Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir. Bu ön şartların bulunması halinde İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılır. Somut olayda dava ön şartlarının ve özellikle itiraza konu aciz belgesi yönünden 18/07/2019 tarihli haciz tutanağının yeterli olduğu, icra dosyası kapsamından borçlunun aciz halinde olduğunun açık bulunduğu anlaşılmaktadır. Borcun dayanağı olan senedin zorla-tehditle alındığı savunmasının menfi tespit davası veya ceza davası yoluyla ispatlanması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yapıldığını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını bu nedenle borçlunun Hatay, ... İlçesi ... Köy mevkiinde kain 9, 53 ve 54 parsel sayılı taşınmazlarının diğer davalı ...’ye alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik olarak yaptığı satışlara ilişkin tasarrufların iptali ile taşınmazlar üzerinde cebri icra yetkisinin tanınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili alacaklıya harici ödemeler yapıldığını, yapılan tasarrufların muvazaalı olmadığını, icra dosyasındaki borç için menfi tespit davası açıldığını, alınan aciz belgesine de itiraz edeceklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit KARAR : Kuşadası 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin 2010/6372 E- 2011/2899 K sayılı bozma ilamında; ...... davalı borçlu tarafından dava konusu senetlerle ilgili davacı aleyhine açılan Söke 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/247 Esas sayılı menfi tespit davasının devam ettiği, öncelikle bu dosyaların kesinleşmesi beklenerek alacağın gerçek bir alacak olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi, kabule göre de; davacı tarafından davanın dayanağı olan Söke İcra Müdürlüğünün 2003/1631 ve 1633 sayılı takip dosyalarından kesin aciz vesikası veya geçici aciz vesikası niteliğinde haciz tutanağı ibraz edilmediği halde bu takip dosyaları ile ilgili de iptal kararı verilmiş olmasının doğru...
den bilerek devraldığı ve kötü niyetli olduğu tespit edilemediğinden davacının davalı ... aleyhine açtığı davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın kabulüne dava konusu taşınmazların satımına ilişkin tasarrufların takip konusu alacak ve eklentilerinin ulaştığı miktarla sınırlı olarak davalılardan alınmasına karar verilmiş ;hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde görülen 2017/62 Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, itirazın iptali davası devam ederken davalı borçlunun İstanbul Anadolu 12. asliye Hukuk mahkemesinde açtığı 2017/327 Esas sayılı menfi tespit davasının itirazın iptali davası ile birleştirildiğini, yapılan yargılama sonucunda itirazın iptali davasının kabulüne, menfi tespit davasının reddine karar verilmiş ise de kararın henüz kesinleşmediğini, ancak icra takibi sırasında davalı borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait Caferağa Mahallesi 68 Ada 40 Parselde kayıtlı 16 nolu bağımsız bölüm nitelikli taşınmazını bedelsiz bir şekilde 14/03/2018 tarihinde diğer davalıya devrettiğinin tespit edildiğini, icra takibi sırasında davalı borçlunun adresinde yapılan hacze ilişkin olarak tutulan tutanakların da geçici aciz vesikası niteliğinde olduğunu ileri sürerek davalılar arasında yapılan taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun ve tapu kaydının iptaliyle birlikte vekil edenine alacağını...
İpotek bedelini aşan kısım dahi davacının alacağını karşılar nitelikte olduğu açıkça sabit olduğunu, davacının ipoteğin iptali için tasarrufun iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır....
Kabule göre de; tasarrufun iptali davalarında sadece tasarrufun iptali ile alacaklıya takip yetkisi tanınmasına karar verilmesi gerektiği halde Limited Şirket pay satışlarının borçlu adına kaydedilmesine hüküm verilmesi de isabetli değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 24.10.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı-karşı davacı ...vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili davalılardan ...müvekkiline olan borcu nedeniyle yaptıkları icra takibi sırasında alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait taşınmazı davalı ....,’na sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir....
Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Tasarrufun iptali davası, borçlu tarafından alacaklısını zarara uğratmak kastıyla gerçekleştirilen tasarruftan zarar gören alacaklının, borçlunun mal varlığından çıkarmış olduğu, mal ve hakların veya bunların yerine geçen kıymetlerin, tekrar borçlunun mal varlığına geçmesini sağlamak ve bu yolla alacağını elde etmek amacıyla açtığı davadır. Alacaklı tarafından açılan böyle bir dava ile cebri icra yolunun tamamlanması amaçlanır. Açılan dava kanıtlandığı takdirde tasarruf tamamen iptal edilmez. Sadece dava konusu mal borçlunun mal varlığından hiç çıkmamış addedilerek, alacaklı bu malı haczettirerek sattırıp, satış bedelinden alacağını elde etme olanağını bulur. Dolayısıyla, tasarrufun iptali sadece, bu davayı açan alacaklının, kendisini zarara uğratmak kastıyla hareket eden borçludan cebri icra yoluyla alacağını tahsiline olanak sağlayan bir yoldur....