Ancak, tapu kaydının beyanlar hanesinde olmayan şerhin verilmesine ya da mevcut şerhin değiştirilmesine ilişkin davaların kayıt maliki Hazine'ye ya da lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı kanıtlanması zorunlu olup, özen gösterilmediğinden hak sahipliğinde değişiklik sonucunu doğuracak bu tür davaların çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. Somut olayda dava, beyanlar hanesinde herhangi biri lehine zilyetlik şerhi bulunmayan tapu kaydında davacı lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemi ile Asliye Hukuk Hukuk Mahkemesinde açılarak esasa kaydedilmiş olup, davacının Hazine'ye karşı iddiasını ispat yükümlülüğü bulunması nedeniyle, çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. Hal böyle olunca görevli Asliye Hukuk Mahkemesince davanın esasına girilerek tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekir....
Devredilen taşınmazların tapu kütüklerinde bulunan 2/B, kullanıcı ve muhdesata ilişkin belirtmeler devir alan idarenin talebi üzerine terkin edilir. Devredilen taşınmazlardan imar planları yapılması sonucunda eğitim, sağlık ve benzeri resmî tesis alanları için ayrılan yerler ile özel kanunları gereğince korunması gereken taşınmazlar, imar uygulaması sonucunda bedelsiz ve müstakil parsel şeklinde Hazine adına tapuya resen tescil edilir ve bu hususta tapu kütüğüne belirtme yapılır....
tapu kaydının iptali ile ayrı bir parsel numarası verilerek Hazine adına tapuya tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesine, taşınmazın 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve davacının fiili kullanımında olduğu hususlarının şerh edilmesine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereği Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılarak tapuya tescil edilen dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde davacı lehine kesinleşen mahkeme kararı ile kullanıcı şerhi işlenmesine karar verildiği ancak davalı tarafından da kesinleşen mahkeme kararı ile davalının kullanıcı olduğunun belirlenerek tapuya şerh edildiğinin anlaşıldığı iddiası ile açılan birbirine ayrı iki ayrı kesinleşen hükümler olduğundan, davalı lehine bulunan kullanıcı şerhinin iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne...
Bilindiği üzere, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmaz/taşınmazların Hazinenin mülkiyetinden çıkıp, üçüncü şahıs/şahıslar adına tescil edilmelerine esas olan hukuki işlem 6292 sayılı Kanun uyarınca Hazinenin satışına dayanan idari işlem olup, Hazinenin satış işlemi ortadan kaldırılmadıkça, başka bir ifade ile idari işlem niteliğindeki Hazinenin satışı idarece geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe üçüncü kişi adına oluşan tapu kaydının yolsuz tescil olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Dolayısı ile kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmaz/taşınmazların Hazinenin mülkiyetinden çıkıp, üçüncü şahıs/şahıslar adına tescilinden sonra tapu iptali ve tescil isteğine yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır....
Mahkemece; dava konusu taşınmazın kullanıcısının ... olduğunun tespit edildiği, sonrasında Hazine tarafından müdahile satılarak tapusunun ... adına çıkartılmış olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 3402 sayılı Kanun'un Ek-.... maddesi ve 6292 sayılı Kanun'un amacı göz önüne alındığında beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemli davaların, Hazinenin tapu maliki olduğu taşınmazlar hakkında açılabileceğinin kabulü gerekir. Ne var ki, dava açıldıktan sonraki tarihte, yargılamanın devamı sırasında davaya konu 342 ada ... parsel sayılı taşınmazın 6292 sayılı Yasa uyarınca satılarak Hazinenin mülkiyetinden çıktığı, müdahil ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında Sultanbeyli İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 163 ada 9, 10 ve 11 parsel sayılı 303.55, 183.45, 244,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ile davacılar ... ve müşterekleri, satın alma ve miras yoluyla gelen hakka ve fiili zilyetlik iddiasına dayanarak taşınmazlar ve üzerlerinde bulunan binanın 1/2 hisselerle adlarına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır....
Davacılar, kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik dava açmışlarsa da, dava konusu 174 ada 21 parsel sayılı taşınmaz yargılama sırasında 6292 sayılı Yasa uyarınca satılmak suretiyle davalılara geçmiş olup, bu nedenle davacılar tarafından dava ıslah edilmek suretiyle tapu iptali ve tescil davasına dönüştürülmüştür. 6292 sayılı Yasa gereğince satış yolu ile mülkiyeti başkasına devredilen taşınmaz hakkında, Hazineye karşı tapuda kullanıcı şerhi verilmesi istemi ile açılan davanın dinlenme olanağı bulunmamakta olup, esasen davacılar davayı tapu iptali ve tescil olarak ıslah ettiğinden ortada zilyetlik şerhine yönelik bir dava bulunmadığı gibi, taşınmazın Hazine mülkiyetinden çıkarak bir üçüncü kişiye satılmış olması nedeniyle davacı yanın şerhe yönelik talebinin zilyetlik tespiti istemi olarak görülme imkanı da kalmamıştır....
olmaz ise bu kısmın vekil edenlerinin zilyetliğinde olduğunun tespiti ile taşınmazın beyanlar hanesine bu şekilde tesciline, yine kullanıcı olarak davalı adına tespit gören taşınmazın gerçekte yol olan ve mahkemece yapılacak olan keşif sırasında net miktarı tespit edilecek yaklaşık 500 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile yol vasfıyla tescil harici bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir....
Köyünde bulunan 250 m2 yözölçümündeki taşınmazın 1901 ada 1 parselin devamı olduğunu ve kendi kullanımında bulunduğunu ileri sürerek, taşınmazın 1901 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi ve beyanlar hanesine kendi adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....