Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Davacı ... vek.Av.... ile davalı ... vek.Av.... aralarındaki menfi tespit davası hakkında ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.9.2009 gün ve 251-323 sayılı hükmün davacı vekili duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen ... 3.İcra Müdürlüğünün 2006/5389 sayılı ve ... 3.İcra Müdürlüğünün 2006/5390 sayılı takip dosyaları ile ... Asliye Hukum Mahkemesinin 2007/45 Esas, 2008/107 Karar Sayılı tasarrufun iptali dava dosyasının aslı ya da onaylı örneğinin eklenmesinden sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.7.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"Davacı ... vek.Av.... ile davalı ... vek.Av.... aralarındaki menfi tespit davası hakkında ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29.9.2009 gün ve 251-323 sayılı hükmün davacı vekili duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen ... 3.İcra Müdürlüğünün 2006/5389 sayılı ve ... 3.İcra Müdürlüğünün 2006/5390 sayılı takip dosyaları ile ... Asliye Hukum Mahkemesinin 2007/45 Esas, 2008/107 Karar Sayılı tasarrufun iptali dava dosyasının aslı ya da onaylı örneğinin eklenmesinden sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.7.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, dava konusu edilen senedin dayanağı icra takibine yönelik açılan tasarrufun iptali davasının kesinleştiği, o davaya dayanak olan icra dosyasına yönelik senedin bedelsiz olduğunun tespitine ilişkin savunmanın tasarrufun iptali davasında da ileri sürüldüğü, savunma yolu ile bağımsız olarak açılan davada ileri sürülebilecek bir hususa yönelik olarak tespit davası açılmasında HMK'nın 106/2. maddesi uyarınca hukuki yararın olmadığı, hukuki yararın HMK'nın 114/h. maddesi uyarınca dava şartı olduğu gerekçesiyle davanın HMK'nın 114/h ve 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesince, davacının davalı ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını diğer davalı oğlu ... 12.03.2007 tarihinde devrettiğini belirterek, bu tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, aciz belgesinin sunulmadığını, takip konusu alacak ile ilgili menfi tesbit davası açıldığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

          Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/268 Esas sayılı dosyasından menfi tesbit davasının açıldığı ve yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır. Belirtilen menfi tesbit davası, görülmekte olan tasarrufun iptali davasından sonra açılmış olduğundan bekletici mesele yapılması konusunda Yargıtay içtihadı olmamakla birlikte, borçlu tarafından süresinde takip dosyasındaki borca itiraz edildiği ve bu yargılama süreci beklenerek, olumsuz sonuçlanması üzerine alacağın dayanağı ile ilgili olarak menfi tesbit davasının açıldığı, bu anlamda tasarrufun iptali davasının uzatılması amacına matuf olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle, ... . Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/268 Esas sayılı dosyasında görülmekte olan menfi tesbit davasının bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek.Av.... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davacının keşideci, davalının lehdarı olduğu 18.11.2003 tanzim, 21.11.2003 vadeli 106.000.000.000.-TL.lık bononun gerçek borcu yansıtmadığı ve hile ile imzalattırıldığı iddiası ile açılan menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme iddia, savunma, toplanan deliller, savcılık tarafından verilen takipsizlik kararı ve ... 5....

              Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İptal davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir (İİK. md. 277). Bu husus, dava şartı olup, hakim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır. Yargılama sırasında davacı tarafından İİK'nun 143.maddesi gereğince kesin aciz belgesi sunulmamıştır ancak takip dosyasında yapılan haciz, yazılan müzekkerelere verilen cevaplar, davalı borçluya ait taşınır ve taşınmaz mallar ile üzerlerinde bulunan takyidatlar da nazara alınıp tüm takip dosyası kapsamından borçlunun aciz halinde olduğunun kabulü gerekir. Diğer yandan davalı borçlu tarafından açılan Tekirdağ Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin 2005/625 Esas ve 2007/30 Karar sayılı menfi tespit davasında verilen hükmün Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığının 12/11/2007 tarih ve 2007/5454-9935 sayılı ilamı ile bozulmuş olduğu anlaşılmaktadır....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/09/2020 NUMARASI : 2020/184 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bono borçlusu davalı T4 aleyhine Burdur İcra Müdürlüğünün 2017/1962 Esas sayılı dosyası ile 255.000,00.-TL alacak üzerinden 28/03/2017 tarihinde icra takibine geçildiğini, davalının açtığı menfi tespit davasının reddedilerek kesinleştiğini, davalı borçlunun 12 adet taşınmazını 10/05/2017 tarihinde oğlu T3 muvazalı olarak devrettiğini ileri sürerek İİK.'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptalini ve dava sonuçlanıncaya kadar teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını ve ilgili gayrimenkullerin tapu sicil kaydına davalıdır şerhinin işlenmesini talep etmiştir. Burdur 3....

                Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre,borçlu ile diğer davalı arasında enişte-kayın düzeyinde akrabalık bulunduğundan İİK 278.madde kapsamında yapılan ivazlı tasarrufun bağışlama hükmünde olması nedeniyle iptale tabi olduğu, alacağın gerçek bir alacak olmadığı iddiasının bu davada araştırılamıyacağı, öne sürülen iddianın davacı ile borçlu arasında danışıklı işlem olduğu yönünde olmadığı,ancak menfi tesbit davasına konu olabileceği, bu konuda açılmış bir dava bulunmadığı, dava devam ederken böyle bir dava açılmış olsa bile açılacak davanın tasarrufun iptali davasından sonra açılmış olması nedeniyle bekletici mesele dahi yapılamıyacağı gerekçesiyle davanın kabülüne karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

                  Mahkemece asıl davanın yani ....tarafından açılan tasarrufun iptâli davasında mahkemenin görevsizliği ile Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, karşı davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verilmesinden sonra karşı dava yönünden yargılamaya devam edilmiş, 26.02.2015 tarihinde verilen karar ile mahkemenin yetkisizliği ile dosyanın... Asliye Ticaret (Asliye Hukuk) Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. İİK 72/son maddesine göre menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının ikametgâhı mahkemesinde de açılabilir. Bu madde hükmüne göre menfi tespit davaları ile ilgili yetki düzenlemesi kamu düzenine ilişkin değildir. Somut olayda alacaklı ...tasarrufun iptâli talebi ile ...'da dava açmış bu suretle ... mahkemelerinin yetkisini benimsemiştir. Karşı davayı açan davalı ...'...

                    UYAP Entegrasyonu