WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/II. maddesi tapunun beyanlar sütununa şerh verilmesine imkan veren yasal düzenlemelerden bir kısmıdır. Somut olay, tapunun beyanlar sütununa tescile imkanı veren yasal düzenlemelerden hiçbirine uymamaktadır. Dosyanın içeriğine, toplanan delillere ve tanık beyanlarına göre, davanın açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu ve davaya konu muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiği de kanıtlandığına göre, mahkemece 222 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yer alan yapının davacı tarafından yapıldığının tespiti isteğinin kabulüne, tapunun beyanlar hanesine şerh edilmesi isteğinin ise yukarıda açıklanan gerekçeler nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanlışa düşülerek muhdesatın tespitine ve taşınmazın beyanlar hanesine şerh edilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden temyiz edilen hükmün HUMK'un 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir....

    Mahkemece, yapılan miras taksiminde 880 sayılı parsel zeytin ağaçları ile birlikte davacıya bırakıldığından ve davacı tarafından kullanılmakta olduğundan kaydın beyanlar hanesindeki belirtmenin iptali ile taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine “taşınmaz üzerindeki 86 zeytin ağacı Ali ve Düriye oğlu 20.01.1944 doğumlu ...’e aittir” ibaresinin yazılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Görüldüğü üzere dava, muhdesatın aidiyetinin tespiti ve beyanlar sütununa yazılması istemlerine ilişkindir. 22.12.1995 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere eşya hukukunda “muhdesat” kavramından maksat, bir arazi üzerinde arz malikinden başkasına veya yalnızca bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçlar anlaşılmalıdır. Muhdesat sahibine, arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak sağlamaz. Muhdesat sahibinin hakkı, kuşkusuz sadece kişisel bir haktır....

      KARAR Davacı vekili, dava konusu 303 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın tamamının davacıya ait olduğunun tespitine ve tapunun beyanlar hanesine şerh edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... kendi adına asaleten diğer davalılar adına vekaleten davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile, 303 parselde kargir ev niteliğindeki taşınmazın davacıya ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine şerh edilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... tarafından kendi adına asaleten diğer davalılar adına vekaleten temyiz edilmiştir....

        Davacı ..., 101 ada 1233 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün davalı tarafından kendisine bağışlandığını öne sürerek bu kısmın adına tescili, aksi halde ise bu kısımda bulunan evin kendisine ait olduğunun tapu kaydının beyanlar hanesine yazılması; 129 ada 25 parselde ise beyanlar hanesinde adına muhdesat şerhi verilen taşınmaz bölümünün davalı tarafından kendisine bağışlandığını ileri sürerek bu kısmın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 129 ada 25 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının 448,86/3376,67 oranında iptali ile davacı adına tapuya tesciline, çekişmeli 101 ada 1233 parsel sayılı taşınmazın ise davalı adına olan tapu kaydının 150,00/957,33 oranında iptali ile davacı adına tapuya tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Dava; Muhdesat Tespiti ve Tapunun Beyanlar hanesine şerhi talebine ilişkindir. Dosya kapsamı incelendiğinde her ne kadar dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın 111 ada 261 parsel olduğu belirtilmişse de dosya arasına alınan tapu kayıtları incelendiğinde 111 ada 261 parsel sayılı taşınmazın ifraz edilmek suretiyle 518 ve 519 parseller olduğu görülmüştür. Hemen belirtilmelidir ki, dava konusu 111 ada 261 parselin kaydı kapandığına göre, doğru sicil oluşturma ilkesi gereği yeni parsel numarası üzerinden infaza elverişli şekilde hüküm kurulması gerekirken, kapalı kayıt üzerinden karar verilmiş olması doğru değildir. Anılan bu husus; doğru sicil oluşturma ilkesinin bir sonucu olup dolu pafta ilkesinin de gereğidir. Ayrıca, devletin sicil oluşturmadan kaynaklanan görevi kamu düzeniyle ilgili olduğundan re’sen gözetilmesi gerekeceği de kuşkusuzdur....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Muhdesatın Tespiti Ve Tespit Olunacak Muhdesatın Tapunun Beyanlar Hanesine Şerhi Talebi KARAR : Söke 2....

            Bu nedenle, tespit olunan muhdesatın tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Ne var ki; bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün HUMK'un 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

              Mahallesi çalışma alanında bulunan 187 ada 7 parsel sayılı 114,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1982 tarihinden itibaren ... ... ... , ... , ... , ... 'in fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı tapunun beyanlar hanesindeki baba isminin düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 187 ada 7 parselin muhdesat bilgileri kısmında beyan olarak yer alan " ... ... ve ... ve ... ve ... ve ... ibaresinin " ... ... , ... , ... ... , ... oğlu ... numaralı ..." olarak tashihine karar verilmiş; hüküm, Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Davacı ..., 155, 156 ve 157 parseller üzerinde kadastrodan önce dikilmiş meyve ağaçları olduğu, tapunun beyanlar hanesine bu ağaçların kendisine ait olduğu konusunda şerh verilmesi iddiasıyla temyize konu davayı açmıştır. Mahkemece, ormanlar üzerinde hiç bir kimse veya kurum lehine şerh verilemeyeceği gibi orman parseli içinde yer alan muhdesat ile ilgili zilyetlik iddiasında da bulunulamayacağından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, beyanlar hanesine muhdesat şerhi verilmesi talebine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1969 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1996 yılında yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır....

                  in tapunun beyanlar hanesindeki şerhe yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; bu görüşe katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyleki dava konusu yerin dosyadaki mevcut tapu kaydının en son tedavülü 13.12.2006 tarihli imar uygulamasından oluşmuştur. Öncesi ise 7 nolu tapulama parselinden gelmektedir. Tapu kaydına muhdesat şerhi 766 sayılı Tapu Kanunu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na göre tapulama tespiti yapılırken mevcut olan muhdesatlar şerh edilir. Çap kaydı oluştuktan sonra; ancak, ortaklığın giderilmesi ya da kamulaştırmaya tabi tutulduğu hallerde sonradan yapılan muhdesatlar için mülkiyetin aidiyetinin tespiti istenebilir. Ayrıca davacı çaplı yerden haricen taşınmaz satın aldığına göre böyle bir talebin dinlenme olanağı yoktur. Hal böyle olunca davalı ...'in muhdesat şerhine ilişkin temyiz itirazları yerindedir....

                    UYAP Entegrasyonu