"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi .... tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sonucunda ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 2398 ada 7 parsel sayılı 342,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve üzerindeki su basmanının ....’na ait olduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Belediye Başkanlığı vekili, taşınmaz ile ilgili güncelleme çalışmaları yapılırken Belediyenin haberdar edilmediği, taşınmazın imar planı kapsamında kaldığı iddiasıyla taşınmazın beyanlar hanesine Belediye adına kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; mülkiyet hakkı bulunmaksızın zilyetliğe dayalı tapu kaydına kullanıcı şerhi verilmesi, mümkün olmazsa tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 23.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davacının tapu iptal ve tescil isteğinde bulunduğu, dava konusu taşınmazın öncesi itibariyle orman sınırları içinde olduğu, daha sonra yapılan çalışmalarda ise orman sınırları dışına çıkarıldığı ve kullanım kadastrosuna tabi tutularak Hazine adına sicil oluştuğu, davacı ve dava dışı kişiler lehine de kullanıcı şerhi verildiği, niteliği belirtilen taşınmazın zilyetlikle ediniminin mümkün olmadığı, 6292 sayılı Kanun hükümlerine uygun idari başvuru yapılması halinde davacı taraf lehine tescil sağlanabileceği, kaldı ki tapu iptal ve tescil davasının kayıt malikine de yöneltilmediği, kural olarak tapu iptal ve tescil davaları kayıt malikine, kayıt malikinin ölmüş olması halinde ise mirasçılarına yöneltileceği, HMK’nin 114/1-d.maddesi gereğince taraf sıfatının dava şartlarından olduğu, dava konusu parselin kayıt malikinin Hazine olmasına karşın...
Ne var ki; davanın reddine karar verildiği ve davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edilmiş olduğu halde kendisini vekille temsil ettiren ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması isabetsiz olup, bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek, hükmün 3 nolu bendinde "davalı Hazine" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve ...” ibaresinin eklenmesine; yine aynı bendin son satırında geçen "davalıya" ibaresinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine "davalılara" ibaresinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşıldığından, davalı ......
Ne var ki, davanın reddine karar verildiği ve kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş oması isabetsiz olup bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki olan Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek hükmün 3.bendindeki "Davalı Hazine.." ibaresinin çıkartılarak yerine "Davalılar.." kelimesinin ve "..davalıya.." ibaresinin çıkartılarak yerine "..davalılara.." kelimesinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşılmış olup davalı ... vekilinin karar düzeltme istemi açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 12.06.2017...
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman olduğunun tespitine, beyanlar hanesinde yer alan 2/B ve kullanıcı şerhlerinin terkinine, el atmanın önlenmesi ve kal istemlerine yönelik davanın ise feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi vekili ve davalı ... temyiz edilmiştir. Mahkemece verilen karar usul ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; dosya kapsamından çekişmeli taşınmazın 18.04.1990 tarihinde ilan edilen 2/B uygulaması sırasında PXXXIV nolu poligon numarası ile Hazine lehine orman sınırları dışına çıkartılan alanda kaldığı anlaşılmaktadır. ... Kadastro Mahkemesi’nin 2002/5-18 sayılı kararı ile iptal edilen 2/B poligonları ise P XLI ve P XLVI nolu poligonlardır. Taşınmaz, 2011 yılında yapılan kullanım kadastrosu sonucunda davalı gerçek kişi lehine kullanıcı şerhi verilerek Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, davacı ......
Ne var ki, davanın reddine karar verildiği ve kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş oması isabetsiz olup bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki olan Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek hükmün 3.bendindeki "davalı Hazine.." ibaresinin çıkartılarak yerine "Davalılar.." kelimesinin ve "..davalıya.." ibaresinin çıkartılarak yerine "..davalılara.." kelimesinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşılmış olup davalı ... vekilinin karar düzeltme istemi açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 03.07.2017...
Ne var ki; davanın reddine karar verildiği ve kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan .... ... (...) lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması isabetsiz olup, bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki olan Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek, hükmün 3 nolu bendinde "davalı Hazine" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve .... ... (...) (TC: ....)”...
Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte ve ...ye yöneltilerek açılması gerekir. Taşınmazın 3. şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra şerhe yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Ne var ki davacının adının beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine yönelik oluşturulan mahkemenin ret gerekçesi isabetli değildir....
in zilyet olduğu hususunda şerh verilmesine karar verilmiş, kararın 13.08.1997 tarihinde kesinleşmesi üzerine tapuya tescil edilmiştir. 3402 sayılı Kanun’a 5831 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile eklenen Ek-4.madde kapsamında çekişmeli taşınmazda 2010 yılında kullanıcı güncelleme çalışması yapılmış, 1657 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluşan çekişmeli 3833 parsel sayılı 5.206,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın ...'ün kullanımında olduğu, üzerindeki 2 adet cam seranın ... oğlu ...'e, üzerindeki zeytin fidelerinin ise ... oğlu ...'a ait olduğu belirlenmiştir. Davacı ..., ... adına olan muhdesat şerhinin kaldırılması ve lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....