Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı yasa ile değişik 2. maddesi gereğince yapılıp 10.10.1980 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; 1) Kullanım kadastrosu sırasında şerh maliki olarak gösterilen kişi davada taraf gösterilmemiştir. Dava tapu iptali ve tescil niteliğinde olduğuna göre şerh malikinin de davada taraf olması zorunludur....

    Aksi halde, yani taşınmazın orman niteliğini yitirmediği belirlendiği takdirde ise, çekişmeli yerin orman sınırları içine alınmasına ve kullanım kadastro tesbitlerinin iptali ile kullanım kadastro parsellerinin orman niteliğiyle tapuya tescillerine karar verilmeli, eğer, çekişmeli taşınmaz hakkında kullanım kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve çekişmeli taşınmazın orman niteliğini kaybettiği belirlendiği takdirde, ise, orman tahdidine itiraz davası yönünden davanın reddine, tescil talebi yönünden ise, genel mahkemeler görevli olduğundan görevsizlik kararı verilmeli, aksi halde ise, yani çekişmeli taşınmaz hakkında kullanım kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve çekişmelitaşınmazın orman niteliğini kaybetmediği yukarıda açıklanan hususlar gözetilerek belirlendiği takdirde ise, çekişmeli taşınmazı kapsayan 2/B madde uygulaması iptal edilerek çekişmeli taşınmazın orman sınırları içine alınmasına karar verilmeli ve son olarak şayet çekişmeli taşınmaz hakkında kullanım kadastro tutanak veya tutanakları...

      Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Yasa gereğince yapılıp 1980 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Daha sonra yapılıp 17.04.1986 tarihinde kesinleşen genel arazi kadastrosu bulunmaktadır. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; 1- Kullanım kadastrosu sırasında şerh maliki olarak gösterilen kişi davada taraf gösterilmemiştir. Dava tapu iptali ve tescil niteliğinde olduğuna göre şerh malikinin de davada taraf olması zorunludur....

        olmayan yerler için oluşturulan tapu kayıtlarına ilişkin olduğu, taşınmazın öncesinin orman olsun olmasın, o yer kesinleşen orman sınırı içinde bulunduğu sırada oluşturulan tapu kayıtlarına değer verilemeyeceği gibi, taşınmazın öncesinin orman sayılan yer olması ve 1744 sayılı  Yasanın  2/1. ...

          nın 1024.(932.) maddesi gereğince yolsuz tescil niteliğinde olduğu" Anayasanın 169 ve 170. maddelerindeki 2924 Sayılı Yasada ve 3402 Sayılı Yasanın 16/D maddesinde özel olarak düzenlenen Devlet Ormanları ve nitelik kaybı nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılan yerler özel yasalarına tabi olduğu, H.G.K'nun 24.03.1999 gün 1999/1-170-167 ve 21.02.1990 gün 1989/1-700-101 kararlarında belirtildiği gibi, aslında özel mülkiyete konu olmayan taşınmazlar her nasılsa tapuya tescil edilmiş olsa bile, bu durum taşınmazın niteliğini değiştirmeyeceğinden tescil işlemi yok hükmünde olacağı, bu tür taşınmazlar hakkında M.Y.'...

            Kesinleşmiş orman kadastro haritasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman orman bilirkişi raporuyla, dava konusu taşınmazın, 3116 Sayılı Yasaya hükümlerine göre 1947 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı; 1952 yılında 5653 Sayılı Yasaya ve ilgili yönetmeliğe aykırı olarak kurulan ve yine yasa ve yönetmelik hükümlerine uymadan çalışma yapan maki tefrik komisyonunca, ... makisi olarak tesbit edilmişse de, 1978 yılında Orman Yönetimi tarafından, makiye ayırma işlemine değer verilmeyip, orman kadastro sınırı içinde kalmaya devam ettiği kabul edilerek, 1744 Sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı ancak, Orman Yönetiminin açtığı dava sonunda, bu işlemin ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; taşınmazın orman niteliğinin çekişmeli olması nedeniyle tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 20.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,12.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Köyü 117 sayılı kadastro parselinden ve genel kadastroda 1947 yılı orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı için tapulama dışı bırakılan ve ihdasen tescil edilen 883 sayılı parselin tevhit ve ifrazıyla oluştuğu, ancak şuyulandırma nedeniyle, ... Köyü 117 sayılı parseldeki payları nedeniyle tamamının davalı gerçek kişiler adına tescil edildiği,çekişmeli imar parselinin fiili olarak kısmen 117 sayılı parselin tapu çap krokisi sınırları içinde kısmen 883 sayılı muhdes parselin tapu çap krokisi sınırları içinde kaldığı, 117 sayılı parselin yörede 1963 yılında yapılan genel kadastroda, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak ... ve ......

                  Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1952 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1991 yılında yapılıp kesinleşen 3302 sayılı Kanuna göre aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. 1) Davalıların tapu iptali tescil davası yönünden temyiz itirazları bakımından; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın 2/B alanı içinde kaldığı, ancak, halen eylemli biçimde orman niteliğini koruduğu, davanın devamı sırasında Milli Emlak Müdürlüğünce tapuda taşınmazın niteliğinin orman olarak değiştirildiği, bu nedenle, tapu iptali ve tescil yönününden davanın konusuz kaldığı belirlenerek, yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından hükmün ONANMASINA, 2) Davalıların, elatmanın önlenmesi davası yönünden temyiz itirazları bakımından; dava konusu...

                    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, Orman Yönetimi aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının kısmen iptaliyle 29/06/2011 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfiyle işaretli 2611,26 m²'lik bölümünün tarla niteliğiyle mahkemenin 04/01/2010 tarih 2009/323-1 sayılı veraset ilamındaki paylar oranında davacılar adına el birliği mülkiyeti ile tapuya kayıt ve tesciline, aynı raporda geriye kalan ve  (B) harfiyle işaretli 5879,88 m²'lik alan olarak sınırlandırılmasına ve yüzölçümünün belirtildiği şekilde düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu