Dava; temsilciler kurulu yönetim kurulu kararlarının, usulsüz harcamaların oylandığı gün yapılan temsilciler kurulu olağan genel kurul kararının, yönetim planının kabulüyle ilgili genel kurul kararının, denetim kurulu kararlarının, yönetim planının iptali ve tapu sicilinden terkin edilmesi ile şerh konulan lüx, gereksiz, usulsüz harcamaların oylandığı gün yapılan olağan genel kurulunun iptali, oluşturulan yeni yönetim planının iptali, yönetimin feshi, dava konusu yerde bir yönetime/ yöneticiye ihtiyaç olmadığının, aidat toplanmasına gerek olmadığının tespiti konularında ise hakim müdahalesi istemine ilişkin olup, mahkemece yönetim planı ve tapu kaydı celbedilip, davacının taleplerinin somutlaştırılması gerekmekte olup, bu kapsamda özellikle davacının hangi tarihli genel kurul toplantısının iptalini istediği yönünde beyanının alınması gerekirken eksik ve yetersiz inceleme ile davanın yasal koşullarının oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının dava dışı derdest dosyalarda vermiş olduğu cevabı yazılarla ve yönetim kurulu başkanı olarak alınan kooperatif yönetim kurulu kararları ile ayrıca genel kurul kararları ile dava konusu iki adet bağımsız bölümü herhangi bir ortaklık hakkı bulunmamasına rağmen muvafatname sonucunda ferdileşme yoluyla tapu kaydında adına tescil edildiğinin, tescilin yolsuz olduğunun anlaşıldığı, TMK'nın 1024.maddenin ilk fıkrasında, bir ayni hakkın yolsuz olarak tescil edilmesi halinde bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişinin bu tescile dayanamayacağı, ikinci fıkrasında bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescilin yolsuz olduğu, 1025.maddede, bir ayni hakkın yolsuz olarak tescil edilmiş olması halinde bu yüzden ayni hakkı zedelenen kimsenin tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebileceğinin düzenlendiği, diğer taraftan davalı tarafın yazılı ikrarları ve yönetim...
Davalı temsilcisi, dairenin tapusunun davacıya verilmesinde bir sakıncanın olmadığını, önceki yönetim kurulu başkanı tarafından tapunun davacı adına tescil ettirilmediğini, üzerindeki hacizlerin kooperatifin borçlarından kaynaklandığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kur’a işlemiyle dairenin davacıya isabet ettiği, davacının yükümlülüklerini yerine getirdiğinin anlaşıldığı, tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili şartlarının gerçekleşmiş olduğu, ancak üzerindeki bir çok haciz nedeniyle davacının tercihini tazminattan yana kullandığı gerekçesiyle, 120.000,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl ve birleşen dava yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili yetkisiz ... Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği dilekçesinde, davalı ...'nın... Konut Yapı Kooperatifindeki ortaklık payını müvekkiline devrettiğini, kooperatifin ......2003 tarihli kararı ile devir işleminin kabulüne ve müvekkilinin üyeliğine karar verildiğini, davacının tapu işlemlerinin kendisi adına yürütüldüğü düşüncesinde iken, tapu kaydının davalı ... adına yapıldığını öğrendiğini ileri sürerek, ... adına yapılan tapu kaydının iptali ile taşınmazın .../... hissesinin davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Etap Yönetim Planının Yasaya aykırı olarak yapılan tapuya tescil işleminin iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı taraftan ada ve parsel numaralarına ilişkin bilgi alındıktan sonra davaya konu sitenin kaç adet ada ve parselde kurulu olduğunun, 5711 Sayılı Yasa ile değişik Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre Toplu Yapı kurulmuş olup olmadığının Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması ve kurulmuş ise toplu yapı yönetim planı örneğinin, toplu yapı kurulmamış ise ilgili ada ve parsellere ait yönetim planı örneklerinin ve davacıya ait tapu kayıt örneğinin dosyaya getirtilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iade edilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ı 03.09.2001 tarihli yönetim kurulu kararı ile üyelikten çıkardıkları ancak bu kararın Burhan'a tebliğ edilmediği, ...'ın açtığı dava neticisinde 17.07.2001 tarihinde üyeliğinin tespitine karar verildiği, 09.08.2002 tarihli yönetim kurulu yazısı uyarınca Burhan'a ait taşınmazın ...'a verildiği, bilahare, Burhan tarafından açılan tapu iptal tescil davası sonucunda davanın kabulüne karar verilerek ... adına olan kaydın iptali ile taşınmazın Burhan adına tesciline karar verildiği, karar sonrasında başlatılan icra takibi nedeniyle kooperatifin 3.940,00 TL ödemek zorunda kaldığı, davalıların yargılama gideri olarak yapılan bu ödemeden sorumlu oldukları gerekçesiyle, davanın kabulüne, 3.940,00 TL kooperatif zararının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili özetle; TOKİ tarafından satışa sunulan ve 4888 bağımsız bölümden oluşan Turkuaz Vadisi Sitesinde birden çok ada üzerinde yapılaşma mevcut olup, her ada için ayrı ayrı onaylanan Yönetim Planları TOKİ tarafından tapuya tescil edildiğini, ancak vaziyet planının olmaması ve ortak alan bulunmaması nedeniyle toplu yapı tescilinin 2011 yılında yapılamadığını, 2015 yılında T1 Yönetim Kurulunun sadece ada temsilcilerine imzalattığı yönetim planını Etimesgut Tapu Sicil Memurluğu'na vererek toplu yapıya geçmek istediğini, Tapu Sicil Müdürlüğü yönetim planını kabul etmiş ise de toplu yapı şerhi vermediğini, itirazda bulunan kat maliklerinin Ankara Batı 1....
Davalı kooperatif temsilcisi ...., yaklaşık 10 yıla yakın bir zamandır davacının sitede oturduğunu ve iş yerini kullandığını, hak sahibi olduğunu, davacının bir borcu da bulunmadığını, bu nedenle açılan davayı kabul ettiklerini belirtmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı temsilcisi davayı kabul ettiğini beyan etmiş ise de, Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre ....’un yönetim kurulu üyeliği görevinin 08/05/2008 tarihine kadar olduğu, bu haliyle davayı kabul beyanında bulunma yetkisinin olmadığı, mevcut delil durumu itibari ile de davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, red gerekçesi dosyası kapsamı ile örtüşmemektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, davacı kooperatifin yönetim kurulu üyelerinden Bülent Kaya'nın istifa etmesi üzerine, 1. ve 2. yedek üye olan şahıslara davet yapılıp görevi kabul etmemişler gibi sahte evraklar düzenlenerek 3. yedek üye olan...'ın yönetim kuruluna dahil edilerek kooperatife ait 5 parsel sayılı taşınmazın düşük bedelle 26.03.2008 tarihinde davalı ...'a satış suretiyle temlik edildiğini, Hasan'ın da 06.06.2008 tarihinde yine satış suretiyle diğer davalıya devrettiğini, usul ve yasaya aykırı oluşturulan yönetim kurulu tarafından temlikin gerçekleştirilmesi sebebi ile tescilin yolsuz olduğunu, evraklarda yapılan sahtecilik nedeniyle savcılığa suç duyurusu yapıldığını ileri sürerek, tapu iptal ve davacı kooperatif adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., iyiniyetli olduğunu, tapu kaydına güvenerek işlem yaptığını, taşınmazı 60.000....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davanın davacıları vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin ... .... Noterliği'nin ....05.2004 tarih ve 17099 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde kur'a zaptıyla ... ve ...'a isabet eden ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi 466 ada ... parselde kayıtlı 44 ve 46 nolu ... adet bağımsız bölümü devraldığını, bu durumun yönetim kurulu kararı ile de karar altına alındığını, tüm çabalara rağmen davalıların tapu kayıtlarını devretmeye yanaşmadığını ileri sürerek, davalı ... adına olan kayıtların iptali ile müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacı vekili, müvekkilinin ... .......