Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile ve ... 15. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, maddi tazminat istemine ilişkindir. ... 10. Aile Mahkemesi, "...Davanın muvazaa sebebiyle tapu iptali tescil ve taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulması isteklerine ilişkin olduğu, taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın aile mahkemesinde, tapu iptali ve tescil davasının ise genel mahkemede görülmesi gerektiğinden taşınmazın üzerine aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davanın tefrikine, muvazaya dayalı tapu iptali ve tescil davasına bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik ve tefrik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. ... 15. Asliye Hukuk Mahkemesince, "...Davacı ve davalı ...'...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kullanıcı şerhi bulunan tapu kaydında mevcut şerhin iptali ile davacı lehine kullanıcı şerhi verilmesi (zilyetliğe dayalı) istemlerine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın Mersin ili Anamur ilçesi Çarıklar Mah. 110 ada 1059 parselde yer aldığı, tarla vasfında olduğu, tesis kadastro neticesinde 05/04/2013 tarihinde T2 adına tescil edildiği, taşınmaz üzerinde herhangi bir beyan, şerh veya kaydın bulunmadığı görülmektedir. İlk derece mahkemesince yapılan araştırma ve toplanan deliller neticesinde davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmektedir....

    e" ibaresinin eklenmesine yine aynı bendin son satırında geçen "davalıya" ibaresinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine "davalılara" ibaresinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşıldığından, davalılar ... ve ... vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 08.05.2017 tarih 2016/11116 Esas, 2017/3233 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün açıklanan nedenlerle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı karar düzeltme ve temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 03.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 394 parsel sayılı 14.472,09 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ... tarafından kullanıldığı şerhi verilerek tarla niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın kendi kullanımında olduğu iddiası ile adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin iptali ile ...'ün kullanımında olduğunun şerhine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Temyiz Nedenleri Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; 3402 sayılı Yasa'nın 12. maddesinin zamanaşımına ilişkin hükmünün Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini, dosyaya sundukları ıslah dilekçesiyle tapu iptal ve tescil talebinin yanı sıra zilyetlik şerhi taleplerinin bulunduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12/3. maddesinde; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilmiştir. 3. Değerlendirme Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....

          Bu yasal düzenlemeler karşısında somut olay değerlendirildiğinde, davacının taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine 2/B şerhi verilmesi isteminin yanı sıra kullanıcı olduğunun da beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açtığı, ancak kullanıcı şerhi verilmesine yönelik isteminin bu talebin idareye yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul edildiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan ... uyarınca davalı ... yararına 1500,00 TL maktu vekalet ücreti verilmesi gerekirken, bu konuda karar verilmemesi isabetsiz ise de bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden dairemizin 31.5.2016 tarih ve 2016/4100-6155 Esas-Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak; yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının son bendinden sonra gelecek şekilde “Vekille temsil edilen davalı ... yararına, karar tarihinde yürürlükte bulunan ... uyarınca takdir edilen 1500.00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine”...

            Bu yasal düzenlemeler karşısında somut olay değerlendirildiğinde, davacının taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine 2/B şerhi verilmesi isteminin yanı sıra kullanıcı olduğunun da beyanlar hanesine şerh verilmesi istemiyle dava açtığı, ancak kullanıcı şerhi verilmesine yönelik isteminin bu talebin idareye yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul edildiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan ... uyarınca davalı ... yararına 1500,00 TL maktu vekalet ücreti verilmesi gerekirken, bu konuda karar verilmemesi isabetsiz ise de bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden dairemizin 31.5.2016 tarih ve 2016/4101-6156 Esas, Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak; yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının son bendinden sonra gelecek şekilde “ Vekille temsil edilen davalı ... yararına, karar tarihinde yürürlükte bulunan ... uyarınca takdir edilen 1500.00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine”...

              Kaldı ki 6292 sayılı Kanun'un uygulanabileceği bir kullanım kadastrosu da yapılmamış olduğundan kullanıcı şerhi davasının dinlenme olanağı da bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar vermek gerekirken işin esasına girilerek ve davacının lehine kullanıcı şerhi verilmesi olanağı bulunmadığı göz ardı edilerek karar verilmiş bulunması isabetsiz olup; davalı ... Müdürlüğüne izafeten ... vekili tarafından yapılan temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 01.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan 561 ada 1381 parsel sayılı 1014,47 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın .../B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve taşınmazın ... kullanımında olduğu şerhi verilerek bahçe niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazın kendi kullanımında olduğunu ileri sürerek adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece çekişmeli taşınmazın orman köyü olmadığından bahisle davanın reddine dair verilen önceki tarihli hüküm, Yargıtay .......

                  Çekişmeli taşınmazlarda dava dışı kişiler adlarına tapu kaydı oluşturulmuş olup hu aşamada davaya tapu iptal ve tescil davası olarak devam edilemez ise de davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonrasında ileri sürülecek hak talepleri açısından hukuki yararı mevcuttur. O halde mahkemece davaya zilyetliğin tespiti davası olarak devam edilmeli, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacya iadesine, 28.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu