Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit ihtiyacı olan kişi davasını öncelikle taşınmazların mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun taşınmaz malikine karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana yöneltmelidir....

    Mahkemece, davanın kabulü ile 844 sayılı parsel lehine, davalıya ait 845 sayılı parsel sayılı taşınmaz aleyhine, 3 metre eninde geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur....

      Zorunlu geçit hakkının hukuki niteliği gereği leh ve aleyhine geçit tesisi istenen taşınmazların tapu siciline kayıtlı olmaları gerekir. 11.2.1959 tarihli ve 1958/14 Esas, ve 1959/13 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında zorunlu geçit hakkının ancak tapuda kayıtlı taşınmazlar hakkında söz konusu olabileceği, tapu siciline kayıtlı olmayan yerler için böyle bir zorunluluk doğduğunda ise tapuya tescil gerekliliği yerine getirildikten sonra ihtiyaç sahibi kişinin talepte bulunmasının mümkün olduğu öngörülmüştür. Bu nedenle zorunlu geçit gereksinimi duyan ve taşınmazı tapuda kayıtlı olmayan davacıya talep ettiği takdirde mahkemece taşınmazının tapuya tescilini sağlamak amacıyla dava açması için yetki ve süre verilmelidir....

        Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; davacılara ait 1863 parsel sayılı taşınmaz lehine, 31.03.2010 havale tarihli bilirkişi rapor ve ekindeki krokide 1 no'lu alternatif olarak gösterilen ve kırmızı renkle taralı kısımdan geçit hakkı kurulmasına hükmolunmuştur. Hükmü davalı Hazine vekili temyiz etmiştir. Dosya arasındaki tapu kayıtlarına göre; üzerinden geçit hakkı kurulan 1903 ve 1905 parsel sayılı taşınmazlar, tapuda "Devlet ormanı" vasfıyla Hazine adına kayıtlıdır. Geçit hakkı, bir kamu hizmetine tahsis edilmeyen kamuya ait tapulu taşınmazlar üzerinden kurulabilir. Geçit hakkı kurulan yer kamu malı niteliğinde ise kamu yararı ile kişi yararının çatışması durumunda kamu yararına üstünlük tanınması gerekeceğinden bu nitelikteki bir yer üzerinden geçit hakkı kurulmasına olanak yoktur. Özetle; orman niteliğindeki yerden kişi yararına geçit tesisi mümkün değildir. Mahkemece yapılması gereken iş; diğer alternatifler üzerinde durarak sonuca gitmek olmalıdır....

          Mahkemece, 12.12.2011 tarihli rapor ekindeki krokide 4 no'lu alternatif olarak belirlenen seçenekten kurulacak geçiti davacının kabul etmemesi, 1, 2, 3, ve 6 no'lu alternatiflerden kurulacak geçitin ise arada tescil harici yer olan ark üzerinden geçmesi gerekeceğinden kesintisizlik ilkesine aykırılık teşkil edeceği ve 5 no'u alternatifin de yükümlü olacak taşınmazı ikiye böleceği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir....

            Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.Geçit ihtiyacı olan kişi davasını öncelikle taşınmazların mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun taşınmaz malikine karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana yöneltmelidir. Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi gerekir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

              kadimden bu yana kullandığı yol güzergahlarının tespit edileceğini, kaldı ki belirlenecek olan yolun en uygun ve en az zararla tespit edilmesi gerektiğini, davacının iddia ettiği güzergahın kabul edilmesi durumunda yol geçecek alanda mevcut olan yerin zarar göreceğini, ayrıca Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında geçit hakkı tesisi yapılabilmesi için yüzölçümü daha büyük olan taşınmazlar aleyhine geçit hakkı kurulmalıdır denildiğini, söz konusu davada da geçit hakkı tesisinin yüzölçümü daha büyük olan diğer taşınmazlardan yapılmasının hakkaniyet açısından daha uygun olacağını, işbu sebeple somut olayda dava dışı 109 ada 4 parselin aleyhine geçit hakkı istenen 109 ada 1 parselden daha büyük olduğunun görülmekte olup bu taşınmazdan geçit hakkı kurulmasının yerinde olacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile" Tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddine, terditli olarak açılan geçit hakkı kurulması davasının esastan reddine" karar verilmiştir....

              Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir.Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantası sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit ihtiyacı olan kişi davasını öncelikle taşınmazların mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun taşınmaz malikine karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana yöneltmelidir....

                Zorunlu geçit iki tarafın menfaati gözetilerek belirlenir.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “ geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “ geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise; dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. (Yargıtay 7....

                UYAP Entegrasyonu