İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 3. maddesinde, bina vergisini, binanın malikinin, varsa intifa hakkı sahibinin, her ikisi de yoksa binaya malik gibi tasarruf edenlerin ödeyeceği hüküm altına alındığı, 4721 sayılı Medeni Kanun'un 794. ve 795. maddesinde, intifa hakkının, taşınırlar, taşınmazlar, haklar veya bir malvarlığı üzerinde kurulabileceği, aksine düzenleme olmadıkça bu hakkın, sahibine, konusu üzerinde tam yararlanma yetkisi sağlayacağı, intifa hakkının, taşınırlarda zilyetliğin devri, alacaklarda alacağın devri ile taşınmazlarda tapu kütüğüne tescil ile kurulacağı, taşınır ve taşınmazlarda intifa hakkının kazanılması ve tescilinde, aksine düzenleme olmadıkça, mülkiyete ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taşınmaz üzerindeki yasal intifa hakkının, tapu kütüğüne tescil edilmemiş olsa bile durumu bilenlere karşı ileri sürülebileceği, tescil edilmiş ise, herkese karşı ileri sürülebileceği...
Mah. 1952 ada, 2 parsel C Blok kat:5 No:19'da kayıtlı mesken vasıflı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile ortak çocuklar ... ve ... adına eşit olarak tapuya kayıt ve tesciline, ayrıca davacı yararına 01.04.2040 tarihine kadar intifa hakkı tesis edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın evlilik tarihinden önce edinildiğini, edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olmadığını, kişisel mal niteliğinde olduğunu, mal paylaşımına konu edilmesinin mümkün olmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Aile konutu olarak kullanılmakla birlikte, bağımsız olarak tapu sicilinde kayıtlı olmayan bir taşınmazın bir bölümü (aile konutu olarak kullanılan bölümü) üzerinde miras payına mahsuben mülkiyet hakkı tanınması suretiyle özgüleme yapılıp yapılamayacağı; yapılacaksa şekli konusunda öğretide görüş birliği mevcut değildir. Ancak, böyle bir durumda haklı sebebin bulunması koşuluyla, mülkiyet hakkı yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasının mümkün olduğu kabul edilmektedir. (Mustafa Duralı- Turgut Öz: Türk Özel Hukuku, Cilt IV, Miras Hukuku, İstanbul 2011, sh. 489). Buna karşılık, Kat Mülkiyeti Kurulmamış bir binanın bir katı aile konutu olarak kullanılıyor ise; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 5. maddesinden yararlanılarak, mümkünse Kat Mülkiyeti kurulmak suretiyle aile konutunun oluştuğu bağımsız bölüm üzerinde sağ kalan eşe mülkiyet hakkı tanınmasının mümkün olduğu da ileri sürülmektedir....
Köylerinin birlikte kadim yararlanma hakkı bulunduğunun şerh verilmesine karar verilmiş; bu karar Hazine ve davalı ... Köy Tüzelkişiliği tarafından temyiz edilmiştir. Dava orman iddiası ile açılan tapu iptali ve tescil ile intifa hakkının şerh verilmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli yerler bu çalışmada orman alanı dışında bırakılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki intifa hakkı ve ipoteğin terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 07.05.2014 gün ve 2014/1189 Esas, 5950 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacılar, davalı şirket ile davalı ..... arasındaki sözleşmeler uyarınca diğer davacı ...'in maliki olduğu taşınmaza anılan sözleşmelerin teminatı olarak davalı yararına intifa hakkı ile 27.02.2004 tarihli 100.000,00 TL ve 11.05.2004 tarihli 150.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, sözleşmenin 18.09.2010 tarihinde süresinin sona erdiğini belirterek ipoteğin ve intifa hakkının terkinini istemişlerdir. Davalı, davacı .......'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen ek karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı; taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Bu tanımdan anlaşılabileceği gibi intifa hakkı, hak sahibine mülkiyet hakkından sonra en çok kullanma imkanı sağlayan ayni bir haktır. Bilindiği üzere, sözleşmenin konusu, niteliği ve ödenecek miktar gibi hususlarda dikkatsizliği veya bilgisizliği sonucu gerçek iradesine uymayan beyanda bulunmak suretiyle esaslı hataya düşen tarafın sözleşme ile bağlı sayılamayacağı kuşkusuzdur....
Bu kapsamda davacının dayandığı intifa hakkına ilişkin düzenlemeler değerlendirilecek olursa: Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir (TMK m.795). İntifa hakkı, bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK m.796)....
Ancak; Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; Tapu kaydında göre, dava konusu taşınmazın ½ hissesi üzerinde dava dışı ... oğlu ..., ½ hissesi üzerinde dava dışı ... kızı ... lehine intifa hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle; tapu kaydında lehine intifa hakkı bulunan ... oğlu ... ve ... kızı ...’ı davaya dahil etmesi için davacı idareye süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra, taşınmaz bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar milli bir bankaya çıplak mülkiyet sahibi davalı adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahiplerinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde davalı tapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmediği, Anlaşıldığından; Kapatılan 18....
Davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamasına göre dava; davalılardan ... yönünden anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptal ve tescil, davalılardan ... yönünden ise şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Her ne kadar davalılardan ... yönünden açılan dava Aile mahkemelerinin görevine girmekte ise de dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle tapuda ... adına kayıtlı olmadığı sabittir. Davacı vekili, davalı eski eşin dava konusu taşınmazı muvazaalı olarak diğer davalı babası ...'e anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklı hakkını kullanmasını engelleyecek şekilde mal kaçırmak amacıyla devrettiğini ileri sürerek istekte bulunmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine göre, davacının davalılardan ...'e karşı açmış olduğu davanın yasal dayanağının Türk Borçlar Kanununun 19. (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 18.) maddesi olduğu anlaşılmaktadır....