Zira, tespit maliki adına oluşmuş bir tapu kaydı veya tapu sicili bulunmamaktadır. Kadastro tespit maliki, lehine yapılan tespit kesinleştikten sonra taşınmazın tapu maliki olacaktır. Lehlerine yapılan kadastro tespiti iptal edilip tapuda malik sıfatı kazanamayanların, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında tapu sicilinden kaynaklı bir zararlarının olamayacağı tartışmasızdır....
Zira, tespit maliki adına oluşmuş bir tapu kaydı veya tapu sicili bulunmamaktadır. Kadastro tespit maliki, lehine yapılan tespit kesinleştikten sonra taşınmazın tapu maliki olacaktır. Lehlerine yapılan kadastro tespiti iptal edilip tapuda malik sıfatı kazanamayanların, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında tapu sicilinden kaynaklı bir zararlarının olamayacağı tartışmasızdır....
nin dayandığı tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazları kapsamadığı ancak davalı tarafın dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmaları kapsadığı gerekçesiyle taşınmazların davalılar adına tesciline karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Yapılan keşifler ve tapu uygulamaları ile davacı ...'nin dayandığı tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazları kapsamadığı, davalı tarafın dayandığı tapu kaydının ise çekişmeli taşınmazları kapsadığı belirlenmiştir. Ancak; davalı tarafın dayandığı 01.11.1967 tarih ve 1 numaralı tapu kaydı, 16.01.1952 tarih ve 22 numaralı kök tapu kaydından gelmekte olup bu kök kayıt, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 18.12.1951 tarih, 1951/99 Esas ve 1951/73 Karar sayılı tescil ilamı ile oluşmuştur. Söz konusu tescil ilamında ... taraf olmadığından tapu kaydının ...'yi bağlayıcı bir yönü bulunmayıp bu tapu kaydının miktarına itibar edilerek çekişmeli taşınmazların davalılar adına tesciline karar verilmesi mümkün değildir....
Davacı ..., tapu kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; eski tapu kaydının sınırlarının dava konusu taşınmazın sınırlarına uyduğu ancak davacının dayandığı eski tapu kaydında dava konusu taşınmazın 1 dönüm olarak gösterilmiş olduğu gerçekte taşınmazın daha büyük bir alanı kapsayarak miktar itibarıyla dava konusu taşınmaza uymadığı, dava konusu yerin ...'nun babası ... Konuklu tarafından 1970'li yıllardan beri ekip biçildiği, ...'dan da oğlu ...'...
Davalılara ait 38 sayılı parsele uyduğu belirlenen 07.05.1957 tarihli 2 sıra numaralı tapu kaydından tedavül eden 07.05.1987 tarihli 12 sıra numaralı tapu kaydı ile davacılara ait 36 sayılı parsele uygulanan 07.05.1957 tarihli 1 sıra numaralı tapu kaydından tedavül eden 27.09.1988 tarihli 8 sıra numaralı tapu kaydının 18.04.1948 tarihli 11 sıra numaralı kök tapu kaydından hükmen ifrazen oluştukları, Sulh Hukuk Mahkemesinin 19.11.1956 tarih ve 1956/174 sayılı taksim kararı ve taksim krokisi ile kök tapu kaydının 07.05.1957 tarihli 1, 2, 3, ve 4 sıra numaralı tapu kayıtları altında 4 parçaya ifrazen ayrıldığı, ifrazen oluşan tapu kayıtlarının dava dışı 40, 39 sayılı parsel ile davaya konu 38 ve 36 sayılı parselin bir bölümünü kapsadığı anlaşılmaktadır. Tarafların tapu kayıtlarının dayanağını oluşturan taksim krokisi bulunmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesi uyarınca haritası bulunan tapu kayıtlarının kapsamının haritasına göre belirlenmesi zorunludur....
Mahkemece, dava konusu taşınmazın davalıya ait tapu kaydı kapsamında kaldığı, Hazineye ait tapu kaydının ise taşınmazın bir kısmına uyduğu, tapu tesisinden itibaren geriye doğru davalı lehine 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle iktisap süresinin gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme yetersiz olup değerlendirmede dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalarda 1443 sayılı belirtmelik parseli olarak belirlenen taşınmaza 27.9.1951 tarih ve 27 sıra numaralı tapu kaydı uygulanmış, ancak kaydın değişebilir sınırlı olması nedeniyle bu parsel 2955 ve 2956 sayılı parsellere ifraz edilerek 2955 parsel kayıt miktarı olarak ... Göktepe adına ayrılmış, miktar fazlası olan 2956 parsel ise 2.1.1964 tarih 125 sıra sayılı tapu kaydı ile Hazine adına tapuya bağlanmıştır. Davacı Hazinenin dayanağını oluşturan tapu kaydı 39250 metrekare yüzölçümündeki 2.1.1964 tarih 125 sıra sayılı tapu kaydıdır....
KARŞI OY Karar düzeltme isteyen tapu malikleri; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerlere ait üç adet tapu kayıtlarının olduğunu, tapu kaydı olan yerde zilyetliğe üstünlük verilemeyeceğini, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarına dayanılarak kendi adlarına tesciline karar verilmesini istediklerini, daha önce mahkemece tapu kayıtlarına dayanan davacıların tapu kayıtlarının hukuki geçerliliğini yitirdiği ve uygulama kabiliyeti bulunmadığı gerekçesi ile davalarının reddine karar verildiği, tapuya dayanan davacılar tarafından reddedilen kararların temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16 ve 20....
KARŞI OY Karar düzeltme isteyen tapu malikleri; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerlere ait üç adet tapu kayıtlarının olduğunu, tapu kaydı olan yerde zilyetliğe üstünlük verilemeyeceğini, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarına dayanılarak kendi adlarına tesciline karar verilmesini istediklerini, daha önce mahkemece tapu kayıtlarına dayanan davacıların tapu kayıtlarının hukuki geçerliliğini yitirdiği ve uygulama kabiliyeti bulunmadığı gerekçesi ile davalarının reddine karar verildiği, tapuya dayanan davacılar tarafından reddedilen kararların temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16 ve 20....
KARŞI OY Karar düzeltme isteyen tapu malikleri; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerlere ait üç adet tapu kayıtlarının olduğunu, tapu kaydı olan yerde zilyetliğe üstünlük verilemeyeceğini, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarına dayanılarak kendi adlarına tesciline karar verilmesini istediklerini, daha önce mahkemece tapu kayıtlarına dayanan davacıların tapu kayıtlarının hukuki geçerliliğini yitirdiği ve uygulama kabiliyeti bulunmadığı gerekçesi ile davalarının reddine karar verildiği, tapuya dayanan davacılar tarafından reddedilen kararların temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16 ve 20....
Karar düzeltme isteyen tapu malikleri; dava konusu taşınmazın bulunduğu yerlere ait üç adet tapu kayıtlarının olduğunu, tapu kaydı olan yerde zilyetliğe üstünlük verilemeyeceğini, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarına dayanılarak kendi adlarına tesciline karar verilmesini istediklerini, daha önce mahkemece tapu kayıtlarına dayanan davacıların tapu kayıtlarının hukuki geçerliliğini yitirdiği ve uygulama kabiliyeti bulunmadığı gerekçesi ile davalarının reddine karar verildiği, tapuya dayanan davacılar tarafından reddedilen kararların temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16 ve 20....