Tespit davaları, kendine özgü davalardan olup, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Hukuki yararın bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re’sen gözetilir. Öğretide ve Yargıtay’ın devamlılık gösteren uygulamalarında; taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir. Muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti talebinin niteliğine gelince, taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez ve kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez....
Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere göre dava konusu yapının davacı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın aidiyetinin tespiti ... ile ... ve müşterekleri ile dahili davalılar ... ve ... aralarındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının kabulüne dair Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 11.09.2012 gün ve 3/465 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 731 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tarafların ortak murisi adına kayıtlı olduğunu, ancak taşınmazın arsasının alınmasında ve üzerindeki binanın yapılmasında davacı ile murisin ortak olduğunu, masrafların birlikte karşılandığını açıklayarak arsanın 1/2 payının davacının parasıyla alındığının ve binanın 1/2 payının masraflarının davacı tarafından karşılandığının tespitine karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece davanın esastan kabulü ile dava konusu taşınmazdaki tek katlı betonarme evin davacı tarafından yapıldığının ve davacıya ait olduğunun tespitine, taşınmaz satışının iptali ve taşınmazın satışına karar verilmesi yönündeki taleplerinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava; Muhdesatın aidiyetinin tespiti ve taşınmaz satışının iptal edilmesi isteklerine ilişkindir. Öğretide ve uygulamada kararlılık kazanan görüşlere göre muhdesatın tespiti davalarında, ortaklığın giderilmesi davasının yargılaması sırasında muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğini açıkça kabul edenler dışında kalan ve muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazda paydaş olan tüm tapu maliklerinin ya da mirasçılarının davada taraf olmaları gerekmektedir. Dosya kapsamı ve toplanan delillerden; dava konusu 1488 parsel sayılı taşınmazın ev ve bahçe vasfı ile tapuda paylı olarak ... Oğlu ... ve ... Kızı ... adına kayıtlı olduğu sabittir....
"İçtihat Metni" Dava, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti, olmadığı takdirde muhdesatın malzeme bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece muhdesatın aidiyetinin tespiti isteminin reddine karar verilmiştir. Hüküm, kabulüne karar verilen alacak davası yönünden temyiz edilmiştir. Muhdesat yönünden kurulan hükme yönelik temyiz bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davanın niteliği, tarafların sıfatı, temyize konu hükmün kapsam ve gerekçesi dikkate alındığında 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14.maddesi ve Başkanlar Kurulu kararlarına göre yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay (3).Hukuk Dairesine ait olduğundan, dosyanın görev yönünden (3).Hukuk Dairesi Başkanlığı’na SUNULMASINA, 21.09.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava; kamulaştırma hukuki nedenine dayalı muhdesatın tespiti istemine ilişkindir. 1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir . 2.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 515 parsel sayılı taşınmazın 16.340 metrekare alanlı ve mera vasfıyla kamu orta malı nitelikli olduğu, Mahkemece de taşınmazın mera vasfıyla kamu orta malı olduğu, meraların niteliği gereği başka tasarrufa konu olamayacağı gerekçesiyle davanın redddildiği, fen bilirkişisi raporunda belediyece yapıldığı belirtilen muhdesatın kamulaştırma alanında kalıp kalmadığının tespit edilmediği sabittir . Bilindiği üzere; bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (472l s.lı TMK mad.684/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescili ile muhdesatın aidiyetinin tespiti isteklerine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 gün ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 29.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/88 Esas sayılı dosyası ile muhdesatın aidiyetinin tespiti davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde dava konusu 380 parsel sayılı taşınmazda bulunan yapı ve 81 adet ağacın eldeki davanın davalısı ...'na aidiyetine karar verildiği ve kararın 21.04.2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Muhdesat iddiasında bulunan adı geçen davalı lehine kesinleşen muhdesatın aidiyetinin tespiti kararı bulunmasına göre, yukarıda değinilen ilkeler dikkate alınarak muhdesat oranı belirlenerek bu orana göre satış bedelinin dağıtılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, mahkemece hükümde muhdesatın aidiyetinin tespiti kararına atıf yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 13.01.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın aidiyetinin tespiti ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının reddine dair .. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 02.05.2013 gün ve 270/323 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalıların muris ...in mirasçıları olduklarını, davacının ...'e ait olan......
Davanın reddine yönelik kararın usul ve yasalara aykırı olduğunu, 2. Taşınmazın müvekkili ile onun eşi tarafından yapıldığının tanık beyanlarıyla sabit olduğunu, 3. Müvekkili tarafından evin hala kullanıldığını ve yıllardan beri oturduklarını, 4. Elektrik ve su paralarının müvekkili tarafından ödendiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muhdesatın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (4721 s.lı TMK 684/1 m). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar....