Yönetimi; Yakakent ilçesi, Yeşilköy köyünde 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan ve kesinleşmiş orman kadastro haritasına göre 165, 166, 168, 170, 172, 185 numaralı parsellerin orman sınırları içerisinde kalması nedeniyle davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptaline, orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, dava dilekçesindeki açıklamaya göre orman tahdidine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin iken, dava sırasında yapılan 2/B madde uygulaması nedeniyle 2/B madde uygulamasına itiraz ve tescil davasına dönüşmüştür....
Ancak, orman kadastrosuna itiraz davalarına bakmakla görevli kadastro mahkemesinin kişinin davasını kabul etmesi halinde dava konusu yerin orman kadastro sınırı dışına çıkartılmasına, red etmesi halinde de o yerin orman sınırı içinde bırakılmasına şeklinde hüküm kurması gerektiği, tapu iptal ve tescil kararı verilemeyeceği, aslında davacıların tescil isteği de bulunmadığı, adlarına tapuda kayıtlı olan parsellerin orman sınırı dışına çıkartılmasını istedikleri ve orman kadastrosuna itiraz davasını inceleyen kadastro mahkemelerinin kesinleşen tapu kayıtlarını iptal etme görevi bulunmadığı, dava konusu parseli içine alan orman kadastrosunun kesinleşmesinden sonra Orman Yönetiminin genel mahkemelerde açacağı dava sonucu tapu kaydının iptalini isteyebileceği gözönünde bulundurulmadan ... şekilde hüküm kurulması isabetsiz ise de bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin 19.06.2009 günlü fen bilirkişi krokisinde (B) ile gösterilen 160 m2 bölümünün tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tesciline, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1984 yılında 6831 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca orman kadastrosu, 1999 yılında 2/B madde uygulaması yapılıp 4 kesinleşmiştir. 1963 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında taşınmaz, kişiler adına tarla olarak tespit edilmiş ve kesinleşmiştir....
Köyü 1709 ada 2 parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1973 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1965 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....
üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu ... parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde çekişmeli parselin tamamı yada bir bölümünün orman kadastro sınırları içinde yada 6831 sayılı yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığı belirlendiği taktirde, davanın aynı zamanda bu işlemlere itiraz olduğu gözetilerek, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilmeli ve dava sonucu beklenmeli, taşınmazın tamamının orman kadastro sınırları dışında bırakıldığı belirlendiği taktirde, bu kez, yeterince yaşlı yerel bilirkişiler vasıtasıyla davacı Hazinenin tutunduğu tapu kaydı ve var ise tescil krokisi ile davalı gerçek kişinin tutunduğu tapu kaydı ve mahkeme kararı uygulanmalı, yerel bilirkişi sözleri komşu parsel...
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dosya içinde mevcut idari yazışmalardan, parselin esasen davacı ... adına tapulu olduğu, ancak tapusu yokmuş ve 2/B parseliymiş gibi işlem gördüğünün anlaşıldığı, 105 ada 8 parselin 2/B parseli olmadığı, şahıs tapusu olduğu ve 5831 sayılı Kanun'un kapsamına girmediği gerekçe gösterilerek davanın kabulüne, 105 ada 8 parselin ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1943 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun ve daha sonra 1744, 2896 ve 3302 sayılı Kanunlar hükümlerine yapılan aplikasyon ve orman rejimi dışına çıkarma işlemlerinin mevcut olduğu anlaşılmaktadır....
maddesi gereğince 15.10.1961 tarihinden önce nitelik kaybetmesi nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılması halinde, o yerin orman sınırı içine alınmadan önce tapuda kayıtlı olsa dahi, tapu kaydı özel mülkiyete konu olmayan orman sayılan yerde oluşturulduğu için yolsuz tescil niteliğinde olacağından, yine bu tapu kaydına değer verilemeyeceği ve o yerin mülkiyetinin tapu sahiplerine intikal etmeyeceği, 1744 Sayılı Yasanın 2/6 maddesi gereğince çıkartılan ve 22 Temmuz 1974 tarihli Resmi Gazete Yayınlanarak yürürlüğe giren "Orman Sınırları Dışına Çıkartılacak Yerler Hakkında Tüzüğün"ün 34. maddesinin "Orman Kadastro ekipleri; düzenleyecekleri tutanaklarda orman sayılmaması gerektiği ve tapulu bulunduğu halde, orman sınırları içine alınmış ve sahibi tarafından itiraz edilmediği için orman sayılan yer haline dönüşmüş ve fakat 6831 Sayılı Orman Yasasının değişik 2. maddesine göre orman sınırı dışına çıkarılması gerekli olan yerleri, tapu sahibi kimliğini, tapunun tarih ve numarasını yazmak suretiyle...
maddesi gereğince 15.10.1961 tarihinden önce nitelik kaybetmesi nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılması halinde, o yerin orman sınırı içine alınmadan önce tapuda kayıtlı olsa dahi, tapu kaydı özel mülkiyete konu olmayan orman sayılan yerde oluşturulduğu için yolsuz tescil niteliğinde olacağından, yine bu tapu kaydına değer verilemeyeceği ve o yerin mülkiyetinin tapu sahiplerine intikal etmeyeceği, 1744 Sayılı Yasanın 2/6 maddesi gereğince çıkartılan ve 22 Temmuz 1974 tarihli Resmi Gazete Yayınlanarak yürürlüğe giren "Orman Sınırları Dışına Çıkartılacak Yerler Hakkında Tüzüğün"ün 34. maddesinin "Orman Kadastro ekipleri; düzenleyecekleri tutanaklarda orman sayılmaması gerektiği ve tapulu bulunduğu halde, orman sınırları içine alınmış ve sahibi tarafından itiraz edilmediği için orman sayılan yer haline dönüşmüş ve fakat 6831 Sayılı Orman Yasasının değişik 2. maddesine göre orman sınırı dışına çıkarılması gerekli olan yerleri, tapu sahibi kimliğini, tapunun tarih ve numarasını yazmak suretiyle...
maddesi gereğince 15.10.1961 tarihinden önce nitelik kaybetmesi nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılması halinde, o yerin orman sınırı içine alınmadan önce tapuda kayıtlı olsa dahi, tapu kaydı özel mülkiyete konu olmayan orman sayılan yerde oluşturulduğu için yolsuz tescil niteliğinde olacağından, yine bu tapu kaydına değer verilemeyeceği ve o yerin mülkiyetinin tapu sahiplerine intikal etmeyeceği, 1744 Sayılı Yasanın 2/6 maddesi gereğince çıkartılan ve 22 Temmuz 1974 tarihli Resmi Gazete Yayınlanarak yürürlüğe giren "Orman Sınırları Dışına Çıkartılacak Yerler Hakkında Tüzüğün"ün 34. maddesinin "Orman Kadastro ekipleri; düzenleyecekleri tutanaklarda orman sayılmaması gerektiği ve tapulu bulunduğu halde, orman sınırları içine alınmış ve sahibi tarafından itiraz edilmediği için orman sayılan yer haline dönüşmüş ve fakat 6831 Sayılı Orman Yasasının değişik 2. maddesine göre orman sınırı dışına çıkarılması gerekli olan yerleri, tapu sahibi kimliğini, tapunun tarih ve numarasını yazmak suretiyle...
Ancak, orman kadastro tespitine itiraz davalarında mahkemece toplanan deliller karşısında davanın kabulü ya da reddi yolunda hüküm kurulmakla yetinilmesi gerektiği, tapu iptal ve tescil kararı verilemeyeceği, dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, davacının tescil isteği olmayıp adına kayıtlı olan parselin orman sınırı dışına çıkartılmasını istediği, orman kadastrosuna itiraz davasını inceleyen kadastro mahkemelerinin kesinleşen tapu kayıtlarını iptal etme görevi bulunmadığı, dava konusu parseli içine alan orman kadastrosunun kesinleşmesinden sonra Orman Yönetiminin genel mahkemelerde açacağı dava sonucu tapu kaydının iptaline karar verilebileceği gözönünde bulundurulmadan ... şekilde hüküm kurulması isabetsiz ise de bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, hüküm fıkrasının 2. bendinin hükümden tamamen çıkarılmasına ve H.Y.U.Y.'...