Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31/12/2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini ve davalıya ait taşınmazlar üzerine konulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, haciz şerhinin terkini ile davalıya ait taşınmazlar üzerine haciz şerhinin konulması istemine ilişkindir. Davacı vekili, 1964 ve 1965 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına kayıtlı olduğunu, ... Ltd. Şti. adına oluşan borçlardan dolayı Ula Mal Müdürlüğü tarafından davalı ...'nın her iki taşınmazına 2006 yılında haciz koyduğunu, bu haciz şerhinden sonra davalı ...'...
Kararı, davacı temyiz etmiştir. ...- Dava, davacı adına kayıtlı bir adet taşınmaz üzerinde bulunan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı arsa sahibi, diğer arsa sahipleriyle birlikte davalı yüklenici arasında düzenlenen ....06.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği yapılması kararlaştırılan inşaatın tamamlandığını, ayrıca elektrik, su ve doğalgazın bağlandığını, tüm dairelere daire sahipleri veya kiracıların taşındığını ileri sürerek, sözleşme gereği kendisine ait bulunan ve tapuda adına kayıtlı olan ... nolu bağımsız bölüm üzerindeki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi şerhinin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece yukarıda belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan tüm edimleri, tüm arsa sahipleri bakımından yerine getirilmeden, tapudaki şerh kaldırılmamalıdır....
Mahallesi 27793 ada 7 parsel sayılı taşınmaza değer biçilmesine ve bedelinin davalı idareden tahsiline ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile tapudaki haciz şerhinin yansıtılması yönünden 6100 sayılı HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK 370. maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 06/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili tarafından 02/12/2020 tarihli dilekçe ile davalı şirket mal varlıkları üzerine tedbir konulmasına mümkün olmadığı takdirde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz kararı verilmiştir. Davalı tarafından ihtiyati haciz miktarı icra dosyasına yatırılarak İİK 266 maddesi gereğince ihtiyati haczin kaldırılması talep edilmiştir. İlk derece mahkemesi olan İnegöl 3.Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 16.02.2021 tarihli karar ile ihtiyati haczin teminat karşılığı kaldırıldığından, ortada ihtiyati haciz kararı kalmadığından kalmadığından, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Dairemizce ihtiyati haciz kararının ortadan kalkmadığı, itirazda hukuki yararın bulunduğu belirtilerek itirazın duruşma açılarak incelenmesi için kararın kaldırılmasına, dosyanın iadesine karar verilmiştir....
Kooperatifi adına kayıtlı olduğu, kaydı üzerinde farklı icra müdürlüklerinin haciz ve icra ve haciz şerhleri ile Büyükçekmece vergi dairesinin kamu haciz şerhinin bulunduğu belirtilmiştir. -muvazaa iddiası: 6100 sayılı HMK’nin 190/1. maddesinde, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”, 4721 sayılı TMK’nin 6. maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Davaya konu somut olayda her ne kadar muvazaa iddiasında bulunulmuş ise de tanık beyanları ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde istinafa konu iş bu davada muvazaanın bulunduğu iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmaktadır....
bulunan bir rapora istinaden davalı üzerine kayıtlı bütün taşınmazlara ihtiyati haciz şerhi işlemenin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
nin 22.05.2019 tarihli haczinin ise hem mahkeme kararının kesinleşmesinden hem de tescile yönelik mahkeme kararı vardır şerhinin konulmasından sonra tapuya işlendiği, tapu iptali ve tescile ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği 23.05.2018 tarihi itibariyle tapu sicilindeki kaydın yolsuz hale geldiği tapu sicilindeki tescilin açıklayıcı ve bildirici mahiyet taşıdığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına; tapu iptali ve tescil kararının kesinleştiği tarihten önce davalı Ziraat Bankası A.Ş. lehine konulan 08.03.2018 tarih ve 2657 sayılı haciz şerhi ile 15.03.2018 tarih ve 2962 sayılı haciz şerhinin kaldırılması talebinin reddine, tapu iptali ve tescil kararının kesinleşmesinden sonra konulan 25.10.2018 tarihli ve 22.05.2019 tarihli haciz şerhlerinin ise kaldırılmasına; maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesine" karar vermiştir V. TEMYİZ A....
Yoksa ne ihtiyati tedbir kararının ne de ihtiyati haciz kararının bir önemi, tapu siciline şerh edilmesinin bir anlamı kalmaz. İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şerhini işlevi de tapu siciline yazılmasından sonra başlar. Somut uyuşmazlıkta; davalı yüklenici lehine olan Ankara 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/516 esasındaki dava nedeniyle yüklenici lehine kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğu tapuda 4.4.2006 tarihinde işlenmiş, bu tarihten sonra aleniyet kazanmıştır. Bütün bu açıklamalar göre 04.04.2006 tarihinden sonra işlenen ihtiyati tedbir kararları ile 10.01.2007 tarihinde işlenen icra-i haciz şerhinin terkininde bir yanılgı yoktur. Ancak, Ankara 7.İcra Müdürlüğünün talebi ile konulan 29.11.2005 tarihli haciz şerhinin kaldırılabilmesi için yararına şerh konulan kişinin araştırılıp HUMK’nun K.nun 73. maddesi uyarınca davada taraf durumunu alması zorunludur. Taraf teşkili sağlanmadan 29.11.2005 tarihli haciz şerhinin kaldırılması doğru olmamıştır....
Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekilince; ihtiyati haciz kararına dayanak mahkeme dosyasında müvekkiline ait birden çok araç üzerinde ihtiyati tedbir bulunduğu, ihtiyati haciz kararı gereğince araç, taşınmaz ve birden çok banka kayıtlarında da haciz olduğunu belirterek teminat mektubu alabilmek için ... bank hesabındaki haczin kaldırılması gerektiği, haciz şartlarının oluşmadığı, haczin her yönü ile hukuka aykırı olduğu belirtilerek itiraz edilmesi neticesinde ilk derece mahkemesince duruşma açılarak yapılan değerlendirme sonucunda alınan 19/02/2020 tarihli karar ile; ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden ......
Davacılar vekili 10/01/2024 tarihli talep dilekçesiyle; dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla öncelikle hesap tetkik komisyonu tarafından belirlenen dava konusu 307.656,14 TL alacak yönünden teminatsız olarak ihtiyati haciz talebinin kabulü ile davalıların menkul, gayrimenkul mallarıyla 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, tapu ve trafik kayıtları üzerine haciz şerhi konulmasına, mahkeme ihtiyati haciz talebi yerinde görmezse ise; bu defa davalıların gayrimenkul mallarıyla adlarına kayıtlı araçlarının 3. şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi yönünde, cebri icraya da engel olacak şekilde öncelikle teminatsız olarak, şayet mahkeme teminat takdir edecek olursa, yatıracakları teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalıların mallarının sicil kayıtları (tapu ve trafik) üzerine tedbir şerhinin konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....