Dava konusu 3960,00 m² yüzölçümündeki 634 parsel sayılı taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesinde “...oğlu ...” şeklinde kullanım şerhi bulunmaktadır. Davacı vekili ise, 634 sayılı taşınmazın 400,00 m² bölümünün müvekkilinin kullanımında bulunduğuna dair tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh verilmesi isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, talebin idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın görev nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ancak, taşınmazın 400,00 m² bölümü üzerine tapu kütüğünün beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesine yönelik açılan dava adli yargının görevi içindedir. Ayrıca, somut dava idari bir tasarrufa karşı da açılmamıştır. Hal böyle olunca, taraf teşkili sağlanıp işin esasına girilerek bir hüküm oluşturulması gerekirken, yazılı olduğu üzere yargı yolu bakımından görevsizlik nedeniyle davanın reddine kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
Belirtilen Yasa hükmü gereği kullanıcı tespiti yapılan taşınmazlarda kim ya da kimler lehine kullanıcı şerhi verileceği belirlenirken tespit tarihi itibari ile taşınmazda fiili kullanımın bulunması gerekli olup tespit tarihinden önceki zilyetliğin süresinin hukuken bir önemi bulunmamaktadır. Mahkemece, yapılan keşif ve toplanan delilere göre; davacı ...’ın temyiz konusu (A2) ile gösterilen bölümde gerek tespit tarihi itibariyle gerekse tespit tarihinden önce zilyet olduğu, söz konusu bölümü bağ fidanlarını dikmek suretiyle tespit tarihinden önce kullanmaya başladığı anlaşılmakta olup bu bölüm yönünden de davacı lehine zilyetlik ve muhdesat şerhi verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu Kütüğüne Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptali ve Tescil-İpoteğin ve Hacizlerin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, iptoteğin ve hacizlerin kaldırılması talepleri hakkında verilen hüküm yönünden; davalılardan ......
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptal ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen tapu iptal - tescil ve aile konutu şerhi konulması davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince davacı tarafından İskenderun l. Aile Mahkemesinin 2012/774 Esas sayılı dosyası ile davalılar aleyhine tapu iptali ve tescil ile taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına talebiyle dava açıldığı ve davacının davasından 30/01/2013 tarihinde feragat ederek davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, HMK 311. madde kapsamında davacının feragatinin kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin hüküm kurulmuş ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı taraf istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... çalışma alanında bulunan 237 ada 1 parsel sayılı 9.380,11 metrekare ve 237 ada 2 parsel sayılı 225,15 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanağının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve sırasıyla davalı ... ve ...'ın kullanımında olduğu şerhi verilerek tarla niteliği ile adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların tamamının kendi kullanımında olduğu iddiasıyla adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....
Dava, dava konusu taşınmaz üzerinde kullanıcı şerhi konulması istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1980 yılında kesinleşen edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması, 2007 yılında kesinleşen 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. madde uygulaması ve 1990 yılında ise genel arazi kadastrosu yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 18/09/2018 gününde oy birliği ile karar verildi....
nin zilyet ve tasarufunda olduğu göterilmiştir. 2009 yılında güncelleme çalışmaları yapılmış ve çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösterimi değiştirilmemiştir. Davacı ... vekili 16.10.2012 tarihli dava dilekçesi ile çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösteriminin ortak miras bırakan ... oğlu .... şeklinde düzeltilmesi istemiyle dava açılmıştır. Yargılama sırasında .... evlatları.... ve ...., oturama katılarak davacı ile aynı iddalarla davaya katılma isteminde bulunmuşlar ve istemleri kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacının, kardeşi olan davalı adına beyanlar hanesinde gösterilen zilyetlik şerhinin iptali ile muris ölü .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1995 yılında kesinleşen kullanım kadastrosu sonucunda, ... Köyü çalışma alanında bulunan, 147 ada 10 parsel sayılı 1.918,96 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak arsa vasfıyla, adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinden önceki tarihten beri kullanıcısı olduğu iddiası ile tapunun beyanlar hanesine adına kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava Tapu iptali tescil veya zilyetlik şerhi verilmesi talebine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Öncesi Orman olan dava konusu 68 ada 166 parsel sayılı taşınmaz 2/b parseli olarak 19.03.2015 tarihinde ihdas ile tapu kaydı oluşturularak tarla vasfı ile maliye hazinesi adına tescil edilmiştir. Davacı taraf taşınmazın tapusunun iptali ile kendi adına tesciline bu mümkün olmaz ise tapu kaydına kullanıcı şerhi verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince mahallinde keşif yapılmış mahalli bilirkişiler dinlenilmiş bilirkişi raporları alınarak tapu iptali tescil talebinin reddine kullanıcı şerhi verilmesi yönündeki talebin kabulüne karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin kararı dosya kapsamına uygun düşmemektedir....
adına yapılan tescilin iptal edilerek davacılar adına tescilini talep ettiklerini terdiden dava konusu taşınmaza kadimden beri irsen malik sıfatıyla nizasız ve fasılasız davacıların zilyet olmalarına rağmen, kullanıcı olarak isimlerinin tapuya şerh edilmediğini bu nedenle taşınmazın öncelikle tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına tescilini aksi takdirde taşınmazın tapu kütüğünün beyanlar hanesine davacıların isimlerinin kullanıcı olarak tesciline karar verilmesi talep ve dava ettiği görülmüştür....