Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bozmadan sonra mahkemece, satış bedeli ile taşınmazın gerçek değeri arasında önemli oransızlık olduğundan bahisle davanın kabulü ile 28.09.2012 itibari ile vadesi gelmiş 92.098,00 TL vergi borcu ile sınırlı olmak üzere tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı yasanın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin tüm davalı ... yönünden ise taşınmazlar üzerindeki ipotekler dikkate alındığında satış bedeli ile gerçek değer arasında önemli oransızlık bulunmamakla birlikte, davalı ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :TASARRUFUN İPTALİ Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, 6188 Sayılı Yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,17.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında, davanın 6183 sayılı AATUHK’nun 24. ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, Yasa’nın 30. maddesinde borçlunun malı bulunmadığı veya borca yetmediği takdirde amme alacağının bir kısmının veya tamamının tahsiline imkan bırakmamak maksadıyla borçlu tarafından yapılan taraflı muamelelerle borçlunun maksadını bilen veya bilmesi lazım gelen kimselerle yapılan bütün muamelelerin tarihleri ve ne olursa olsun hükümsüz olduğunun belirtildiği, somut olayda davalı ...’ün 1998-2005 yılları arasındaki döneme ilişkin vergi borçlarının mükellefi olduğu, hakkındaki takiplerin kesinleştiği, 6.9.1999 tarihli haciz tutanağı ile 2.2.2007 tarihli mal beyanı dilekçesinden...

        in dava konusu taşınmazı İcra Memurluğunca satışa çıkarılan dosya üzerinden ihale yolu ile satın aldığı, ihale ile alınan taşınmazlara yönelik tasarrufun iptali davasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Söz konusu dava 6183 Sayılı Yasaya dayalı tasarrufun iptali mahiyetli bir davadır. Davacı şirketlerin, borçlu olan şirketin borçlarından sorumlu tutulmasını talep etmiştir. Amme alacakları tahsili usulü hakkında kanunun 24. maddesi uyarınca tasarrufun iptali mahiyetli davada uygulanacak 27, 28 ve devamı maddelerle ilgili yargılama yetkisi genel mahkemededir. 6183 Sayılı Yasanın 30 . maddesinin şartlarının bulunup bulunmadığı değerlendirilecektir. Mevcut davada davacı tarafın tacir sıfatı bulunmadığı gibi, çekişme her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklı değildir. Ticari dava olarak nitelendirilemez. Belirtilenler ve dosya içinde mevcut İzmir BAM 5. Hukuk Dairesi'nin 2021/2915 Karar sayılı tedbirle ilgili kararı da bulunmakla eldeki davanın görülme yeri genel mahkemedir. Açıklanan nedenlerle, İzmir 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir....

            Mahkemece, borçlunun dava konusu taşınmazı 09.11.2003 tarihinde sattığı, kamu alacağının 16.01.2006 tarihinde tahakkuk ettirilen vergi borcuna ilişkin olduğu, 6183 sayılı yasanın 27.maddesinde belirtilen geriye doğru iki yıllık sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vergi idaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 23-24 maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 6183 sayılı Yasa'nın 37.maddesi 2.fıkrasında, özel kanunlarda ödeme zamanı tesbit edilmemiş amme alacaklarının maliye vekaletince belirlenen usule göre yapılacak tebliğden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerektiği bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vade günü olduğu belirlenmiştir....

              nun borçlarını bilebileceği bunun aksinin davalı tarafça ispatlanamadığı, tasarrufun alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Bu davaların görülebilmesi için diğer genel dava koşullarının yanında davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında kesinleşmiş bir takibin bulunması dava koşuludur ve mahkemece resen araştırılması gereken bir husus olup temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın bozma nedenidir. Somut olayda, davanın dayanağı alacağın, dava dışı ... Orman Ürn. San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin ve ... İletişim Reklam Organizasyon Hizmet Ltd. Şti’nin vergi borcunu oluşturduğu, bu borçtan dolayı davalı ... aleyhine yapılmış ve kesinleşmiş takip bulunmadığı anlaşılmaktadır....

                Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6183 sayılı Kanun’un 28/2 maddesi kapsamında kendi verdiği malın, akdin yapıldığı sıradaki değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitlerin bağışlama hükmünde olup davalıların iyi niyetli olmalarının önem arz etmemesine, borçlu ... ile 3. kişi ...’nin kardeş olmalarına, 6183 sayılı yasanın 28/1 maddesi uyarınca kardeşler arasında yapılan ivazlı ya da ivazsız tasarrufların bağışlama hükmünde sayılacağının öngörülmesine, bunun yanında davalılardan ...’nin borçlu olan kardeşi ...’in vergi alacağının tahsiline imkan bırakmamak için hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması ve aksininde ispat edilememesi nedeniyle de tasarrufun iptali gerekeceğine (6183 s.k m.30)ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı ...’in temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 507,71 TL kalan onama harcının temyiz...

                  e devretmesi kamu borcunu ödememek amacıyla ve alacağın tahsilini semeresiz bırakmak saikiyle yapıldığı ve bu bağlamda İİK 278/2 ve 280/3 madde gereğince tasarrufun iptaline karar vermek gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanın tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve ivazlar arasında önemli bir oransızlık olmamakla birlikte davalı borçlu ......

                    Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesine göre üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri (kayın) hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmesine göre davalılar vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı Yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince davacı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu