Somut olayda, davalı eş tarafından devredilmeyen, nam-ı müstear adına kayıtlı olduğu iddia edilen taşınmazların işbu madde hükmüne dayalı olarak kendiliğinden tasfiyeye dahil edilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla davacının taşınmazların tasfiyeye konu edilmesini sağlamak amacıyla eldeki tapu iptali ve tescil davasını açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Öte yandan gerek dava dilekçesi ve gerekse istinaf dilekçesindeki açıklamalar itibarıyla iddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, nam-ı müstear iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Eski hukukumuzda nam-ı müstear geçerliliği kabul edilmiş bir bağımsız müessese olarak düzenlenmiş bulunmasına karşın bugünkü yasalarımızda nam-ı müstear diye bir deyim mevcut değildir. Ancak konuya açıklık ve çözüm getirmesi bakımından 08/05/1941 gün ve 29/5; 05/02/1947 gün ve 20/6 ile 07/10/1953 gün ve 7/8 sayılı içtihadı birleştirme kararları kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, genel muvazaaya dayalı ... iptali ve tescil istemine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, 818 sayılı Borçlar Kanununun 18. maddesi uyarınca muvazaaya dayalı ... iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 17. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir....
in 16.04.2003 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile 5 adet gayrimenkulün ½ payını davacı eşine, ½ payını da davalı oğluna vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin açılıp okunduğunu ve kesinleştiğini belirterek 16.04.2003 tarihli vasiyetnamenin tenfizini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, davayı kabul etmediklerini beyan etmiştir. Mahkemece; vasiyetnameye konu edilen 87,454,678 ve 933 parseller yönünden vasiyetnamenin tenfizi ile davacı ile davalı adlarına 1/2'şer tesciline, 1161 nolu parsel ile ilgili olarak, muvazaaya dayalı tapu iptal tescil davası ile daha evvel karar verilmesi nedeniyle konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm kurulmuş, kararı davacı 1161 nolu parsel yönünden temyiz etmiştir. Muris ...'...
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafın dava dilekçesi içerikleri dikkate alındığında hem aile konutu hukuksal nedenine dayalı (TMK,194), hem de muvazaa hukuksal nedenine dayalı (TBK,19) tapu iptal ve tescil talebinde bulunduğu, taşınmazın aynından kaynaklı dava açtığı anlaşılmaktadır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi, Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından, üçüncü kısım hariç olmak üzere, (TMK md. 118- 395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır. TMK'nın 194.maddesine dayalı tapu iptal ve tescil davasında Aile Mahkemeleri görevlidir. TBK'nın 19.maddesine dayanılarak muvazaa sebebiyle açıldığına göre, muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescile yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında HMK'nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleridir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı ... Yıldız vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ... vekili, davalı eş ...'ın evlilik birliği içinde edinilen 40407 ada 12 parsel 3 nolu bağımsız bölümü muvazaalı olarak diğer davalı ...'e devrettiğini belirterek taraflar arasında yapılan satışın muvazaalı olduğunun tespit edilerek tapunun iptali ile tapunun tekrar davalı eş ...adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Yargılama sırasında aile mahkemesince davacının katılma alacağı talebinin reddine, muvazaa sebebiyle tapu iptal ve tescil talebinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle usulden reddine karar verilerek bu talep yönünden dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiş, asliye hukuk mahkemesince yapılan yargılama neticesinde dava muvazaaya dayalı tapu iptali tescil davası olarak kabul edilmiş ve kişinin kendi muvazaasına dayanamayacağı gerekçe gösterilerek bedelin ödenmediği iddiası ise ispatlanamadığından dolayı davanın reddine karar verilmiştir. Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; davacı taraf taşınmazın davalıya muvazaalı olarak devredildiğini ileri sürerken aynı zamanda aslında taşınmazın davalıya bağışlandığını beyan etmiş, ancak davayı bağıştan rücu davası olarak değil muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil davası olarak açmıştır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik olmamasına göre, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalılar vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarlayarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi ve muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07.05.2012 gün ve 2012/5323-6456 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacı, 03.04.1996 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 09.02.1985 tarihli ve 241 sıra numaralı (Yeni 208 ada 7 parsel sayılı) taşınmazda bulunan binada 6. katı davalı ...’dan satın aldığını, bedelini ödediğini, tapuda muvazaalı olarak yapılan satışlar sonrası taşınmazın en son davalı ... üzerine kayıtlı olduğunu, belirterek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalı davayı kabul etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....