"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Alacak ... ve müşterekleri ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil, alacak davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 25.02.2014 gün ve 60/109 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili, davacıların miras bırakanı ...'ın 1973 yılında 10463 parsel sayılı taşınmazı haricen davalıdan satın aldığını açıklayarak tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline; bu mümkün olmadığı takdirde davalıya ödenen satış bedeli nedeniyle şimdilik 6.000 TL'nin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini istemiş, bilirkişi raporunun sunulmasından sonra 26.12.2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle talep miktarını 16.417,14 TL olark artırmıştır....
a satışıyla ... adına tescil edildiği, tapu kaydının halen ... adına olduğu, bu durumda, Mahkeme gerekçesinin aksine haricen satış tarihinde davaya konu parselin tapuya kayıtlı olmadığı, taşınmazın harici satışa konu edildiği iddia edilen tarihin kadastro tespiti sonrası olduğu, mülkiyetinin ihtilaflı olduğu, haricen satışın yapıldığı tarih itibariyle tapulama öncesi ve sonrası tapu kaydı olmadığı için temliken tescil davasına da konu olamayacağı, hal böyle olunca, davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebinin reddini sonuç itibariyle doğru olduğu, bu nedenle tapu iptali ve tescil davasının mahkemece reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından tapu iptali ve tescil ve temliken tescile ilişkin hüküm fıkrasının onanmasına, ancak, davacı vekilinin terditli isteği olan "bedele" yönelik temyiz itirazlarına gelince; taşınmazın haricen satışı geçersiz ise de, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bedelin tahsilinin istenebileceği, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil, olmazsa alacak isteğine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/05/2017 karar tarih 2012/739 Esas, 2017/293 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacı tarafından açılan yolsuz tescil sebebi ile tapu iptali ve tescil davasında davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması, terditli açılan alacak davasının zamanaşımı süresi geçmiş olması nedeniyle reddine, Davacı tarafından açılan muvazaa sebebi ile tapu iptali ve tescil davasında ve terditli açılan alacak davasında davacıların mirasçı olmamaları ve taraf sıfatlarının olmaması sebebi ile davanın HMK 50 ve devamı 115/2 uyarınca taraf sıfatı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiş olup, anılan karar Dairenin 13.09.2021 tarih 2021/2803- 3869 Esas, Karar sayılı kararı ile onanmıştır. Davacılar vekili, Daire kararına karşı karar düzeltme isteğinde bulunmuştur....
Şöyle ki; davacılar vekili tarafından, HMK'nin 389. maddesine göre terditli olarak tapu iptali ve tescil, olmaz ise alacak talebinde bulunulmuş olup; mahkemece, gerekçe kısmında resmi şekle uyulmaması nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar vermek gerekmiştir denilmiş ise de, hüküm kısmında tapu iptali ve tescil talebine yönelik olarak olumlu olumsuz bir hüküm kurulmaksızın, doğrudan alacak taleplerinin kısmen kabulü ve kısmen reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, tefhim edilen kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olmasının gerektiği öngörüldüğünden başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 02/07/2020 Tarih, 2019/162 Esas, 2020/170 Karar sayılı ilamına dayalı olarak 500.000,00 TL asıl alacak ile ilamın ferisi vekalet ücreti ve yargılama gideri alacaklarının işlemiş faizleri ile birlikte tahsilinin talep edildiği, dayanak ilamın düzenleme şeklinde satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile Kentsel Dönüşüm Yasasına dayalı olarak öncelikle tapu iptal ve tescil, bu olmadığı takdirde ilam davalısına harici satış sözleşmesi ile ödenmiş olduğu belirtilen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanarak ödenmesi talepli alacak davası olarak açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonunda terditli açılan davada tapu iptali ve tescile yönelik talebin reddine, alacak davası yönünden davanın kabulü ile 500.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ile Kayyım İstanbul Defterdarlığı ve dahili davalı... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair İstanbul Anadolu 11....
CEVAP: Davalı T7 vekili cevap dilekçesinde özetle; Terditli olarak açılan tapu iptal ve tescil davalarında ilamın icrası için kesinleşme şartı aranmayacağını, tapu iptali ve tescil telebinin reddi halinde alacak istemli olarak terditli açılan davalarda yapılan yargılama sonucu ilk derece mahkemesinin tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar vermesi durumunda ilamın taşınmazın aynına ilişkin olmaktan çıktığını, takip dayanağı ilamın taşınmazın aynına ilişkin ilam olmadığı gibi ilam içeriği incelendiğinde tazminata yönelik olduğunun anlaşılacağını beyan ederk davacı yanın haksız davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Şöyle ki, davacı dava dilekçesinde ‘taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline mümkün olmaması halinde mahkemenin tespit edeceği bedel üzerinden faizi ile birlikte ödenmesini’ talep etmiş, alacak miktarını göstermemiş; sadece harca esas değeri göstermiştir. Mahkemece, davacıya talep miktarını açıklaması için süre ve imkan verilmemiş, davacı tarafından da alacak miktarını gösteren bir açıklama/ıslah dilekçesi sunulmamıştır. Dava, tapu iptali tescil olmadığı takdirde alacak talebi ile terditli (kademeli) şekilde açıldığına göre öncelikli tapu iptali ve tescil isteği yönünden reddine karar verilmesi halinde terditli (kademeli) alacak talebinin incelenmesi ve bu hususta bir karar verilmesi gerekecektir. Dava dilekçesinde alacak miktarının ne olduğu hususunda herhangi bir açıklama yapılmadığı, dava açılırken gösterilen değerlerin ise alacak talebine ilişkin olmayıp tapu iptali ve tescil talebi yönünden harca esas değer olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali tescil, katılma alacağı ... (...) ile ... ve müşterekleri,... Gayrimenkul Ticaret A.Ş., S.S. Tepe Su Konut Yapı Kooperatifi, ... ve Ticaret Ltd.Şti. aralarındaki tapu iptali tescil ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Ankara 9. Aile Mahkemesinden verilen 29.07.2009 gün ve 985/1049 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise, davalı ... Işıkcı vekilleri ve davalılardan ..., S.S. Tepe Su Konut Yapı Kooperatifi, Beytepe Gayrimenkul Ticaret Anonim Şirketi, ... ve ... vekilleri taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 27.04.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti....