Başkanlığı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili kooperatif ile davalı ...’in murisi ve dava dışı arsa sahipleri arasında 09.06.1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre binada yapılacak dairelerden B blok 3,14,15 ve 16 nolu bağımsız bölümlerin kendisine, B blok 2 nolu bağımsız bölümün ise davalı murisi arsa sahibine özgülendiğini, davacının tüm edimini yerine getirip tapu devrine hak kazanmasına rağmen 14 nolu bölümde davalı ...’nin mirasçılar davalı ... ve dava dışı ...hissesi üzerine haciz koyması nedeni ile devralınamadığını ileri sürerek,14 nolu bölümde davalı ... hissesi üzerindeki haczin kaldırılarak tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Başkanlığı vekili, davalı ...'...
Noterliğinin 02.09.2003 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile daire satın aldığını ve 2003 yılından itibaren dairede oturmaya başladığını, davalı ...’nın da bu daireyi davalı yüklenici ...’dan 04.04.2001 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, dairenin tapusunun verileceği inancı ile daire içine parke, montalama, kartonpiyer yaptırdığını, bonyo ve mutfağı yenilediğini, kapı ve pencereleri değiştirdiğini, bu işler için 20.000,00 TL ödediğini, davalı arsa maliki ... ile davalı yüklenici ... arasında 14/12/1998 tarihinde düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu ve aralarındaki problem nedeniyle tapuyu alamadığını, tapuyu devralmayı beklerken tapu malikinin vefatı üzerine mirasçıları tarafından davalı ... Koncaya taşınmazın satıldığını, Erdener Konca'nın borcundan dolayı tapu kaydında hacizler bulunduğunu ve bu nedenle taşınmazın satışı aşamasına gelindiğini ileri sürerek, davalı ......
Tüm bu olgular birlikte gözetildiğinde davalının açtığı tapu iptali ve tescil davası taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde önem arz etmektedir. Yarışan kişisel haklardan hangisine üstünlük verileceğini tapu iptali tescil davası sonucu belirleyecektir. Burada, bir davanın görülmesi sırasında ortaya çıkan ve davanın incelenebilmesi veya sonuçlandırılabilmesi için, mahkemenin görevi dışında kalması sebebiyle, görevli yargılama makamınca veya idari makamlarca çözümlenmesine değin beklenilmesi gereken sorunlar nedeniyle kabul edilen ve bekletici sorun olarak adlandırılan usul hukuk uygulanması gerektiği kuşkusuzdur. O halde mahkemece ... 16.Asliye Hukuk Mahkesinde derdest olan 2004/417 sayılı davalı tarafından açılan tapu iptali tescil davası bekletici sorun olarak kabul edilerek sonucunun beklenmesi gerekirken yanılgıya düşülerek işin esasına girilip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Karar bozulmalıdır....
Davalılar T2 ve T2 cevap dilekçelerinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen hususların gerçeği yansıtmadığını, davacının halaları olup babasının vefatından sonra kendilerini arayıp sormadığını, muristen kalan taşınmazlar olup olmadığını bilmediklerini, Sivas Belediyesince taraflarına ödenen istimlak bedelini aldıklarını, muris ve davacının ölünceye kadar bakma sözleşmesi yaptığını bilmediklerini, davacının ortak miras hisselerini bertaraf ederek sözleşme yaptırmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "Dava dilekçesinden, T2 ve T2'ın cevap dilekçelerinden ve tapu kaydından; davalılar T2 ve T2'ın dava tarihi itibari ile tapu iptali istenilen taşınmazda malik olmadıkları anlaşıldığından ve davacı tapu iptali istediğinden bu davalılara açılan davanın reddine karar verilmiştir. Sivas 2....
- K A R A R - Davacılar vekili, davalı şirket ile davacılar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacılara verilmesi gereken taşınmazların teslim edilmediğini, sözleşmeye göre ruhsat tarihinden 20 ay sonra teslim edilmesi gerektiğini, sözleşme yapıldığı tarihteki imar planının değişmesi nedeni ile fazladan kazanılan bağımsız bölümlerin davalı adına olduğunu ileri sürerek, davacılara düşen bağımsız bölümlerin tapu iptali ve tesciline, teslim süresinin dolduğunu ileri sürerek davacılara verilmesi gereken taşınmazların tapu iptali ve tesciline, geç teslim nedeni ile tazminata ve fazladan kazanılan dairelerin davacılara hisseleri oranında tapu iptali ve tesciline mümkün olmadığı takdirde bedeline hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLER : Tapu kayıtları, bilirkişi raporu, kroki, Beyoğlu 26. Noterliğinin 2 Kasım 1994 tarih 22605 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, davalılar Dilek ve Mustafa'nın murisleri Servet Özden adına düzenlenmiş Şişli Hacıhüsrev mahallesi 1 parseldeki Çeşme sokakta bulunan 5 kapı numaralı 77 m2 lik tapu tahsis belgeli yerin Beyoğlu 26. Noterliğinin 02/11/1994 tarih 22605 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesi ile davalı Mustafa tarafından 25.000,00 TL bedelle satışının vaad edildiğini, bedelin ödendiğini, zilyetliğin kendisine devredildiğini belirterek sözleşmeye dayalı olan tapu iptali ve tescil, terditli olarak da satış bedelinin faizi ile tahsilini talep etmiştir....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.04.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tazminat isteminin kabulüne dair verilen 01.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, davalılar arasında... Noterliğinin 22.10.2008 tarihli ve... yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi aktedildiğini, yüklenici ...'...
Davacı da davalılar arasında düzenlenmiş arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu kanıtlayamamış ve 6.2.2007 tarihli dilekçesinde ellerinde arsa maliki ile ... arasında düzenlenmiş her hangi bir sözleşmenin bulunmadığını bildirmiştir. Arsa maliki ... ile ... arasında arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğu kanıtlanamadığından, ...’nin arsa payı devri sözleşmesinden kaynaklanan kişisel bir hakkının bulunduğu düşünülemeyeceğinden davacının da yüklenicinin halefi olarak kişisel hakkı temellük ettiği iddiasına dayanarak bu hakkını arsa sahibine karşı ileri sürme olanağı yoktur. Bu nedenle, tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin hüküm altına alınması doğru görülmemiştir. Ancak; davacı kademeli olarak tazminat isteminde bulunmuştur. Davacının bu istemi değerlendirilerek sonucuna göre ve bu isteme ilişkin olarak karar verilmesi gerekir....
arasında düzenlenen ömür boyu gelir desteği ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi bulunmadığı, bu nedenlerle Dairemizin görev alanında kalmadığı açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.07.2014 gününde asli müdahil tarafından 23.12.2014 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tazminat yönünden kabulüne, asli müdahil tarafından açılan davanın reddine dair verilen 03.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi asli müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademe tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, 2321 parsel sayılı taşınmazın davalıya Köy Kanunu uyarınca 2005 yılında tahsis edildiğini, davacı ile davalı arasında akdedilen ......