Mahallesi çalışma alanında bulunan 456 ada 24 parsel parsel sayılı 78,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, çifte tapu kaydı nedeniyle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiş, 1987 yılından yapılan imar uygulaması sonucunda ise 2785 ada 1 parsel numarası verilerek 172,00 metrekare yüzölçümü ile ... adına tescil edildikten sonra kayden ... ve ... adına tescil edilmiştir. Davacı Hazine, 31.07.2001 tarihinde çekişmeli taşınmazın kadastro tespiti sırasında malik hanesinin açık bırakıldığı, bilahare Encümen kararı ile ... adına tescil edildiği; buna karşın Encümen kararının İdare Mahkemesi'nce iptal edilerek bu kararın kesinleştiği dolayısıyla tescilin yolsuz hale geldiğini ve taşınmazın Hazine adına kayıtlı tapu kaydının kapsamında kaldığını ileri sürerek malik hanesinin Hazine adına doldurulması istemiyle dava açmıştır....
Mahallesinde kain 432 ada 15 parsel sayılı 130,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çifte tapu kaydı nedeniyle malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edildikten sonra, 1987 yılında yapılan imar uygulaması sonucunda 106,00 metrekare yüzölçümü ile 1923 ada 3 parsel numarası verilerek ... Belediyesi adına tescil edilmiş ve bilahare 08.03.1991 tarihinde satılarak ...'e intikal etmiştir. Davacı Hazine, kadastro tespiti sırasında çekişmeli taşınmazın malik hanesinin açık bırakıldığını, bilahare Encümen kararı ile ... Belediyesi adına tescil edildiğini ve satış nedeniyle davalılara intikal ettirildiğini, buna karşın Encümen Kararının İdare Mahkemesince iptal edilerek bu kararın kesinleştiğini, dolayısı ile tescilin yolsuz hale geldiğini ve çekişmeli taşınmazın Hazine adına kayıtlı tapu kaydının kapsamında kaldığını ileri sürerek, malik hanesinin Hazine adına doldurulması istemiyle 31.07.2001 tarihinde dava açmıştır....
Tespit tarihinden önce 9.8.1961 tarihinde davacı Mehmet Halil Karaoğlan tarafından Hazine ve Köy Tüzel Kişiliği aleyhine açılan tescil davasının, tespit tarihinde derdest olduğu ve bu davanın varlığına rağmen usulsüz olarak kesinleştirilen tutanaklara karşı aynı kişinin açtığı tapu iptal davası ile birleştirildiği anlaşılmaktadır. Kadastro tespitinden önce açılmış ve tespit sırasında derdest olan ve Kadastro Mahkemesine devredilebilir nitelik taşıyan bir dava bulunduğuna göre; tespit sırasında dava dilekçesi kapsamında kalan taşınmazların tutanaklarının malik hanesinin açık bırakılması gerekir. Davaya rağmen tutanağın malik hanesinin doldurulması ve kesinleştirilip, tapu oluşturulması, yasal, istisnai haller dışında hukuki hiç bir sonuç doğurmaz. Böyle bir davadan vazgeçilmeside ancak vazgeçme beyanında bulunan davacı yönünden bağlayıcıdır....
Dava, 3917 ada 18 parsel sayılı taşınmazın iskan kaydı nedeniyle muris ...'in mirasçıları adına tescili istemine yöneliktir. Dosya içeriğinden, çekişmeli taşınmazın malik hanesinin Bursa Sulh Hukuk Mahkemesinin 1935/453 Esas sayılı dava dosyasında davalı olması nedeniyle boş olarak tespit edildiği, adı geçen dava dosyası ve sonucu hakkında bilgiye ulaşılamadığı bu nedenle kadastro tespitinin henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Kadastro Mahkemesinin görev ve yetkisi, her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günden başlayıp taşınmaza ait tutanağın hukukça kabul edilen usule uygun olarak kesinleştiği güne kadar devam eder. Hal böyle olunca, kadastro tespiti sırasında malik hanesi açık bırakılan taşınmazın malik hanesinin doldurulması görevi Kadastro Mahkemesine ait olup görev hususu yargılamanın her safhasında re'sen gözetilmesi gereken hususlardandır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 348 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının malik hanesi “... kızı, ...” olması gerekirken hatalı olarak “... kızı, ... ” yazıldığını ileri sürerek tapu kaydının malik hanesinin nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle 348 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının malik hanesinin “... kızı, ...” olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi....'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : 2613 Sayılı Yasa uyarınca yapılan kadastro sırasında 444 ada 8 parsel sayılı 84 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz çifte tapu kaydı nedeniyle malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiş, imar uygulaması sonucunda 75 metrekare yüzölçümü ile 1873 ada 1 parsel numarası verilerek malik hanesi açık olarak tescil edilmiş, davacı ... tarafından tapu kaydına dayanılarak, davalılar Mesalim Paker ve arkadaşları aleyhine Kadastro Mahkemesine açılan dava sonucunda taşınmazın ... adına tesciline karar verilmiş ve karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir....
Mahallesi çalışma alanında bulunan, 672 ada 38 parsel sayılı 213.50 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın zilyetlik ve tapu kaydı nedeniyle ...’e ait olduğu, ancak taşınmaza uyan aynı kuvvette iki tapu kaydının bulunması nedeni ile taşınmazın malik hanesinin mahkemece belirlenmesine Tapulama Komisyonunca karar verilmiştir. Komisyon kararına karşı açılan davalar takip edilmediğinden işlemden kaldırılmış, çekişmeli taşınmaz tapuya malik hanesi açık olarak işlenmiştir. Davacı Hazine 26.12.2012 tarihinde çekişmeli taşınmazın Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın ... mirasçıları adına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: Mahkemece: " dava konusu 85 ada 10 parselin tapu kaydında halen davalı durumda, malik hanesinin açık olduğu, düzenlenen tutanakta hakkında davalı yazılmış ise de dava dosyasına ve sonucuna ulaşılamadığı, şu hali ile taşınmazla ilgili kadastro işleminin tamamlanmadığı, dava konusu parselin davalı olması sebebiyle tapulama işlemleri kesinleştirilmediğinden tapu kaydında malik hanesinin açık bırakıldığı, halen malik hanesinin boş olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 30/2. maddesi (766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 54. maddesi) uyarınca gerçek maliki belirleme görevi ile malik hanesindeki boşluğu doldurma görevinin Kadastro Mahkemesi'ne ait olduğu" gerekçesiyle davanın görevsizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 15.12.2009 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.01.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı temsilcisi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu kaydında soyadının düzeltilmesi istemiyle açılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, Hükmü davalı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıda yazılı neden dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Tapu kaydında isim düzeltilmesi davalarında tapu kütüğünde bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden isim, soyisim ve baba isminin düzeltilmesi olanağı vardır....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1956/5 Esas, 1956/507 Karar sayılı ilamı ile malik hanesinin doldurulduğu belirtilmiş ise de söz konusu dosyanın bulunamadığı, kesinleşip kesinleşmediğinin belli olmadığı, taşınmazın malik hanesinin hala açık olduğu, tapu kaydının oluşmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece öncelikle bahsedilen ilam ile lehine tescil kararı verilen ...’un, ölmüşse mirasçılarının davaya dahil edilmesi, taraf teşkilinin sağlanması, taraf delillerinin toplanması, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı Hazine’nin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.9.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....