Kocasinan İlçe Nüfus Müdürlüğünün 22/07/2020 tarihli yazı cevabında Mustafa Ağar adlı kişi kaydına rastlanılmadığı bildirilmiştir. Kocasinan Tapu Müdürlüğü tarafından gönderilen 27/07/2020 tarihli yazı cevabında, 29/08/1996 tarihli kayıtta söz konusu taşınmazın Musa oğlu Mustafa Ağar adına tespitinin yapıldığı ve tutanağın 31/05/1997 tarihinde düzenlendiği, Musa oğlu Mustafa Ağar'ın 1950 doğumlu tarihli olduğunun belirtildiği görülmüştür. Tapu kayıtlarında yer alan kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen dava konusu taşınmazın, tapu kayıtları, kadastro tutanakları, kadastrodan sonra edinilmiş ise buna ilişkin tüm belgelerin birlikte değerlendirilmelidir. Dava konusu taşınmazın tapu kaydında malik olarak görülen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, buna göre tüm kayıtlar değerlendirilerek işlem yapılmalıdır....
Tapu Sicil Müdürlüğü de yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamalıdır. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Dava, tapu kaydına tapu malikinin baba adının eklenmesi suretiyle düzeltilmesi istemine ilişkindir. Bu davalarda amaç, tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kaydındaki bilgilere uygun hale getirmektir. Nüfus kaydında murisin baba adı "... ..." olmasına rağmen veraset belgesi esas alınarak nüfus kaydına aykırı bir şekilde tapudaki baba adının "... ... ..." olarak düzeltilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece, yukarıda belirtilen ilkelere uygun inceleme ve araştırma yapılarak davacılar murisi ile tapu malikinin aynı şahıs olup olmadığının ve murisin nüfus kaydındaki baba adının kesin olarak tespiti ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ile verilen kararın bozulması gerekmiştir....
bağlantı sağlanarak davacı tarafın iddia ettiği kişi ile tapu malikinin aynı kişi olup olmadığı tereddüde yer vermeyecek şekilde kesin olarak saptanması gerekmesine rağmen mahkemece bu konuda eksik inceleme ve araştırma yapılarak verilen kararı istinaf ettiklerini, sair hususlarla birlikte yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ederek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "-Davanın KABULÜ İLE, Adana İli, Karataş İlçesi, Topraklı Mah. 395 ve 396 parselde ( Evveliyatı 276 no'lu parsel ) tapu kayıtlarında malik olarak görülen Derviş oğlu Ali Geçti ile Adana İli, Karataş İlçesi, Topraklı Mah. Cilt No:63 Hane No:20 BSN:1 Durmuş Ali ve Şerife oğlu 24/03/1912 Tarsus doğumlu, 20/11/1969 ölüm tarihli, T.C. Kimlik numaralı Mehmet Ali Serden Geçti ile aynı kişi olduğunun tespiti ile tapu kayıtlarında malik hanelerinin bu şekilde düzeltilmesine,"şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir: 1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen dava konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus müdürlüğünden, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı...
Anılan maddede, "aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Kanunun açık hükmü dikkate alındığında, tapu sicilinden malikin kim olduğunun anlaşılamaması hali; taşınmaz malın sahibinin kim olduğunun bilinmesine yarayacak, kimliğini ortaya koyacak gerekli bilgi ve belgelerin tapu sicilinden (kütüğünden) çıkarılmasının imkansız olmasıdır. (Yargıtay HGK'nın 10.04.1991 tarih 1991/8-51 Esas, 194 Karar ve 15.04.2011 tarih 2011/8-111 Esas, 2011/180 Karar sayılı ilamları). Genel olarak, gerekli dikkati gösteren herkesin kayıtlarda malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde tapu sicilinde yazılı olan malikin bilinmediğinin kabulü gerekir....
Değerlendirme 1.Tapu kaydında düzeltim davalarında taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Bu nedenle, Mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 16.09.2015 gün 752/667 sayılı mirasçılık belgesinde adı geçen murisin aynı kişi olduğunun tespiti için süre ve imkan verilmesi, oluşacak sonuca göre bir değerlendirme yapılması ve toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek, kayyım tayin edilen kişi ile mirasçılık belgesindeki kişinin aynı kişi olup olmadığı hususu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmayla davanın kabulü doğru görülmemiştir....
in maliki olduğu 59 ada 12 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının malik hanesinde "Himmet oğlu .............." olarak kayıtlı olduğunu, soyadı bilgisinin yazılmadığını ileri sürerek, soyadının ilavesi suretiyle kayıtların düzeltilmesini, yargılama sırasında ise kayıt maliki ile mirasbırakanın aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile mirasbırakan ile kayıt malikinin aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ....................'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir....
Ancak Tapu Sicil Tüzüğünün 28. maddesinde kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ve soyadı, baba adı ile edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasına ilişkin yanlış yazılan bilgilerin düzeltilmesinin istenebileceğinin belirtildiğini, talep aynı zamanda tapu maliki ile davacı murisinin aynı kişi olduğunun tespitini de içerdiğinden ve tapu müdürlüğünde infaz sırasında ancak yazılabilecek bilgilerin tapuya işlenmesi mümkün olduğundan, davacının murisi ile tapu kaydı malikinin aynı kişi olduğunun tespitine karar verilebilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı idare vekilinin istinaf taleplerinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının 6100 sayılı HMK 353/1- b.2 maddesi hükmü gereğince düzeltilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar verilmiştir....