Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya gelince; dava konusu satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilen 6618 parsel sayılı taşınmazın irtifak hanesinde "01.01.1900 başlama tarihli ... 14/240 hisseleri üzerinde kanuni intifa hakkı mevcuttur" şerhi bulunduğu ancak intifa hakkı sahiplerinin davaya dahil edilmediği, UYAP üzerinden alınan güncel tapu kaydında ise intifa hakkının başlangıç ve tesis tarihine ilişkin herhangi bir ifade bulunmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece öncelikle adı geçen intifa hakkı sahiplerine usulüne uygun dava dilekçesi tebliği ile davaya dahil edilerek intifa hakkının tesis edildiği tarih tespit edildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle intifa hakkı sahiplerinin hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....

    Dosya içerisindeki Küçükçekmece Tapu Sicil Müdürlüğünün 22.05.2019 tarihli cevabi yazısında; ... mahallesi ... sayılı parsel taşınmazda 07.11.2013 tarihi ... yevmiyeli intifa hakkında kısmen feragat edildiği ve buna ilişkin tescil istem belgesi verildiği belirtilerek söz konusu belgenin onaylı suretinin gönderildiği görülmektedir. Bahsi geçen tescil istem belgesinin incelenmesinde; belirtilen taşınmazda kayıtlı olan intifa hakkından, çıplak mülkiyet sahibi ... lehine 732.000,00 TL bedelle feragat edildiği belirtilmiştir. Eldeki davanın açılış tarihi 02.10.2018 olmakla, dava açılışından önce davacının intifa hakkının, bedeli de gösterilmek suretiyle sona erdirildiği anlaşılmaktadır. Az yukarıda belirtildiği üzere, intifa hakkı tescil bedelinin iki milyon yüz kırk dört bin altı yüz TL olduğu, intifa hakkı sahibi tarafından 732.000,00 TL bedel karşılığında intifa hakkında feragat edildiği anlaşılmaktadır....

      Öncelikle dava konusu 24 sayılı parselde, her iki pay bakımından (1/2'şer) ½ payın intifa hakkı ölünceye kadar Ayşe Nermin Anbarlıoğlu'na, ½ payının intifa hakkı ise Mehmet Sıtkı Anbarlıoğlu'na ait olduğu tapu kaydında açıklandığına göre davanın Ayşe Nermin ve Mehmet Sıtkı Anbarlıoğlu'na yöneltilmesi, davaya katıldıkları takdirde tanık ve delillerinin sunulması için taraflara süre ve imkan tanınması, böylece taraf teşkilinin sağlanması ve davanın yürütülmesi gerekir....

        Karar ...A.Ş. yararına açıklanan nedenle bozulmalıdır. 2- Davanın diğer taraflarının temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınır ve taşınmaz hatta haklar ve bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerindeki intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı, hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle tesis edilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü yada tüzelkişi ise tüzelkişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK.m.796)....

          A.Ş. yararına açıklanan nedenle bozulmalıdır. 2- Davanın diğer taraflarının temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınır ve taşınmaz hatta haklar ve bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerindeki intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı, hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle tesis edilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü yada tüzelkişi ise tüzelkişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK.m.796)....

            Karar ....A.Ş. yararına açıklanan nedenle bozulmalıdır. 2- Davanın diğer taraflarının temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınır ve taşınmaz hatta haklar ve bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerindeki intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı, hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle tesis edilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü yada tüzelkişi ise tüzelkişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK.m.796)....

              Şöyle ki; Dairenin 11.03.2014 tarihli bozma ilamında dava konusu taşınmaza ait tapu kaydında .... Mahalle Camisine ait intifa hakkı bulunduğu, mevcut intifa hakkının devam edip etmediği araştırılarak halen devam ettiğinin tespiti halinde intifa hakkı sahibinin davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen, bu konuda bir araştırma yapılmadan ve taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir. (TMK.m.795) İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. (TMK.m.796) Kanuni intifa hakları hariç (TMK.m.495 vd.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır....

                  Somut olaya gelince; Dinlenen tanıklar, murisin taşınmazını bedel almadan oğlu Ömer'e devrettiğini, Ömer'in de "mirasçılar bu yeri elimden alır, size devredeyim, tapu masraflarını da ben yapayım" şeklinde kendilerine getirdiği teklifi kabul etmemeleri üzerine davalı Yüksel'e yine bedelsiz temlik ettiğini, Yüksel'in taşınmazı hiç kullanmadığını bildirmişlerdir. Davalı Yüksel, 03.11.2008 günlü cevap dilekçesinde, muris ve oğlu Mehmet ile sihri hısım olduklarını beyan etmiştir. Bu durumda, davalı Yüksel muvazaalı işlemi bilebilecek konumdadır. Bunun yanında, satın aldığı taşınmaz ev olup satış tarihinde intifa hakkı miras bırakan Mehmet'e aittir. Bir kimsenin ev nitelikli taşınmazı intifa hakkı ile yükümlü olarak alması, onu kullanmayacağı anlamına gelir ki, bu da hayatın olağan akışına ters düşer. Kaldı ki, davalı Yüksel taşınmazı intifa hakkı sahibi murisin ölümünden sonra da hiç kullanmamış, taşınmazı kullanan davacılardan birisi hakkında da bir yasal işlem başlatmamıştır....

                    Dosyada toplanan bilgi ve belgeler, özellikle tapu kayıtları incelendiğinde; kat mülkiyetli anataşınmazda davalının 2 no.lu bağımsız bölümün maliki, davacının ise 4 no.lu bağımsız bölümde intifa hakkı sahibi olduğu anlaşılmaktadır. İntifa hakkı sahibi, bu hakkın konusunu oluşturan bağımsız bölümden ve dolayısıyla anataşınmazın ortak yerlerinden yararlanma hakkına sahip olup, ancak bu yerlerden yararlanmasının engellenmesi ya da kısıtlanması durumunda hakimin müdahalesini isteyebilir. Bir kat malikinin kendi bağımsız bölümünde veya ortak yerlerde yaptığı değişiklikler, başka bir kat malikinin bağımsız bölümü üzerinde intifa hakkı sahibi olan kişinin, bu hakka dayanarak yararlandığı bağımsız bölüme veya ortak yerlerden yararlanma hakkına müdahale oluşturmadıkça, intifa hakkı sahibinin bu değişikliğin eski hale getirilmesi için dava açma hakkı yoktur....

                      UYAP Entegrasyonu