Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

maddesinde gösterilen tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını gerektiren bir delilin getirilmemiş bulunmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.01.2012(Per.)...

    Mah, 2545 ada, 311 parsel, 3 nolu bağımsız bölümde bulunan taşınmaz ile 67 ... 442 plakalı araç üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına ve tasarrufların ancak davacının rızası ile yapılabileceğinin ilgili kayıtlara şerh verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasındaki borç ilişkisi nedeniyle davalı borçlu aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün 2014/5377 sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlunun, alacaklarını karşılayacak oranda malının bulunamadığını davaya konu malını ise kötüniyetli olarak ve kendilerinden mal kaçırmak amacıyla devrettiğini belirterek, davalılar arasındaki bu aleyhlerinde olan tasarrufun iptali ile bu tasarruf işlemine konu mal üzerinde alacaklarının tahsili yönünden satış ve haciz yetkisi isteyebilme yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasındaki borç ilişkisi nedeniyle davalı borçlu aleyhine ... İcra Müdürlüğü'nün 2014/5377 sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlunun, alacaklarını karşılayacak oranda malının bulunamadığını davaya konu malını ise kötüniyetli olarak ve kendilerinden mal kaçırmak amacıyla devrettiğini belirterek, davalılar arasındaki bu aleyhlerinde olan tasarrufun iptali ile bu tasarruf işlemine konu mal üzerinde alacaklarının tahsili yönünden satış ve haciz yetkisi isteyebilme yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı vekilinin vekaletnamede feragat etmeye ilişkin yetkisinin olduğu görülmüştür. Feragat, 6100 sayılı HMK'nın 307 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre feragat, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda davacının, kayıtsız ve şartsız olarak talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davacı feragat beyanı kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurarak ve davaya son verir. Davanın, yasanın 307.maddesinde zikredildiği haliyle tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalardan olması nedeniyle davacının feragat beyanı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir....

            Tasarrufun iptali davalarında kural olarak borcun tasarruf tarihinden önce doğmuş olması gerekir. Somut olayda davacı vekili mahkemeye vermiş olduğu 08.04.2011 tarihli dilekçede ve duruşmadaki beyanında borçlu ile aralarındaki hukuki ilişkinin davalı ...’ın borçlu olarak, annesi Gülizar’ın ise kefil olarak imzaladığı ve alacaklısı Abdussamet Yılmaz olan 05.11.2004 tanzim tarihli senet ile başladığını, borçlu Bülent’in bu borcu ödememesi nedeniyle annesi hakkında icra takibi yapılmaması için senet bedelinin kendisi tarafından ödendiğini, buna karşılık kendisinin ...’dan icra takibine konu ettiği senedi aldığını öne sürerek borcun doğum tarihinin 05.11.2004 olduğunu beyan etmiştir. Davacı tarafından ibraz edilen senet sureti, olayların akışı ve tüm dosya kapsamından borcun doğum tarihinin 05.11.2004, tasarruf tarihinin ise 02.03.2005 tarihi olduğunun kabulü gerektiğinden borcun tasarruf tarihinden önce doğduğu anlaşılmaktadır....

              Davalı ... vekili, iptali talep edilecek bir tasarruf işlemi bulunmadığını, tasarruf işleminin borcun doğumundan sonra yapılması gerektiğini, davacı alacaklının ... takip tarihinin iptali istenilen takipten sonra olduğunu, aciz belgesi sunulmadığını ve zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, iptali talep edilen ... takibinin tasarruf olmadığını, dava şartı olan aciz cesikasının bulunmadığını ve zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalılardan ... tarafından diğer davalı borçlu ... hakkında muvazaalı olarak yapıldığı iddia edilen ... 2. ... Müdürlüğünün 2008/4051 Esas sayılı dosyasında takip tarihinin 14/08/2008 tarihi olduğu, davacı alacaklı tarafından davalılar hakkında yapılan ... takip tarihinin 09/11/2012 tarihi olduğu, bu nedenle davalılardan ...'...

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlu davalının kendisine ait taşınmazı diğer davalıya satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ... davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir. Mahkemece borcun tasarruf tarihinden sonra doğmuş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrfun iptali isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda kural olarak borcun tasarruf tarihinden önce doğmuş olması gerekir....

                  AŞ ile davalı (borçlu) T7'ün ortağı olduğu asıl kredi borçlusu Kürüm Demir Sanayi Dış Ticaret AŞ arasında organik bağın bulunduğu; nüfus kayıtlarına göre ise, T7 ve Ticaret AŞ'nin tek hissedarı olan Ersin Uğur Nalbantoğlu ile davalı (borçlu) T7arasında sıhri akrabalık (davalı (borçlu) T7'ün amcasının oğlu Muzaffer Nabi Kürüm'ün kızı Neslihan Nalbantoğlu ile davalı Ersin Uğur Nalbanoğlu'nun evli olmaları) bulunduğu; iptale tabi tasarrufun konusunu oluşturan 7 adet taşınmazın devri esnasında, T7 ve Ticaret AŞ'ye vekaleten işlem yapan Şerafettin İsmail Kirpikli'nin, 19/10/2015 tarihli resmi senede göre, aynı zamanda davalı (borçlu) T7'ün sahibi olduğu asıl kredi borçlusu Kürüm Demir Sanayi Dış Ticaret AŞ'ye vekaleten bazı taşınmazları dava dışı üçüncü kişilere devrettiği, yine 01/08/2011 tarihli vekaletname ile davalı (borçlu) T7 olarak tayin edildiği anlaşılmıştır....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/03/2017 NUMARASI : 2015/199 E - 2017/57 K DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı bankanın ticari kredi borçlusu Özel Kocaeli Akademi Sağlık Hizmetleri Tic.A.Ş'nin kullandığı kredilerden dolayı müşterek borçlu ve müteselsil kefili T5 ve Kubilay Kırman'dan Kocaeli 6.İcra Müdürlüğü'nün 2015/1577 E sayılı dosyasında alacaklı olduğunu, davalı T5'ın maliki olduğu taşınmazı davacı bankaya borçlu olduğu dönemde devrederek alacaklısından mal kaçırdığını, taraflar arasındaki tasarruf işlemlerinin iptalini talep ettiklerini, davalılardan T5 tarafından, T3 satış suretiyle devri yapılan; İzmir ili, Kemalpaşa ilçesi, Ören Mah.3346 Parsel içerisinde tek katlı kargir bina olan bağ vasıflı taşınmazın tasarruf işleminin...

                  UYAP Entegrasyonu