik temyiz dilekçenin reddine karar vermek gerekmiştir....
Mal rejimi sona ermeden tasfiyeye gidilemez. Rejim ise, evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı, ölümle sona ermesi halinde, ölüm tarihinden, mal ayrılığına geçilmesi kararı verilmesi halinde ise, buna ilişkin dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK m. 225). Bu hükme göre, boşanma kararı kesinleşmedikçe tasfiye talebi incelenemez. Boşanma hükmü henüz kesinleşmediğine göre, tasfiyeye ilişkin bu talebin boşanma davasından tefrik edilmesi, boşanmanın kesinleşmesinin beklenmesi ve bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu hususun nazara alınmayarak yazılı gerekçe ile ret hükmü kurulması doğru bulunmamıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/23 Esas KARAR NO : 2021/209 DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 13/01/2021 KARAR TARİHİ : 24/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, davacı -------, dava dilekçesinde özetle, davalı ---------------- olduğunu, şirketin ----- duruma düştüğünü, bu nedenle --------- kayıtlarından silinmesi ------------- şirketin ---------ilişkin kararın ilân edilmesi için gerekli kararın verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı davaya cevap dilekçesi vermemiştir. DAVANIN VE HUKUKİ YARAR DAVA ŞARTININ BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİ, İNCELEME VE GEREKÇE: Dava,------- haklı nedenle fesih ve----- istemine ilişkindir. Davacı, tek hissedarı ----- feshini talep etmektedir. ------------- internet sitesinden yapılan incelemede, davalı .--- tek ortağı ve yetkilisinin davacı olduğu tespit edilmiştir....
İl Dernekler Müdürlüğü'nün başvurusu üzerine derneğin dağıldığının tespitine ilişkin talebi ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/267 esas 2010/611 karar numaralı ve 02.11.2010 tarihli ilamı ile karar verildiği ve bu kararın usulüne uygun olarak kesinleştiği, müdürlüğün tasfiyeye ilişkin talebinin ise ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderildiği, asliye hukuk mahkemesi esasa kaydettiği dosyada yalnızca tasfiyeye ilişkin karar vermesi gerekirken, daha önce kesinleşen karar dikkate alınmaksızın ilgili derneğin Türk Medeni Kanunu'nun 62. ve 87/2. maddeleri uyarınca kendiliğinden sona erdiğinin tespitine de karar verdiği ve yine gerekçeli kararda davalı olarak gösterilen ...'nın derneğin temsilcisi olarak görev yaptığı, asıl davalının ise ... olduğu ve temsilcinin davada davalı sıfatının bulunmadığı anlaşılmakta ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının bir numaralı bendinde yer alan "davaya konu ... ......
Mal rejimi sona ermeden tasfiyeye gidilemez. Rejim ise, evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi halinde buna ilişkin davanın açıldığı, ölümle sona ermesi halinde, ölüm tarihinden, mal ayrılığına geçilmesi kararı verilmesi halinde ise, buna ilişkin dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer (TMK m. 225). Bu hükme göre, boşanma kararı kesinleşmedikçe tasfiye talebi incelenemez. Boşanma hükmü kesinleşmediğine göre, tasfiyeye ilişkin bu talebin boşanma davasından tefrik edilmesi, boşanmanın kesinleşmesinin beklenmesi ve bundan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Bu hususun nazara alınmayarak yazılı gerekçe ile talebin kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
D A N I Ş T A Y DÖRDÜNCÜ DAİRE Esas No : 1993/2647 Karar No: 1994/598 Temyiz Eden : … Karşı Taraf : Gaziosmanpaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü-İSTANBUL İstemin Özeti : Davacı anonim şirketin 1989 takvim yılına ilişkin beyannamesini vermemesi üzerine takdir komisyonu kararına dayanılarak davacı şirket adına kurumlar vergisi salınmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. ... Vergi Mahkemesi … günlü ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirket adına yapılan tarhiyata karşı şirket temsilcisi tarafından dava açıldığı, ancak şirketin 5.5.1988 tarihinde tasfiyeye girdiği, bu tarihden sonra idare ve temsil yetkisinin tasfiye memurlarına ait olduğu, bu nedenle davanın temsil yetkisine haiz tasfiye memuru veya tasfiye memurunun tayin edeceği vekil tarafından açılması gerekirken şirketin eski temsilcisi tarafından açılmasında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/512 KARAR NO: 2022/307 DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ: 20/10/2020 KARAR TARİHİ: 12/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirketin ---- ---- olduğunu, şirketin aile şirketi olduğunu, tüm ------ akraba olduklarını, şirketin ----- bir süredir iştigal alanlarından uzaklaşıp faaliyetlerinin davalı ---- tarafından askıya alındığını, müvekkillerinin oluru alınmaksızın şirket taşınmazlarının satılmaya başlandığını, müvekkillerinin telafisi imkansız zararlara uğratılmaya başlandığını, davalı şirkete ---- müvekkilleri adına ihtarname tebliğ edildiğini, bu ihtarname ile TTK 360 ve devamı maddeleri gereği azınlık haklarının korunmasının ve müvekkillerinden ------ yasa gereği ----- taleplerinin yerine getirilmesi için olağanüstü yada olağan genel kurul toplantısı yapılmasının...
Davalı vekili, davacı alacaklı vekilinin takipte dosyaya sunduğu vekaletnamenin şirketin tasfiyeye girmeden önce vermiş olduğu vekaletname olduğundan şirket tasfiyeye girdikten sonra hükümsüz kaldığını, paranın ödendiği kişinin para almaya yetkili şirket ortağı olduğunu, şirket ortaklığından ayrılmış olduğuna ilişkin bilginin davacı tarafından yazılı olarak davalı bankanın şubesine bildirilmediğini, şirket yetkilisi konumundaki ...'a talebi doğrultusunda ödeme yapıldığını savunarak davanın reddine, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; tasfiye haline giren davacı şirkette önceki organların yetkisi kalmadığından şirketin tasfiyesi ile ilgili işlemleri yapmak ve bu arada dava konusu paranın bankadan çekilmesi tasfiye memuru ...'...
Bu nedenle dosyada bulunmadığı anlaşılan, a-Sıra cetveli İİK'nın 166. maddesinde belirtilen gazetelerde ilan edilmiş ise ilana ilişkin gazete nüshalarının asılları ya da tarihleri anlaşılacak şekilde çektirilen onaylı fotokopileri, b-Davacı tarafın kayıt başvurusu sırasında tebliğe elverişli adres gösterip göstermediğine ve masraf avansı (İİK. m. 223) verip vermediğine ilişkin bilgiler, c-Davacının masaya başvuru evrakının okunaklı tasdikli suretleri ve varsa iflas masasının kararının tasdikli suretleri, İflas Müdürlüğü'nden sorularak, varsa temin edilip, alınacak cevabi yazı ile birlikte gönderilmesi, için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....