Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ATM’nin 2014/2076E 2017/543 K sayılı ilamının infazı işlemleri ile sınırlı olmak üzere ihyasına, Ek tasfiye işlemlerinin yapılması için eski tasfiye memuru olan davalı ...'un şirkete tasfiye memuru olarak atanmasına,karar kesinleştiğinde ticaret siciline tescil ve ilanına karar verilmiştir....

    Davacının dava dışı ---------- tek yetkilisi ve tasfiye memuru olduğunu, tasfiye işlemlerinde davaya konu taşınmazı tasfiyeye dahil etmediklerini, davaya konu taşınmazın tasfiyesine yönelik işlem yapılabilmesi, daha doğrusu tasfiye işlemlerinin tamamlanması için şirketin ihyası gerektiği, bu nedenle de işbu ihya davasının açıldığı görülmüştür. 6102 sayılı TTK'nun 547/(2). maddesi gereğince ek tasfiye, ihya ve tasfiye işlemlerinin yapılması için de bir yada birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanması ve ek tasfiye ile atanmaya ilişkin keyfiyetin sicilde tescil edilmelidir -------- Şirketin unvanının sicilden silinmesinden sonra, tasfiye aşamasında değerlendirilmeyen yeni mal varlığı değerlerinin ortaya çıkabileceği, bunların şirkete ait bir taşınmaz olabileceği gibi, ekonomik değer taşıyan başka mal ve haklar da olabileceği, bu şekilde ortaya çıkan mal varlığının tasfiyesi için ek tasfiye yapılmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda şirketin ihyasında davacının hukuki menfaatinin bulunduğu...

      İade sonrası davacı vekilinin başvurusu üzerine ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/1253 Esas, 2017/77 Karar sayılı kararı ile davalı tüzel kişiliğin ihyasına karar verilmiş ancak mahkemece ihyası için yetkili tasfiye memuru belirlenmemiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 547. maddesine göre “(1)Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2)Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.”...

        İhyası istenen şirketin, tasfiye halinde ... Uluslararası Taahhüt ve İnşaat A.Ş’nin tasfiye sonucunda aktif ve pasifi bulunmadığı gerekçe gösterilerek terkin kararı alındığı, İstanbul .. Asliye Ticaret Mahkemesi kararı ile davacı firmanın 72.016,34 TL alacaklı olduğunun mahkeme kararı ile hüküm altına alındığı, tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerektiği anlaşılmaktadır. Saptanan bu durum karşısında ihyası istenen şirketin terkin ile sona eren tüzel kişiliğinin yeniden kazandırılması ve ek tasfiyesi zorunludur. Diğer yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi gereğince talebin kabulü halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerekir. Mahkememizce terkinden önceki tasfiye memuru olan davalının, yeniden tasfiye memuru olarak atanması uygun bulunmuştur....

          Diğer yandan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi gereğince talebin kabulü halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerekir. Mahkememizce terkinden önceki tasfiye memuru olan davalının, yeniden tasfiye memuru olarak atanması uygun bulunmuştur. Hal böyle olunca ek tasfiye koşulları mevcut olduğundan aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın kabulü ile İstanbul Ticaret sicilinin ... numarasında kayıtlı iken tasfiye yolu ile terkin edilen . ... DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ'nin TTK 547. maddesi gereğince ek tasfiye işlemleri sonuçlandırılıncaya kadar YENİDEN TESCİLİ suretiyle İHYASINA, TTK 547 maddesi gereğince önceki tasfiye memuru ...'...

            na da yöneltilmesi gerektiğini, husumet yöneltilmesi gereken tasfiye memuru vefat etmiş ise bu halde tasfiye memurunun mirasçılarına husumetin yönetilmesi yahut da yeni bir tasfiye memurunun atanması sağlanarak tasfiye memuruna husumetin yöneltilmesinin zorunlu olduğunu, müvekkili Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK m32 ve Ticaret Sicil Yönetmeliğinin m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, tasfiye sırasında unutulan malvarlığının bulunması, tasfiyenin eksik/erken sonuçlandırılmasının tasfiye memurunun sorumluluğunda olduğunu, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, şirketin ihyasına ilişkindir. İhyası istenen şirketin sicil kaydı alınıp incelendiğinde tasfiye sonu kaydının kapatıldığı, tasfiye memuru...'nun vefat etmesi nedeniyle ihyası istenen şirketin ortaklardan ...'...

              Terkin işlemi TTK geçici 7.madde uyarınca yapılsa da münfesih şirkete ihya kararı ile birlikte tasfiye memuru atanması gerekmektedir. Bu eksikliğin re'sen dikkate alınması gerekmektedir. Tüm dosya kapsamından; sicilden resen terkin edilen şirket adına kayıtlı araç bulunduğu,terkin işleminin usulen ihtar yapılmadığından hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı, tasfiyenin sonlandırılıp terkin edilen şirketin ihyasını istemekte davacının hukuki yararı bulunduğu, terkin işlemini usulüne uygun yapmayan davalının HMK 326.madde uyarınca yargı gideri ve vekalet ücreti ile sorumlu olduğu ,şirket sermayesini yasal sınıra çıkartmadığından münfesih durumda olduğu,bu sebeble tasfiye memuru atanması gerektiği sonucuna varılmıştır....

                ın diğer davalı kooperatife tasfiye memuru olarak atanmasının mahkemelerinin 2017/182 Esas 2017/610 Karar sayılı dosyasında ihya-ek tasfiye kararı ile gerçekleşmesine, davalı tasfiye memurunun kooperatifin sicilden terkininden önce tasfiye memuru sıfatının bulunmasına, davacı tarafın bu davalı tasfiye memurunun tasfiye memuru görevinin sonlandırılması talebinin ihya kararı verilen o dosyada ileri sürülmesinin mümkün olmasına, Kooperatifler Kanunu gereğince tasfiye halindeki kooperatifin idare ve temsilinin tasfiye memurlarına ait olmamasına göre davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin ek kararı davacı vekili tarafından istinaf konusu edilmiştir....

                  Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2015/1704 E. sayılı kararı ile mirası kayıtsız ve şartsız olarak reddettiklerinin tesciline karar verildiği anlaşıldığından, Mahkemece, 4721 sayılı TMK’nun 612. maddesi gereğince mirasın tasfiyesi yoluna gidilip gidilmediği araştırılarak, tasfiye yoluna gidilmiş ve bir tasfiye memuru atanmış ise ilgili memurun davaya dahil edilmesi için davacıya süre verilmeli, tasfiye yoluna gidilmemiş ve tasfiye memuru atanmamış ise, terekesinin tasfiyesi ve tasfiye memuru atanması için murisin son ikametgahındaki Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunarak atanacak tasfiye memuru davaya dahil edildikten sonra varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                    İhyaya konu şirketin derdest davaya konu borcunu bulunmadığı hususu eldeki davada incelenmesi gereken bir konu olmayıp devam eden derdest davada incelenmesi gereken bir husus olup, davalı tasfiye memuru vekilinin tasfiyenin usulüne uygun yapıldığı ve şirketin ihyasını gerektiren koşulların oluşmadığı yönünde ileri sürülen istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Davalı tasfiye memuru vekili ek tasfiye işlemleri için tasfiye memuru olarak son tasfiye memururun atanmasını zorunlu olmadığını,ailevi ve diğer nedenlerle tasfiye memurluğu görevini kabul etmediğini bu nedenle davalı tasfiye memurunun yeni den atanmasına itiraz ederek yeni bir tasfiye memuru atanmasını talep etmiş ise de dosyada bu görevden kaçınmasını haklı gösterecek herhangi bir sebep ileri sürülmemesi ve ispat edilememesi karşısında mahkemece TTK'nın 547/2 . Maddesi uyarınca son tasfiye memurunun tasfiye memuru olarak atanması usul ve yasaya uygundur....

                      UYAP Entegrasyonu