ada 7 parsel sayılı taşınmazın ve 699 ada 11 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydındaki ihtiyadi tedbir şerhlerinin terkinini talep ettiği ve Tapu Müdürlüğünün 01.07.2013 tarihli yazı cevabına göre söz konusu taşınmazlardaki ihtiyati tedbir şerhinin terkin edildiği anlaşılmıştır....
İstinaf Sebepleri Davalı alacaklı istinaf dilekçesinde; şikayetçi üçüncü kişi haciz alacaklısı tarafından dava açılırken maktu harç yatırmasının hatalı olduğunu, ipotek bedeli üzerinden yatırılması gereken nispi harcın tamamlanması için şikayetçiye kesin süre verilmesi, yatırılmaması halinde dava şartı yokluğundan şikayetin reddine karar verilmesi gerektiğini, rehin hakkının tapu sicilinin aleniliği ve tapuya güven ilkeleri gereğince herkese karşı ileri sürülebileceğini, taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği tarihte şikayetçinin haciz şerhinin bulunmadığını, ipotekli taşınmazın satışı sonrası elde edilen ihale bedelinin takip miktarını karşılamadığından sıra cetveli yapılmasına gerek olmadığını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. C....
kaynaklanan borcun sükut etmiş olması nedeniyle iş bu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için Tekkeköy Tapu Müdürlüğü'ne müzekkere yazılması" şeklinde talepte bulunulduğu, Müdürlüğün 17/10/2022 tarihli tensip kararı ile "İİK 150/c şerhinin kaldırılmasına, taşınmaz üzerine ipotek müdürlüğümüzce konulmadığından İİK’nın 153....
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararında 1.680,50 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verildiğini, halbuki kararın gerekçe bölümünde 1.680,50 TL' nin T4 tarafından arttırılması gereken ipotek bedeli olduğunun açıkça yazıldığını, üstelik aynı kararda ipotek şerhinin fekkine karar verilmiş olduğundan ipotek bedeli tümüyle ortadan kaldırılmış ve sadece farkı için hüküm kurulduğunu, halbuki tapuda belirtilen ipotek bedeline 1.680,50 TL' nin ipoteğin tesis tarihinden itibaren işleyen yasal faizi eklenerek tahsiline karar verilmesi gerekirken sadece fark kısmı belirtilmiş olduğundan artık esas ipotek bedelinin tahsiline olanak kalmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, taşınmazın tapu kaydı üzerine konulmuş olan 1. derece ipotek şerhinin sehven işlenmemesi nedeniyle uğranılan zararın, 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nce esastan reddine ilişkin karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle;istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme Uyuşmazlık, temel olarak taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7 inci ve 31 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Köyü 238 parsel sayılı 5900,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın, tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, yörede 2006 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kısmen kaldığını belirterek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili, el atmanın önlenmesi, tapu kaydında bulunan ipotek şerhinin kaldırılması istemiyle dava açmıştır....
nin 22.05.2019 tarihli haczinin ise hem mahkeme kararının kesinleşmesinden hem de tescile yönelik mahkeme kararı vardır şerhinin konulmasından sonra tapuya işlendiği, tapu iptali ve tescile ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği 23.05.2018 tarihi itibariyle tapu sicilindeki kaydın yolsuz hale geldiği tapu sicilindeki tescilin açıklayıcı ve bildirici mahiyet taşıdığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına; tapu iptali ve tescil kararının kesinleştiği tarihten önce davalı Ziraat Bankası A.Ş. lehine konulan 08.03.2018 tarih ve 2657 sayılı haciz şerhi ile 15.03.2018 tarih ve 2962 sayılı haciz şerhinin kaldırılması talebinin reddine, tapu iptali ve tescil kararının kesinleşmesinden sonra konulan 25.10.2018 tarihli ve 22.05.2019 tarihli haciz şerhlerinin ise kaldırılmasına; maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesine" karar vermiştir V. TEMYİZ A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 12.02.2013 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava konusu 6209 ada 4 parsel sayılı davalı ... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerine ve 3780 ada 5 parsel sayılı davalı ... adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerine imar uygulaması sırasında murisi .lehine 01.06.1987 tarihinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, belediye imar ipotek bedellerinin güncel değerleri belirlenerek tahsiline ve muris terekesine aktarılarak ipoteğin terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
10 yıllık hak düşürücü süre dolmuş ise bu süreden sonra tapuya kaydedilen ....şerhinin hüküm ifade etmeyeceği, eldeki davada tapu kayıtlarına ....şerhinin ne zaman işlendiği hususunda bir inceleme yapılmadığı, mahkemece öncelikle ....şerhinin tapuya işleme tarihi araştırılmalı hak düşürücü süre dolmadan tapuya işlendiği anlaşıldığı dolayısıyla, yukarıda açıklanan koşulları içeren hukuken geçerli ....şerhinin varlığı saptandıktan sonra uzman bilirkişi aracılığıyla sahih ya da gayrisahih vakıflardan olup olmadığının tespiti ile hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği''nden bahisle bozma kararı verilmiştir....