Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Taşınmazın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı tesis edildikten sonraki değeri arasındaki farkın yasaya uygun yöntemlerle saptanarak buna göre adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespitinde isabetsizlik görülmemiştir Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına konulan takyidin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması, 2-Dava konusu taşınmazda davacı adına daimi irtifak hakkı tesisi ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi, Doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinin sonuna, "tapu kaydında yer alan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına olan takyidin bedele yansıtılmasına" sözcüklerinin...
Taşınmazın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı tesis edildikten sonraki değeri arasındaki farkın yasaya uygun yöntemlerle saptanarak buna göre adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespitinde isabetsizlik görülmemiştir Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına konulan takyidin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması, 2-Dava konusu taşınmazda davacı adına daimi irtifak hakkı tesisi ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin sonuna, "tapu kaydında yer alan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına olan takyidin bedele yansıtılmasına" sözcüklerinin eklenmesi, 3.bendinde yer alan "ağaç dikmemek, bina vs. sabit tesis yapmamak şartı ile" sözcüklerinin karar metninden çıkartılması suretiyle...
Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipoteğin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması, 2- Dava konusu taşınmazda davacı adına daimi irtifak hakkı tesisi ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin sonuna "tapu kaydında yer alan ipoteğin bedele yansıtılmasına" sözcüklerinin eklenmesi, 3. bendinde yer alan "ağaç dikmemek, bina vs. sabit tesis yapmamak şartı ile" sözcüklerinin karar metninden çıkartılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 18.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipoteğin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması, 2- Dava konusu taşınmazda davacı adına daimi irtifak hakkı tesisi ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin sonuna "tapu kaydında yer alan ipoteğin bedele yansıtılmasına" sözcüklerinin eklenmesi, 3. bendinde yer alan "ağaç dikmemek, bina vs. sabit tesis yapmamak şartı ile" sözcüklerinin karar metninden çıkartılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 18.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taşınmazın irtifak hakkı tesisinden önceki değeri ile irtifak hakkı tesis edildikten sonraki değeri arasındaki farkın yasaya uygun yöntemlerle saptanarak buna göre adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespitinde isabetsizlik görülmemiştir Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına konulan takyidin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması, 2-Dava konusu taşınmazda davacı adına daimi irtifak hakkı tesisi ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi doğru değil ise de bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin sonuna, "tapu kaydında yer alan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı adına olan takyidin bedele yansıtılmasına" sözcüklerinin eklenmesi, 3.bendinde yer alan "ağaç dikmemek, bina vs. sabit tesis yapmamak şartı ile" sözcüklerinin karar metninden çıkartılması suretiyle...
Mahkemece, davacı parseli yararına tesis edilen geçitin bağlandığı bu yerin takyidatlı tapu kayıtları ile niteliği araştırılarak, bu kısım tapuda Hazine adına kayıtlı ise veya Devlet Su İşleri Müdürlüğünün bu kısım üzerinde hakkı varsa bunların da davaya katılmaları sağlanmadan hüküm kurulması doğru olmamıştır. Geçitin bağlandığı yer genel yol ise davanın şimdiki gibi kabulüne karar verilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm tesisi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...’nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 07.03.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
İncelenen tapu kayıt örneğinden; geçit ihtiyacı içerisinde olduğu öne sürülen 8561 sayılı parselin davacı ... adına olmadığı, taşınmaz malikinin ... olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla kayıt maliki olmayan kişinin Türk Medeni Kanununun 747.maddesine dayanarak geçit hakkı tesisi talebine olanak yoktur. Diğer taraftan, geçit davalarından maksat genel yolla bağlantısı olmayan taşınmazların kesintisiz bir biçimde genel yolla bağlantısının sağlanmasıdır. Pafta örneğinden, gerek 8561 gerekse 8562 sayılı parsellerin batıda yolla bağlantısının bulunduğu görülmektedir. Genel yola bağlantısı olan bu taşınmazların geçit ihtiyacı bulunduğu kabul edilemeyeceğinden, davanın bu nedenle de reddi gerekir. Mahkemece yapılan bu saptamalar bir yana bırakılarak, 8561 ve 8562 sayılı parsellerin geçit ihtiyacı varmış gibi davanın kabulü doğru olmadığından, karar bozulmalıdır....
Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden, olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 maddesi uyarınca tapu siciline kaydı da gereklidir. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.Somut olaya gelince; Davacı vekili, 02.04.2007 tarihli dilekçesi ile 4906 sayılı parsel 4700 m2 tarla cinsli taşınmazı lehine davalı 5065 sayılı parselden geçit hakkı tesisi istemiştir. Davalı ve dahili davalı, davanın reddini savunmuştur....
Seçenek ile gösterilen, mavi renkle boyanan, -Merzifon ilçesi Gazimahbup Mahallesi 166 ada 70 nolu parselden kuzey hududunda 3 metre genişliğinde 99,03 m² kısımda ve bu parsel aleyhine olmak üzere geçit hakkı tesisi ile tapuya kayıt ve tesciline, - Bilirkişi raporu ile tespit edilen ve mahkeme veznesine depo edilen 7.682,25 TL geçit bedelinin karar kesinleştiğinde davalı taşınmaz maliklerine tapudaki payları oranında ödenmesine, -Kurulan geçit hakkının 4721 Sayılı TMK'nun 748/3 fıkrası uyarınca Tapu siciline kayıt edilmesine, bu hususta Tapu Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, müzekkereye 10/03/2020 tarihli fen bilirkişi raporunun eklenmesine, -Davalılar dava açmaya sebebiyet vermediğinden davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, -Davanın niteliği gereği davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir....
Bu durumda mahkemece, mahallinde uzman bilirkişiler marifetiyle yeniden keşif yapılmak suretiyle kamu malı niteliğinde olan yerlerden geçit hakkı tesis edilemeyeceği ve geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi göz önünde bulundurularak lehine geçit hakkı tesisi istenilen taşınmazın yola ulaşımın sağlanmasının mümkün olup olmadığı araştırılmalı, ilgili taşınmazların tapu kayıtları temin edilmeli, tapu kayıt maliklerinin davada usulüne uygun şekilde taraf olması sağlanmalı, davacının maliki olduğu taşınmazdan genel yola kadar kesintisiz bağlantı sağlanacak şekilde alternatifler oluşturularak en uygun alternatiften geçit hakkı kurulmalıdır. Belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir....