WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : BAŞKAN : ÜYE : ÜYE : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 25/02/2022 KARAR TARİHİ : 28/02/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi ......

    Bu nedenle dosyada bulunmadığı anlaşılan; a-İflasa ilişkin kesinleşme şerhli ve onaylı mahkeme kararı örneği, b-Davaya konu sıra cetveli İİK'nın 166. maddesinde belirtilen gazetelerde ilan edilmiş ise ilana ilişkin gazete nüshalarının asılları ya da tarihleri anlaşılacak şekilde çektirilen onaylı fotokopileri, c-Davacı tarafın kayıt başvurusu sırasında tebliğe elverişli adres gösterip göstermediğine ve masraf avansı (İİK.m.223) verip vermediğine ilişkin bilgiler; d-Sıra cetveli tebliğ edilmiş ise davacı tarafa tebliğine ilişkin belge, İflas Müdürlüğü'nden sorularak, varsa belgelerin temin edilip, alınacak cevabi yazı ile birlikte gönderilmesi, İçin dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      İddianın ileri sürülüş şekline göre tasfiyeye konu 1897 ada 26 parsel sayılı taşınmaz yönünden dava, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı isteklerine ilişkindir. Mahkemece, bu taşınmazın tasfiye tarihi olan 27.05.2009 tarihi itibariyle mevcut bulunmadığı, ayrıca bu taşınmazın alımı sırasında kullanılan kredi miktarı dikkate alındığında davalının 369.369.335-TL kredi ödediği ve bu değerin kişisel malı olarak indirilmesi gerektiğinden bu taşınmaza ilişkin davacının katılma alacağı bulunmadığı gerekçesiyle katılma alacağı talebinin reddine karar verilmiştir....

        Tasfiyeye konu 182 ada 103 parsel sayılı taşınmazda bulunan 18 nolu bağımsız bölüm eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 25.03.1998 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, katkı payı alacağı hesaplanırken hata yapıldığı anlaşılmaktadır....

          rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınan tasfiyeye konu mala çalışma karşılığı elde edilen gelirlerle (maaş, gündelik, kar payı vs gibi) katkıda bulunulduğunun ileri sürüldüğü durumlarda; çalışarak, düzenli ve sürekli gelire sahip eşin, aksi kanıtlanmadıkça, yapabileceği tasarruf oranında katkıda bulunduğunun kabulü gerektiği, davacının, dava dilekçesinde, tasfiyeye konu taşınmaza, düğünde kendisine takılan tüm takıları ve çalışarak biriktirdiği paraları katarak katkıda bulunduğunu iddia ettiği, dinlenen davacı tanıklarının beyanlarından tarafların evlendikleri günden beri Almanya'da yaşadıkları ve Almanya'da çalıştıkları, davacı tanıklarının ziynet eşyalarına ilişkin beyanlarının, duyuma dayalı ve davacının ağzından aktarılan beyanlar olduğu, bu nedenle beyanlarına itibar edilemeyeceği, davacı tanıklarının davacının tasfiyeye konu meskenin alımında çalışarak biriktirdiği paraları katarak katkıda bulunduğuna ilişkin bilgilerinin olmadığı, davacının dava dilekçesinde açık bir şekilde...

            Taraflar, 03.01.2002 tarihinde evlenmiş, 08.07.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 17.05.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 1 nolu mesken, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 16.09.2005 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiştir....

              Tasfiyeye konu birden fazla malın bulunması durumunda, her biri için aynı yöntem uygulanır. Somut olaya gelince; eşler, 31.03.1971 tarihinde evlenmiş, 09.06.2003 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir ( TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu mallar, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 29.04.1986 ve 16.05.1986 tarihlerinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 s.lı TMK 179 m)....

                Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınan tasfiyeye konu mala çalışma karşılığı elde edilen gelirlerle (maaş, gündelik, kar payı vs gibi) katkıda bulunulduğunun ileri sürüldüğü durumlarda; çalışarak, düzenli ve sürekli gelire sahip eşin, aksi kanıtlanmadıkça, yapabileceği tasarruf oranında katkıda bulunduğunun kabulü gerekir. ...'ın ve Dairemizin devamlılık gösteren uygulamaları da bu yöndedir. Bu açıklamalar doğrultusunda; öncelikle evlenme tarihinden, malın edinildiği tarihe kadar, eşlerin çalışma sürelerine ve gelirlerine ilişkin belgeler bulundukları yerlerden eksiksiz olarak getirtilmelidir. Çalışmanın sabit olmasına rağmen, bir kısım döneme ilişkin belgelere ulaşılamaması durumunda, ilgili meslek kuruluşlarından ve/veya bilirkişilerden o döneme ilişkin yaklaşık gelir durumu sorulup öğrenilerek, malın edinildiği tarihe kadar ki eşlerin tüm gelirleri ayrı ayrı belirlenmelidir....

                  Zira tasfiyeye konu taşınmazın boşanma dava tarihinden kısa bir süre önce 3. kişiye satıldığı, daha sonra tekrar satışa konu edildiği kısa süreli satışlarla taşınmazın el değiştirdiği dosya kapsamından anlaşıldığından hayatın olağan akışına göre bu işlemlerin TMK'nun 229/2. maddesi uyarınca “eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yapılan devir” olarak kabul edilmesi gerekir. Mahkemece tasfiyeye konu taşınmazın edinilmiş mal kabul edilerek, taraf delillerinin toplanmasından sonra saptanacak duruma göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde talebin katkı payı alacağına ilişkin bulunduğunun kabulü ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu nedenle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

                    Somut olaya gelince; eşler, 07.09.2011 tarihinde evlenmiş, 29.05.2013 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202). Tasfiyeye konu 4210 ada 9 parsel 5 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 14.11.2012 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179)....

                      UYAP Entegrasyonu