Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun Yetkisinin Sınırlandırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.02.2021 (Pzt.)...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun Yetkisinin Sınırlandırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.02.2018 (Per.)...

      Davacı her ne kadar davacı, tarafların yarı oranında hissedarı oldukları şirkette, davalı şirketin diğer ortağı ve yetkilisinin yönetim yetkisini kötüye kullanarak şirkete zarar verdiğini iddia ederek, bu zararın önlenmesi için, davalı şirketin diğer ortağı ve yetkilisinin temsil yetkisinin kaldırılması veya sınırlandırılması yönünde geçici hukuki koruma talep etmiştir. Bu talebin, HMK 389 vd.maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekir. HMK 389.maddesi uyarınca, mevcut durumda meydana gelecek bir değişme nedeniyle gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilir. Davamızdaki uyuşmazlığın konusu, davalı şirketin diğer ortağı ve yetkilisi ile davacı ortak arasında olduğu iddia edilen anlaşmazlıklar nedeniyle temsil ve ilzam yetkisinin kötüye kullanılıp kullanılmayacağıdır. HMK 390/3.maddesinde, yaklaşık ispat koşulu aranmıştır....

        GEREKÇE : Davalar;Kadının davasında tedbir nafakası-hakimin müdahalesi-tasarruf yetkisinin sınırlandırılması-erkeğin karşı davasında ise temelden sarsılmaya dayalı boşanma ve ferileri taleplerinden ibarettir. Tüm dosya kapsamı ile; Uyulan Yargıtay kısmi bozma ilamına,tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına,malvarlıklarına,uyap raporlarına,tanık beyanlarına,getirtilen ve ibraz edilen resmi belgelere,nafakanın niteliğine,günün ekonomik koşullarına,TMK 4 ncü maddesine göre davacı-davalı kadın lehine aşamada belirlenen nafakalar ile tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere ve boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren aylık 10.000(onbin) TL.yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varılmış,aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

          GEREKÇE : Davalar;Kadının davasında tedbir nafakası-hakimin müdahalesi-tasarruf yetkisinin sınırlandırılması-erkeğin karşı davasında ise temelden sarsılmaya dayalı boşanma ve ferileri taleplerinden ibarettir. Tüm dosya kapsamı ile; Uyulan Yargıtay kısmi bozma ilamına,tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına,malvarlıklarına,uyap raporlarına,tanık beyanlarına,getirtilen ve ibraz edilen resmi belgelere,nafakanın niteliğine,günün ekonomik koşullarına,TMK 4 ncü maddesine göre davacı-davalı kadın lehine aşamada belirlenen nafakalar ile tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere ve boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren aylık 10.000(onbin) TL.yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varılmış,aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

            BOŞANMA DAVASITASARRUF YETKİSİNİN SINIRLANDIRILMASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 199 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu'nun 199. maddesine göre, ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektiği ölçüde, eşlerden birinin istemi üzerine hakim belirleyeceği mal varlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasıyla yapılabileceğine karar verebilir. Bu düzenleme ile yasa, tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına iki halde gidilebileceğini öngörmüştür. Bunlardan birincisi sınırlandırmayı ailenin ekonomik varlığının korunması gerekli kılmalı, ikincisi ise evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesinin bunu gerektirmesidir. Her iki halde de yasa, sınırlandırmanın ölçülü olmasını aramıştır....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/152 KARAR NO : 2021/270 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GÜRGENTEPE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2020 NUMARASI : 2020/2 ESAS 2020/40 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Dava konusu gayrimenkulün keşifte gösterecekleri miktarındaki bir kısmının kadimden beri kullanılan herkesin kullanımına açık bir yol olduğunu, söz konusu yolun davalı adına tespit ve tescil edildiğini mahalle halkının müvekkil kuruma bildirimi ile öğrendiklerini, ilçe sınırları içerisindeki mahalle yollarının tasarruf yetkisinin müvekkil kurumda olduğunu, Kadastro Kanununun 16....

              Maddesine dayanan davalı eşin tasarruf yetkisinin sınırlandırılması isteğine ilişkindir. Anılan hüküm gereğince; ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali ve bir yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektiği ölçüde, eşlerden birinin istemi üzerine hakim, belirleyeceği malvarlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasıyla yapılabileceğine karar verebilir. Düzenleme böyle olduğuna göre, davalıya ait mal varlığı değerlerin belirlenmesi ve evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüğün gerektirdiği ölçünün, tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alınmak suretiyle saptanması, bu ölçünün gerektirdiği malvarlığıyla sınırlı olacak şekilde davalının tasarruflarının davacının rızasıyla yapılabileceğine karar verilmesi gerekir....

              Yine HMK'nun 394/3.maddesine göre; "İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler. " Yapılan incelemede; davacı taraf, dava dilekçesinde adı geçen taşınmazlar üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılması ve söz konusu taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını için dava dilekçesi ile talepte bulunduğu ve davacının ihtiyati tedbir talebinin mahkemece incelendiği, 11/08/2022 tarihli tensip ara kararının 17....

              Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m.194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürülebilir. Evlilik, boşanma yahut da iptal kararıyla sona ermiş ise, Türk Medeni Kanunu'nun 194 maddesinin "Aile Konutuna" sağladığı koruma da sona erer, diğer eşin rızası alınmadan yapılan tasarruf işlemi yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanır. Toplanan delillerden, tarafların yargılama sırasında 15.3.2021 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları anlaşılmaktadır. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre dava konusu taşınmaz aile konutu olma niteliğini kaybetmiştir....

                UYAP Entegrasyonu